AB 2015 yılı Türkiye İlerleme Raporu'nda, Türkiye'de sağlanan ekonomik büyümenin ılımlı seviyede olduğuna işaret edilerek, Türkiye ekonomisinin iyi derecede çalışan bir piyasa ekonomisi olarak değerlendirilebileceği kaydedildi.

Raporda, Türkiye'deki cari işlem açığının küresel mali durumda ve risk duyarlılığında ekonominin kırılganlığına katkı sağladığına dikkat çekilerek, "İç piyasalarda enflasyon, göreceli olarak yüksek seviyelerde devam ediyor. Bu makroekonomik istikrar, kaynak paylaşımı ve geri dağıtım etkileri bakımından sorunlu" değerlendirmesinde bulunuldu.

Türkiye'de kamu borcunda sürdürülebilir bir seviyeye ulaşıldığı belirtilen raporda, işsizlik oranının yıllık olarak yüzde 9,9 seviyelerine çıktığı anımsatıldı.

Raporda, yapısal reformlarla ,Türkiye'de eğitim oranında artış sağlandığı ve enerji sektörü serbestleşmesinin daha ileriye taşındığının altı çizilerek, benzer reformlarla mal, hizmet ve işçi piyasalarının çalışmalarının ilerletilmesine hız verilmesi gerektiği belirtildi.

Türkiye piyasasının, AB piyasa kuvvetleri ve rekabetçi baskıları ile mücadele kapasitesine sahip olmak için iyi derecede hazırlığa sahip durumda olduğuna dikkat çekilen raporda, "Türkiye, yavaş bir şekilde Avrupa Birliği müktesebatına uyuma devam ediyor ve birçok alanda iyi bir hazırlık seviyesine ulaştı" değerlendirmesine yer verildi.

Raporda, kamu ihalelerinde ve kamu desteklemelerinde şeffaflığın sağlanması için daha fazla çalışılması gerektiğine işaret edilerek, "Türkiye, şirket hukukunda, finansal hizmetlerde, ulaştırma ağlarında, bilimde ve araştırmada oldukça gelişmiş durumda. Ayrıca, Türkiye, malların serbest dolaşımı, fikri mülkiyet kanunu, firma ve sanayi politikaları, Gümrük Birliği ve dış ilişkiler alanlarında iyi seviyede hazırlandı" ifadeleri kullanıldı.

Olağanüstü sığınmacı sürecinin beraberinde getirdiği zorluklar karşısında Türkiye'nin hızla seferber olduğu vurgulanan raporda, şöyle denildi:

"Suriye ve Irak'ta yaşananlar nedeniyle Türkiye'nin sığınmacı saysı hızla arttı. Türkiye hali hazırda dünyada en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke. Bunların yaklaşık 2 milyonu Suriyeli. Bu kadar büyük bir sığınmacı akınını ve evinden edilmiş insanları idare etmek Türkiye için zor bir görev. Türkiye sığınmacılar için 6,7 milyar avrodan fazla harcama yaptı."

Raporda, Türkiye'de uzun vadede büyümenin desteklenmesi için önümüzdeki dönemde, yurt içi tasarrufların teşvik edilmesi, para politikalarının fiyat istikrarına yoğunlaştırılması, hukukun egemenliği çerçevesinde iş ortamının geliştirilmesi, yeni iş kurulumunun kolaylaştırılması ve rekabetin kuvvetlendirilmesi tavsiyeleri yer aldı.