Obama, İran ile P5+1 ülkeleri arasında İsviçre'nin Lozan kentinde yapılan görüşmelerde uzlaşıya varılmasının ardından Beyaz Saray'da medya mensuplarına açıklama yaptı.

Müttefik ve ortaklarıyla ABD'nin, İran'ın nükleer programı üzerinde "tarihi uzlaşıya" vardığını belirten Obama, anlaşmanın tamamen uygulanması halinde İran'ın nükleer silah elde etmesinin önleneceğini bildirdi.

Başkan ve başkomutan olarak ABD halkının güvenliğinden daha büyük bir sorumluluğu bulunmadığını ifade eden Obama, bugün varılan çerçeve anlaşmasının, kapsamlı anlaşmaya dönüşmesi halinde ABD, müttefikleri ve dünyayı daha güvenli kılacağına işaret etti.

Obama, İran'ın nükleer programını on yıllardır geliştirdiğine dikkati çekerek, başkan olarak ilk göreve başladığında Tahran yönetiminin nükleer bomba için materyaller üretebilecek konumda olduğunu hatırlattı.

"İRAN TÜM SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİRDİ"

Daha önce İran'ın nükleer meselesini diplomatik yollarla çözmeye hazır olduklarını belirttiğini anımsatan Obama, buradaki tek şartlarının ise İran'ın masaya ciddi şekilde gelmesi olduğunu söyledi.

Obama, İran'ın bu yönde adım atmaması üzerine tarihteki en sert yaptırımların uygulanmaya konulduğuna vurgu yaparak, "Tek başına yaptırımlar İran'ın nükleer programını durduramazdı ancak yaptırımlar İran'ın masaya getirilmesine yardımcı oldu" değerlendirmesini yaptı.

Diplomatik çabalar sonucu P5+1 ülkelerinin de kendileriyle bir araya gelerek hareket ettiklerini anlatan Obama, bir yıldan daha uzun bir süre önce İran'ın nükleer programındaki ilerlemeyi durduran ve önemli noktaları tesirsiz hale getiren bugünkü çerçeve anlaşması için ilk adımı attıklarını söyledi.

Obama, o dönemde İran'ın aldatıcı adımlar atabileceği ve dolayısıyla çerçeve anlaşmanın başarısızlıkla sonuçlanabileceğine yönelik eleştirilerin bulunduğunu bildirerek şunları kaydetti:

"Bunun yerine, planlandığı gibi (çerçeve anlaşma) tam olarak başarılı oldu. İran, tüm sorumluluklarını yerine getirdi. Tehlikeli nükleer materyallerinden oluşan stokunu eledi, İran'ın nükleer programına yönelik denetlemeler arttı ve kapsamlı bir anlaşmaya ulaşabilmeye yönelik müzakerelere devam ettik. Bugün, aylarca süren zorlu diplomasinin ardından, bu anlaşma için çerçeveyi belirledik. Bu iyi bir anlaşma, tüm çekirdek konuları ele alan bir anlaşma."

"GÜVENE DEĞİL, TEYİDE DAYALI"

Obama, çerçeve anlaşmasının İran'ın nükleer silah geliştirmesini sağlayacak her yolu kapattığını belirterek, İran'ın programı noktasında ciddi kısıtlamalarla yüz yüze kalacağını bildirdi.

İran'ın, tarihteki, en güçlü ve izne gerek duyulmadan yürütülen teftişleri ve şeffaflığı kabul ettiğini ifade eden Obama, "Dolayısıyla bu anlaşma güvene dayalı değil, anlaşma daha önce eşi görülmemiş bir teyide dayalı" diye konuştu.

Birçok kilit ayrıntının gelecek üç ayda sonuçlandırılacağını ve her şeyde mutabık kalmadan hiçbir şeyde anlaşmış sayılmayacaklarını dile getiren Obama, sonuçlandırılacak söz konusu ayrıntılara değindi.

"İRAN EN AZ ÖNÜMÜZDEKİ 10 YIL URANYUM ZENGİNLEŞTİRMEYECEK"

Obama, anlaşmayla İran'ın plütonyum kullanarak bomba elde edemeyeceğini, Arak'taki ana reaktörün dağıtılacağını ve değiştirileceğini, İran'ın yeni ağır su reaktörü inşa etmeyeceğini ve var olan reaktörlerinden de yeniden yakıt üretmeyeceğini belirtti.

Anlaşmanın İran'ın uranyum zenginleştirerek nükleer silah elde etmesinin yolunu kapattığını aktaran Obama, İran'ın mevcut santrifüjlerin 3'te 2 oranında azaltılmasını kabul ettiğini söyledi.

Obama, "İran en az önümüzdeki 10 yıl gelişmiş santrifüjleriyle uranyum zenginleştirmeyecek. İran, Fordow tesislerinde artık uranyum zenginleştirmeyecek. İran'ın zenginleştirilmiş uranyum stoklarının büyük çoğunluğu nötr hale getirilecek" diye konuştu.

İran'ın şu anda bir tane nükleer silah yapmaya sadece 2-3 ay uzak olduğuna dair işaretler bulunduğunu ifade eden Obama, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu anlaşma altında İran, silah elde etmek için gerekli olan materyali stoklamayacak. Eğer önümüzdeki 10 yılda anlaşmayı ihlal ederse de İran bomba yapmak için yeterli düzeydeki materyalden en azından bir yıl uzak kalmış olacak. İran'ın stoklarına yönelik katı sınırlamalar da 15 yıl geçerli olacak."