Birleşmiş Milletler Antlaşması, 26 Haziran 1945'te ABD'nin San Francisco kentindeki uzun müzakerelerin ardından Türkiye'nin de içinde olduğu 50 ülke tarafından imzalandı. Yeterli çoğunluğun, anlaşmanın onay süreçlerini tamamlayıp belgeleri teslim etmesiyle BM, 24 Ekim 1945'te resmen kuruldu.

Halen 193 üyesi olan BM'de kuruluşundan bu yana 8 genel sekreter görev yaptı. Birçok kriz, çatışma, savaş, doğal afet, açlık, iklim sorunları gibi küresel problemlerle mücadele eden BM, tüm eksiklerine rağmen dünyada tüm ülkelerin bir araya gelebildiği tek platform olma özelliğini koruyor.

Son yıllarda yapısı ve güç dengeleri nedeniyle yoğun eleştiriye uğrayan ve reform talepleri sıklıkla gündeme getirilen BM, çoğunluğu Afrika'da olmak üzere dünya genelinde yaklaşık 100 bin askerle barışı koruma görevi yapıyor.

"KURULUŞUMUZ MÜKEMMEL DEĞİL"

Birleşmiş Milletler, son yıllardaki bölgesel çatışmalarda ise etkisiz kalmakla eleştiriliyor. Kuruluşun barış ve güvenliği temin etme sorumluluğu olan ve bunun için güç kullanma yetkisi tanınan BM Güvenlik Konseyi'nin yapısı eleştirilerin temelini oluşturuyor.

Suriye'de 4 yılı aşan iç savaşa çözüm bulunamaması, neredeyse BM ile yaşıt İsrail-Filistin sorunununda sistemin çözüm üretememesi, Irak, Libya, Sudan, Ukrayna, Orta Afrika Cumhuriyeti gibi sıcak çatışmaların yaşandığı bölgelerde barışın sağlanamaması, kuruluşun etkinliğine yönelik soru işaretleri oluşmasına neden oluyor.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, 70. yıl mesajında bu konuya dikkati çekerek, "Kuruluşumuz mükemmel değil. Şiddet, yoksulluk, özellikle kadın ve kızlara kötü muamele birçok bölgede halen önemli sorun. Çatışmalar, baskı ve umutsuzluk nedeniyle 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana hiç olmadığı kadar fazla sayıda insan evlerini terk etmek zorunda kaldı. Ama BM'siz bir dünya çok daha kasvetli olurdu" ifadesini kullandı.

Dünyanın birçok krizle karşı karşıya olduğunu buna karşın uluslararası yanıtların "acı verici" biçimde yetersiz olduğunu vurgulayan Ban, bugünün sorunlarını tek bir ülke ya da organizasyonun kendi başına çözmesinin mümkün olmadığını da kaydetti.

"ÇATIŞMALARA ÇÖZÜM BULUNAMAZSA BM DAHA FAZLA YARA ALIR"

Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Halit Çevik de AA muhabirine yaptığı açıklamada, BM'nin tüm ülkelerin üye olduğu tek evrensel örgüt olduğunu söyledi. 70 yılda BM'nin önemli başarılara imza attığını ancak yetersiz kaldığı önemli noktaların da bulunduğunu dile getiren Çevik, günümüzde büyük acılara neden olan bölgesel çatışmaların önlenmesinde BM'nin başarısız olduğunu vurguladı.

Dünya nüfusunun yarısının yoksulluk içinde yaşadığını, her gün yaklaşık 20 bin çocuğun açlık ve yoksulluk nedeniyle hayatını kaybettiğini belirten Çevik, terörizm, aşırıcılık, ayrımcılık, yabancı düşmanlığı, sığınmacı sorunu gibi önemli problemlerin çözüm beklediğine işaret etti.

BM'nin güncel sorunları çözmek için daha fazla çaba sarf etmesi gerektiğini ifade eden Çevik, "BM, eğer güncel sorunlara çözüm üretemezse kuruluşun güvenilirliği daha fazla yara alır. BM'nin çatışmaları sonlandırmada başarısız olmasının temel nedenlerinden birisi, BM Güvenlik Konseyi'nin yapısındaki sorunlardır. Daha temsiliyetçi, demokratik, şeffaf ve etkili bir konseyin sağlanması için tüm BM üyesi ülkelere sorumluluk düşmektedir" dedi.

"HALA 1945'İN BM'SİNDEYİZ"

BM'nin daha etkin olması için çalışan sivil toplum kuruluşlarından Global Centre for the Responsibility to Protect (Koruma Sorumluluğu için Küresel Merkez) İcra Direktörü Dr. Simon Adams, AA muhabirine yaptığı açıklamada, BM'nin İkinci Dünya Savaşı'nın yıkımı ile Yahudi soykırımının ardından kurulduğunu ve bu iki konunun kuruluşun yapısına tesir ettiğini aktardı.

"BM'nin 21. yüzyıl sorunlarına çözüm bulması gerekir ancak maalesef biz hala 1945 BM'sindeyiz" diyen Adams, sosyal çalışmalar ve barış gücü operasyonlarında önemli ilerlemeler sağlandığını kaydetti.

Adams, "Dünyanın birçok yerinde insanlar hala korumasız durumda. Uluslararası toplum, insanları kitlesel katliamlardan koruması gereken birçok yerde bulunmuyor" diye konuştu.

Özellikle Suriye konusunda BM Güvenlik Konseyi'nin "çözüm bulamıyoruz" deme lüksü olmadığını anlatan Adams, konseyde tasarıları veto edenlerin, karşılığında anlamlı bir öneriyle gelmeleri gerektiğini ancak bunu göremediklerini vurguladı.

Adams, BM Genel Sekreterliği'nin de Suriye krizinin çözümünde yeterli etkinliği göstermediğini belirterek, "BM Genel Sekreteri'nin, BM Şartı'na göre bir sorun çözülene kadar tekrar tekrar konuyu BM Güvenlik Konseyi'ne getirme yetkisi var. Bunu Suriye konusunda yapabilir" dedi.