Filipinler’de devlet başkanlığı seçiminden, Demokrasi Partisi (PDB-Laban) adayı ve 22 yıldır Davao kentinin belediye başkanlığını yürüten Rodrigo Duterte galip ayrıldı.

Duterte, dün yapılan seçimlerde yüzde 38,65 oy alarak ülkenin yeni devlet başkanı oldu. Beş adaylı yarışta Duterte'nin en iddialı rakibi olan, Devlet Başkanı Benigno Aquino'nun desteklediği Manuel "Mar" Roxas yüzde 23,16'da kaldı. Kampanya döneminin başlarında yarışı önde götüren senatör Grace Poe ise yüzde 21,71 ile üçüncü sırayı aldı.

Seçimden zaferle çıkan Duterte dün akşam Davao’da yaptığı açıklamada, rakiplerine seslenerek, "Kampanya dönemindeki çatışmacı ortamı sonlandıralım, barışalım." ifadesini kullandı.

Seçim Komisyonu Başkanı Andres Bautista, yaklaşık 54 milyon kayıtlı seçmenin bulunduğu ülkede seçimlere katılım oranının yüzde 81 olduğunu söyledi. 2010 yılındaki başkanlık seçiminde bu oran yüzde 75 olmuştu.

Davao belediye başkanlığını 22 yıldır yürüten ve devlet başkanlığı seçimlerinde ilk defa aday olan Duterte, siyasi yaşamında girdiği 11. seçimi de kazanmış oldu.

Hukukçu Duterte, Davao şehrinde suç oranlarının düşmesindeki rolü ile öne çıkıyor. Bununla birlikte, çeşitli uluslararası insan hakları örgütleri Duterte’nin mafya ile mücadelede seçtiği yöntemi eleştiriyor.

"SUÇLA MÜCADELEDE KENDİ YÖNTEMLERİMİ KULLANACAĞIM"

Duterte’nin seçim kampanyasında ülkedeki yüksek suç oranlarını düşüreceğini ve bunu kendi yöntemleriyle yapacağını vadetmişti.. Bunun için bir yıl süre isteyen Duterte ''devrimci bir yönetim'' sözü vermişti.

Duterte, arzu ettiği yasaları çıkarmaması halinde parlamentoyu feshedip gerekeni yapacağını ve hatta ülkedeki komünist gerillalarla iş birliği yapabileceğini söylemişti.

Mevcut Devlet Başkanı Benigno Aquino, Duterte’nin bu çıkışları karşısında endişelerini açıkça dile getirmişti. Ülkenin diktatörlük dönemine gireceği uyarısında bulunan Aquino, diğer adaylara koalisyon kurup Duterte’nin seçimi kazanmaması için birlikte çalışmalarını önermişti.

Duterte, etnik çeşitliliğe sahip ülkede siyasi ve toplumsal ayrımcılığın önlenmesi için federal sisteme geçilmesi gerektiğini savunuyor.