Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, AB ülkelerine toplam 160 bin sığınmacının kabul edilmesi konusunda önümüzdeki hafta karar verilmesi gerektiğini söyledi.

Juncker, Avrupa Parlamentosu'nun Strasbourg'daki oturumunda "Birliğin Durumu" konuşması yaptı.

Konuşmasının büyük kısmını Avrupa'daki sığınmacı krizine ayıran Juncker, Avrupa'nın bu krizi iyi yönetemediğini ve harekete geçmekte geç kaldığını söyledi.

AB ülkelerinin birbirini suçlamayı bir tarafa bırakması gerektiğini ifade eden Juncker, "AB'de Avrupa ruhu, birlik ve beraberlik algısı eksik" dedi.

Daha önce mayıs ayında AB'nin 40 bin sığınmacı alması gerektiğini ifade ettiklerini anımsatan Juncker, yeni sığınmacı akını nedeniyle bu rakamda değişiklik yapmak zorunda olduklarını söyledi.

Juncker, "AB ülkelerine toplam 160 bin sığınmacının kabul edilmesi konusunda önümüzdeki hafta karar verilmeli" dedi.

Avrupa'nın sığınmacı kabulü konusunda önemli bir geçmişi olduğuna dikkati çeken Juncker, sığınmacıların Avrupa'ya gelmek istemesinden korkmamaları gerektiğini, bundan gurur duymaları gerektiğini belirtti.

Sığınmacılara yardım etme konusunda imkanlarının yeterli olduğuna işaret eden Juncker, 160 bin sığınmacının birlik üyesi ülkeler arasında eşit dağıtılması ve ülkelerin sığınmacı alımlarının zorunlu olması gerektiğini kaydetti.

Juncker, Afrika'daki devletlerin sığınmacı sorunlarıyla mücadele etmesi için bu devletlere 1,8 milyar avroluk acil bir fon tesis edileceğini de bildirdi.

Diğer taraftan, dünyada en çok sığınmacıyı misafir eden Türkiye'de iki milyondan fazla Suriyeli bulunuyor.

TÜRKİYE'Yİ SIĞINMACILAR KONUSUNDA YAPTIKLARI İÇİN ALKIŞLAMAK GEREK

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, Türkiye'yi, Ürdün'ü ve Lübnan'ı Suriyeli sığınmacılar konusunda yaptıkları için alkışlamak gerektiğini belirterek, "Onlar bizden daha Avrupalı olmayı başardılar" dedi.

AB'yi sığınmacı krizini iyi yönetememekle suçlayan Juncker, Avrupa sığınmacı krizinde başarısız olurken bazı ülkelerin de takdir edilesi bir çaba gösterdiğine işaret etti.

Juncker, "Türkiye'yi, Ürdün'ü ve Lübnan'ı Suriyeli sığınmacılar konusunda yaptıkları için alkışlamak gerek. Onlar bizden daha Avrupalı olmayı başardılar" ifadesini kullandı.

Avrupa'daki sığınmacı politikaları konusunda da bir takım değişikliklere gidilmesi gerektiğini vurgulayan Juncker, "Gerçekten sığınmacıların tren istasyonlarında, çadırlarda mı uyumasını istiyoruz? Kesinlikle sığınmacıların çalışmasından yanayım" diye konuştu.

Juncker, AB ülkelerinin, kabul ettiği sığınmacılara, sığınma süreçleri tamamlanana kadar çalışma hakkı tanıyabileceğini bildirdi.

Avrupa'nın yaşlı nüfus probleminin sığınmacılar sayesinde aşılabileceğinin de altını çizen Juncker, sığınmacıların zaman içinde hem ekonomiye hem topluma katkı sağlayabileceğine inandığını dile getirdi.

Konuşmasında Avrupa'nın DAEŞ'le mücadele ederken bir noktayı kaçırdığına vurgu yapan Juncker, "DAEŞ'le savaşıyorsak neden DAEŞ'ten kaçanlara kapılarımızı açmıyoruz?" sorusunu yöneltti.

Juncker, sığınmacı krizinin patlak vermesiyle gündeme gelen Şengen sisteminin değiştirilmesi gerektiği yönündeki eleştirilere de cevap vererek böyle bir durumun söz konusu olmadığını ancak sınır güvenliğini artıracaklarını sözlerine ekledi.