Manitoba Üniversitesi ve Cornell Ornitoloji Laboratuvarı'ndan iki araştırma ekibi, 2017 ile 2020 yıllarının Mart ve Mayıs ayları arasında yaklaşık 4,3 milyon kuşun kayıtlarını inceledi.

Sonuç olarak pandemi sırasında incelenen 82 türün yüzde 80'inin, pandemi öncesi seviyelere kıyasla şehirlerin, ana otoyolların ve havaalanlarının 100 kilometre yakınına, özellikle insanların yaşadığı alanlara daha da yaklaştığı ortaya çıktı.

Manitoba Üniversitesi’nden Nicola Koper, ‘’Çok fazla tür, insanların yaşadıkları alanlarda pandemi boyunca çok daha sık görülür oldu. Sokağa çıkma kısıtlamaları boyunca azalan trafik ve hareketlilikten ne kadar türün etkilendiğine çok şaşırdım’’ diye konuştu.

Araştırma, şehirlerdeki sıkı karantina boyunca şehirlerde kel kartalın (Kuzey Amerika’da bulunan başı beyaz, gövdesi ve kanatları siyah olan bir kartal türü) ve yakut boğazlı sinek kuşunun havaalanı yakınlarında görülme olasılığının üç kat fazla olduğunu gösterdi.

GÖZLEMLERİYLE KATKI SUNANLARA TEŞEKKÜR

İncelenen verilerin gönüllülerin gözlemlerine dayandığını hatırlatan araştırmacılar, pandemi boyunca kuş gözlemciliğinin artmış olmasının da verilere yansımasının mümkün olduğu söylediler. Ayrıca gözlemleriyle çalışmaya katkı sunanlara da teşekkür ettiler.

Cornell Ornitoloji Laboratuvarı’ndan çalışmanın yazarlarından Alison Johnston, ‘’İnsanlar sonunda kuşların sesini trafik gürültüsü olmadan duyabildikleri için mi bu kadar fazla bildiriyorlar? Yoksa kuşların sayısında gerçekten ekolojik bir değişme mi meydana geldi?’’ diye sordu.

Eğer bu ihtimal dikkate alınırsa, bilim insanları amatör kuş gözlemcileri tarafından kolaylıkla gözlenebilen kartal gibi büyük türlerin daha fazla, sinek kuşu gibi küçük türlerin daha az fark edilmesini beklediklerini hatırlattı.

Bunun aksine, sokağa çıkma kısıtlamalarının olduğu dönemde, 82 türden 66’sının pandemi süresince görüldüğü tespit edildi.

Bazı türlerin görülmesi ise insan hareketliliğinin azalmasıyla azaldı. Örneğin; kızıl kuyruklu şahin önceki yıllardan daha az görülmeye başladı.