Dünya üzerinde pek çok ikonik yapıya imza atan Pei'nin tasarımları, geometrik hassasiyet, yalın yüzeyler ve doğal ışık bütünleşmesi ile biliniyordu.

Yaşlılığında da üretken olmayı sürdüren Çinli mimar, Katar'ın başkenti Doha'da bulunan İslam Sanatları Müzesi'ni 80'li yaşlarında tasarladı.

1917 yılında Guangzhou'da doğan Ieoh Ming Pei, 18 yaşında Amerika Birleşik Devletleri'ne taşındı.

Pei, Amerika'nın önemli üniversiteleri olan MIT ve Harvard'da eğitim gördü.

İkinci Dünya Savaşı sırasında ABD hükümeti için araştırmacı olarak çalıştı ve sonrasında 1955 yılında kendi mimarlık firmasını kurdu.

20'nci yüzyılın en önemli mimarlarından biri olan Pei, kariyeri boyunca, Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya'da oteller, okullar ve devlet binaları tasarladı.

Modernist olarak tanımlanan tarzının kübizmin yanında İslam mimarisine olan sevgisi ile şekillendiği belirtiliyor.

Mimariyi "pratik bir sanat" olarak tanımladı

Pei, tasarladığı yapılarda en çok, çelik ve cam kullanmayı seviyordu.

Qatar's Islamic Museum of ArtTelif hakkıGETTY IMAGES
Image captionKatar'ın başkenti Doha'da bulunan İslam Sanatları Müzesi

Louvre Müzesi için tasarladığı, ters piramid ile de tasarım dünyasında tartışma yarattı.

1993 yılında açılan cam ağırlıklı yapı, bugün Paris'in en önemli simgelerinden biri konumunda.

Pei'nin diğer önemli eserleri arasında, Dallas Belediye Binası ile Japonya'daki Miho Müzesi de yer alıyor.

Kendi tasarımlarına ilişkin verdiği bir röportajda, mimariyi "pratik bir sanat" olarak tanımlayan Pei, bir yapının sanat eseri tanımını hak etmesi için "o yapıya ihtiyaç" duyulmasının şart olduğunu söylemişti.

Birçok ödül sahibi olan Çinli mimar, 1983 yılında kazandığı Pritzker Ödülü'nden aldığı 100 bin doları, Çinli öğrencilerin Amerika'da mimari eğitim alması için burs oluşturmaya harcamıştı.