Avrupa Komisyonu Enerji Birliği'nden Sorumlu Başkan Yardımcısı Maros Sefcovic, Türkiye ve Avrupa Birliği'nin (AB) stratejik ortaklıkları bulunduğunu vurgulayarak, "Güney Gaz Koridoru'nun hızlandırılması için planlar mevcut, büyük ve stratejik bir harita üzerinde seyredecek bu proje komşu ülkelerin kaynaklarıyla da bağlanabilir. Özellikle Doğu Akdeniz'deki rezervler bölgenin gaz arz güvenliği için büyük umut vadediyor" dedi.

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Sefcovic, sorumlu olduğu "Enerji Birliği" projesi için Türkiye ile işbirliği içerisinde olacaklarını ve geçen cuma günü AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır ile yaptıkları görüşmede bu işbirliğinin çok daha ileri seviyelere taşınabileceğini konuştuklarını anlattı.

Sefcovic, söz konusu işbirliğinin doğalgaz ve elektrik arz güvenliği ile Türkiye'nin karbonsuzlaştırılması, iç pazara açılması ve enerji sektörü için yeni teknolojilerin geliştirilmesi konularına kadar uzanacağını söyledi.

Her iki taraf için de stratejik önem taşıyan Azeri gazını Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşımayı planlayan Güney Gaz Koridoru'nun sonuca ulaşması için büyük bir çaba ortaya konulduğunu belirten Sefcovic, şöyle devam etti:

"Hem Türkiye hem de bizler bu projenin ne kadar büyük bir stratejik önem taşıdığı konusunda hem fikiriz. Projenin hızlandırılması için planlar mevcut. Büyük ve stratejik bir harita üzerinde seyredecek bu proje komşu ülkelerin kaynaklarıyla da bağlanabilir. Özellikle Doğu Akdeniz'deki rezervler bölgenin gaz arz güvenliği için büyük umut vadediyor. Birkaç gün önceKıbrıs'taydım ve oradaki sahaları geliştirenler ve siyasilerle görüşüldüğünde bölgedeki doğal zenginliği nasıl daha ekonomik bir şekilde kullanabilicekleri üzerine çok fazla kafa yordukları görülebiliyor. Mısır, İsrail ve Kıbrıs'a yakın bu sahalar hem bu bölgenin ihtiyacını karşılamak hem de ihraç edilmesi için de büyük bir potansiyele sahip. AB'nin gaz arz güvenliği açısından da oldukça önem arz ediyor."

"LNG'DE KÜRESEL GELİŞİMLERİN PARÇASI OLMAK İSTİYORUZ"

Sefcovic, AB içinde birbirine enter-konnekte olmuş gaz piyasaları oluşturmak istediklerini ve bu anlamda tüm potansiyel tedarikçilere açık olduklarını dile getirdi.

Önümüzdeki ay "Enerji Birliği" kapsamında gaz, sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ve piyasa şeffaflığı konusundaki yeni yaklaşımlarını açıklayacaklarına dikkati çeken Sefcovic, şunları söyledi:

"LNG konusunda bir açılımımız olacak. LNG işine açığız, bu konuda küresel gelişmelerin parçası olmak istiyoruz. Piyasada her zamankinden daha fazla LNG tedarikçisi var. Daha öncesinde fiyat sebebiyle LNG ithalatı kısıtlı bir şekilde oluyordu. Ayrıca altyapımızın da düzelmesi gerekiyordu. LNG'nin AB piyasasındaki payını artıracağız. Amerika, Avusturalya, Ortadoğu ve Afrika'dan görüştüğümüz tedarikçi ülkeler var. Bu yeni yaklaşımımıza oldukça ilgili davranıyorlar. Şu anda terminallerimizin yüzde 20'sinden biraz daha fazla kapasitesini kullanıyoruz ama piyasaya girecek daha fazla LNG ile Baltık bölgesinde, Polonya'nın kuzeyinde ve Batı Balkanlar'da yeni terminaller yapmayı planlıyoruz.- "Rusya-Türkiye projelerini ilişkinin kalitesi belirleyecek"

Sefcovic, Paris İklim Zirvesi'nden (COP'21) çıkan kararların bu yaz uygulanması için ilk adımları atacaklarını ve AB'nin giderek daha modern, yenilikçi ve teknoloji ağırlıklı bir enerji sektörüne sahip olacağını anlattı.

AB'nin enerji portföyünde yenilenebilir kaynaklardan üretilen enerjinin payının da sürekli olarak artacağına işaret eden Sefcovic, "Tüm bu değişim süreci doğalgaz tüketimimizin ne kadar olacağına ve hangi tedarikçi ülkelerin AB için kilit rol oynayacağına karar verecek. Doğalgaz da petrol gibi emtia haline geldi. Bu yüzden rekabet kuralları ve hizmet kalitesine bağlı olmak üzere tedarikçiler AB'de kendilerine yer bulabilecek" ifadelerini kullandı.

Sefcovic, düşük petrol fiyatları sebebiyle bu dönemin COP21 kararlarını uygulamaya başlamak için fırsat sunduğunu belirterek, "Çok uzun süre petrole yüklü miktarlar ödedik. Şu anda düşük seyrediyor fakat sonsuza kadar böyle gitmeyecek. O yüzden, sektörü dönüştürme ve karbonsuzlaştırma yolundaki çabalarımızın sürmesi gerekiyor. Bu dönem en azından kömür gibi fosil yakıtları portföyden çıkarmak için bir fırsat sunuyor" diye konuştu.

Gelecek 10 yıllık süreçte güneş ve rüzgar enerjisinin daha da yaygınlaşması için karar verici adımların atılacağını vurgulayan Sefcovic, Türkiye-Rusya ilişkilerine yönelik, "Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkinin geleceğine ülkeler kendileri karar verecekler. Rusya, Türkiye'nin doğalgaz ihtiyacının büyük bir kısmını karşılıyor. İki ülke arasında geleceğe dair tüm projeler ilişkinin kalitesine ve ülkelerin ekonomik çıkarlarına bağlı olarak şekillenecektir" değerlendirmesinde bulundu.