Suriyeli muhalif gruplar, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da, Cenevre-1 Bildirisi doğrultusunda ortak bir bildiri yayımlamak ve Viyana-2 toplantısında takvimlendirilen siyasi süreç için müzakereci heyeti belirlemek üzere toplanıyor.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, muhalif grupları davet etme kararının, Suriye konusunda rol oynayan uluslararası güçler ve Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura ile yapılan istişare sonunda alındığı kaydedilmişti. Davetin, 14 Kasım'da Viyana'da düzenlenen toplantıya katılan üyeler ile Suriyeli muhaliflerin isteği üzerine gerçekleştirildiği belirtilmiş, Suudi Arabistan yönetiminin, muhaliflerin bağımsız müzakerelerde bulunması ve Cenevre-1 Bildirisi'nde üzerinde anlaşılan ilkelerde görüş birliğine varması noktasında her türlü imkanı sağlayacağı ifade edilmişti.

Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, basına kapalı yapılacak toplantıya Ahrar'uş Şam, İslam Ordusu, Nureddin Zengi, Feylek'eş Şam gibi sahada etkili muhalif grupların katılması bekleniyor. Ancak bu gruplar, Viyana toplantılarında Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in görevden ayrılmasına ilişkin bir takvim belirlenmediği için Riyad toplantısına da gönülsüzce katılıyor.

PKK'nın Suriye kolu PYD, ABD'nin isteğine rağmen, Türkiye'nin itirazları nedeniyle, Suudi Arabistan tarafından toplantıya çağrılmadı. Bu nedenle PYD, dün, Rusya ve İran'ın organize ettiği alternatif bir toplantı düzenleyeceğini ve "Suriye Demokratik Güçleri'ni eğiten Amerikalı askeri gözlemcilerin" de toplantıda hazır bulunacağını duyurdu. Bugün yapılması beklenen toplantıya Heysem Menna, Kadri Cemil ve Marksist ve milliyetçi partilerin temsilcilerinin aralarında bulunduğu, "sözde muhalif" 500 kişinin katılacağı bildirildi.

PYD, son iki aydır Suriye'deki Rusya-ABD rekabetinden yararlanarak, Moskova ile yakınlaşıyordu. Rusya, Türk hava sahasını ihlal eden savaş uçağının düşürülmesinin ardından PYD'ye savaş alanında da destek vermeye başlamıştı.

"ZOR BİR SÜREÇ"

AA muhabirine konuşan Suriye Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) çatısı altındaki Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, Suudi Arabistan'ın Riyad'da Suriye muhalefetini toplama çağrısını ilk olarak mayıs ayında yaptığını, ancak o zamandan beri ertelendiğini, Viyana süreci sayesinde mümkün hale geldiğini söyledi.

Mustafa, kendilerine gelen davetiyede, tüm muhalif grupları Cenevre-1 prensipleri etrafında birleştirme ve müzakere heyeti oluşturmanın amaçlandığının belirtildiğini kaydetti.

Riyad'da muhalefeti birleştirmenin zorlu bir süreç olacağını ifade eden Mustafa, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Viyana'da 17 ülke, siyasi süreç için takvimi belirledi: Ateşkes ilan edilmesi, yeni anayasa hazırlanması ve 18 ay içinde seçime gidilmesi. 1 Ocak'ta süreç başlamadan önce muhalefetin yekpare muhatap haline getirilmesi amaçlanıyor. İlk etapta 65 kişiye davetiye gönderilmişti. Şimdi yaklaşık 100 kişi katılacak. Önceden Cenevre'de sadece SMDK muhatap alınıyordu. Şimdi Suriye'de sahada savaşan muhalifler de var. Ayrıca Moskova'nın desteklediği ve Esed'e yakın muhaliflerden oluşan Ulusal Koordinasyon Kurulu da katılıyor. Ortak görüşte birleşmek zor olacak. Özellikle ateşkes konusunda anlaşmak zor olacak".

Mustafa, toplantının gündeminin net olmadığını da belirterek, "Ön şart olmadan, muhalefeti tek görüşte birleştirmek istiyorlar. Belli ki bu yüzden gündemi esnek bırakmışlar. Rusya muhalefetin parçalanmışlığını bahane ediyor. Eğer görüş birliğine varırsak, bunun önüne geçmiş oluruz ama çok zor bir süreç" dedi.

SMDK, RİYAD'DAKİ EN BÜYÜK GRUP

SMDK Başkanı Halid Hoca da konuyla ilgili AA'ya verdiği demeçte, şunları söylemişti:

"Riyad'taki hedef, tüm muhalif grupların geçiş süreciyle ilgili pozisyonlarını birleştirmek, geçiş döneminde nasıl bir Suriye görmek istediğimizi konuşmak. Tüm gruplar, SMDK, sahadaki gruplar, Ulusal Koordinasyon Kurulu da davetli. STK'lar da davetli, milli figürler de var. 80-100 kişilik katılım olacak. Yeni vizyonumuzu ortaya koyacağız. Esed sonrası Suriye konusunda büyük oranda mutabakatımız var. Bundan sonra 'Suriye muhalefeti farklı fraksiyonlardan oluşuyor' denmesin diye hepimiz Riyad'da bir araya gelip, ortak deklarasyon yayınlayacağız".

Riyad toplantısının Viyana sürecine de olumlu etki edeceğini dile getiren Hoca, "Riyad, Viyana'dan önce planlandı. Viyana'da Suriye ile ilgili her ülke var, Suriye hariç. Biz Cenevre sürecini esas alıyoruz. Birleşmiş Milletler'in (BM) de desteklediği Cenevre sürecidir. Viyana, Cenevre'ye geri dönmek için olumlu bir adımdır. Ama kendi başına, yeni bir süreç değildir" ifadelerini kullanmıştı.

SMDK, toplantıda 20 kişiyle temsil edilen en büyük grup olacak ve Suriye muhalefetinin siyasi temsilcisi olarak bulunacak. Ancak, toplantıda SMDK'nın bu statüsünün de tartışmaya açılacağı belirtiliyor.

Avusturya'nın başkenti Viyana'da 30 Ekim'deki Suriye toplantılarının ilkine, aralarında Türkiye, Suudi Arabistan ve İran'ın da bulunduğu 17 ülkenin dışişleri bakanları katılmıştı. Söz konusu toplantıların ikincisi ise 14 Kasım'da yapılmıştı.

İkinci tur görüşmelerde Suriyelilerin önderliğinde 6 ay içinde geçiş süreci, taraflar arasında müzakerelerin başlaması ve ateşkes sağlanması, yeni bir anayasa yapılması, 18 ay içinde adil bir seçim olması ve BM denetiminde "kimin terörist, kimin muhalif" olduğunun belirlenmesi konularında anlaşmaya varılmıştı. Üçüncü tur ise bu ay içinde New York'ta olacak.

Cenevre-1 Bildirisi ise tam yetkili bir geçiş hükümeti kurulmasını, ateşkes sağlanmasını, tutukluların serbest bırakılmasını ve abluka altındaki bölgelere insani yardım ulaştırılmasını öngörüyor.

RUSYA'NIN MUHALİFLERİ BÖLME ÇABASI

Siyasi çözüm adı altında Esed'in iktidarını güvenceye alan formülleri gündeme getiren Rusya, Suriye muhalefeti içindeki önemli grupları terör örgütü kategorisine aldırarak zayıflatmak istiyor.

Rusya, müzakere masasına oturacak temsil gücü yüksek ve yekpare bir muhalefet olmadığı savını işliyor. Bunun yanında Rus diplomatlar, kimin muhalif kimin terörist olduğunun belirlenmesi için ABD'yi ikna etmeye çalışarak, muhalefeti daha da parçalama çabası yürütüyor. Rusya, müzakerelere katılacak muhalefet heyetinin bu ayrım yapıldıktan sonra oluşturulması gerektiğini savunuyor.

Ürdün, Rusya'nın ısrarı üzerine muhalifler arasında "terörist unsurları" belirleme amacıyla ön çalışma yapıyor. Ancak Amman'ın çalışması mutlak olarak kabul edilmeyecek, New York'ta tartışılacak. Türkiye ve Suudi Arabistan'ın terörist unsurlara yenilerinin eklenmesine karşı oldukları biliniyor.