Yüksek Yönetim Denetçisi( Ombudsman ) Emine Dizdarlı, Kanal T’de yayınlanan Günaydın Kıbrıs programına konuk olarak Damla Dabis Özel’in sorularını yanıtladı.Dizdarlı Zorunlu din dersleri, Kuran Kursları, Kıb-Tek, peşkes çekilen araziler ve kırsal kesim arazileri, vatandaşlık, Ercan Havaalanı ve ihaleler ile ilgili açıklamalarda bulundu.
ERCAN HAVAALANI İLE İLGİLİ SİYASİ BİR ÇIKAR MI VAR?
Ombudsman Emine Dizdarlı, Ercan Havaalanı ile ilgili yaptığı açıklamasında, anlamakta zorluk çekerim. Bugün konuşulan durumu yeni bir olay gibi değerlendiriyorlar. Siyasi çıkar mı? Baskı unsurumu var? Çıkar unsuru mu söz konusu var diye kendime birçok soru soruyorum. Konu saptırma da olabilir. Söz konusu şirket zaten taraf değildir. Taraf olmayan bir sözleşme için 11 milyonu neden ödesin. Bilmediğimiz bir durum mu var? Veya bu ödenecek para farklı bir durum için mi şirket ödesin? Taraf olmaması nedeniyle bunun altında farklı durum mu var? Bilmiyorum. Ancak, hukuki süreç başatılacaktı. Hukuki süreç başlatılmadığına göre bunun altında nasıl bir durum vardır?. Sözleşmenin yapıldığı veya ek sözleşmenin yapıldığı bir durum mu söz konusudur? Sayın Tahsin Ertuğruloğlu’nun, hiç bilmediğini iddia etmesi farklı bir durumdur. Mecliste bir komite vardır. Sayın Ersin Tatar ile Tufan Erhürman, Ercan ile durumu araştırıyor. Turanlının, Ercan sözeşmesinde yüklenen sorumluluklar var. Örneğin Nisan ayında ödenecekti. Bu duruma Maliye Bakanlığı cevap vermesi gerekir dedi.
ARAZİ DAĞITIMI ANAYASAYA AYKIRI
Ombudsman Emine Dizdarlı dağıtılan araziler ile ilgili yaptığı açıklamada, dağıtılan arazi ile malların Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti. Kamu yararına kullanılacak bir malın rayiç bedeli 2015 de arazi dağıtımı ile ilgili tüzüğün 19 maddesi değiştirilerek rayiç bedelde farklılıklar yaratıldı., Tüzüğün maddesi değiştirilince tüzük kendi yetkisini aşar. Hiçbir tüzüğün de yasanın üzerinde olamayacağını ve kiralama yasasında böyle bir ibarenin olmadığına göre böyle bir durum hatalıdır. Ve ciddi şekilde ele alınması gerekir. Kırsal kesim arsaları ile Turizm ile ilgili dağıtılan araziler de buna dahildir. 159 madde kırsal kesim dağıtımını da öngörür. Anayasada belirtilmediğini göre, ITEM yasasında da belirtilmediğine göre bu durum yasal değildir. Etik değili dışında bırakın bu durum Anayasaya hiç uygun değil ve hiç yasal değil. Bu şekilde malların dağıtılmasına artık göz yumulmamalıdır. İhale yasasında en düşük teklifi verene verme diye bir kural yoktur. Hizmet kalitesi, yapılacak iş ön planda olur. Ve ancak bire on verilirse o zaman böyle bir durum sorgulanır dedi.
DİN DERSLERİ SEÇMELİ OLMALI
Ombudsman Emine Dizdarlı açıklamalarına devamla şunları kaydetti. ‘’ Zorunlu din dersleri insan hakları mahkemesine gitmişti. Hasan Zengin davasında mahkeme Türkiye Cumhuriyetini mahkum etmişti. Din derslerinde ayrı bir dinde örneğin sunni olmayan insana seçme şansı verilmeli. Din dersleri seçmeli ders olmalı ve başka dinden bir çocuğa da seçme hakkı verilmelidir. Kuran kurslarının serbest olması mümkün değildir. Verilen dersler Milli Eğitim Bakanlığının kontrol ve denetimi altındadır. Bakanlık bunun dışına çıkamaz. Ve Sayın Berova bunu denetlemelidir. Ayrıca, Kuran kurslarını verenler de incelenmeli. Kuran Kurslarını verenler ehli kişiler mi? Resmi bir makamın tayin ettiği birisi mi? Bunlara bakılmalıdır. Farklı dinlere mensup kişilerin durumları da göz ardı edilmemelidir. ’’
BAKANLAR KURULU KARARIYLA VERİLEN YURTTAŞLIKLAR
KKTC de yıllar önce gelmiş yasa uyarınca belirlenen kuralları yerine getiren insanlara vatandaşlık konusunda uygulanan kurallar farklıdır. Ülkeye bir ay önce gelip vatandaş olan kişiler de vatandaşlık konusunda farklıdır. Yıllar önce gelip yasal şartları yerine getirenler evet vatandaş yapılmalıdır diyen Dizdarlı, yurttaşlık yasası uyarınca yükümlülüklerini yerine getirmeyen insanlara gösterilen tepki bu nedenledir. Devlete karşı yükümlülüklerini yerine getirmeyenler Bakanlar kurulu kararı ile vatandaş yapılıyor ve tepki görüyor. Ülkeye çok büyük yatırımlar yapılanlar istisnai durum nedeniyle vatandaş yapılabilir. Yasalar çerçevesinde vatandaş olanlar ile bakanlar kurulu kararı ile vatandaş olanların hepsi ayni torbaya konuyor. Halbuki bu ülkede yıllarca yaşayan ve çocukları buralarda doğan insanların vatandaşlıkları farklıdır ifadesinde bulundu.
EL – SEN YETKİLİLERİ NEDEN MAHKEMEDE HAZIR DEĞİLDİ?
Başbakanının gezisi ile ilgili yorumum sonrasında haddini veya yetkisini aştı demişti başbakan. Harcamalar özellikle mali denetim Sayıştay denetimi dışındadır. Yetkimi aşmadım 114 maddesi Anayasa yetki alanım içindedir ve ben bu duruma çok dikkat ediyorum. Bence sayın Başbakan yetkisini aştı açıklaması yerine, evet bir hata yapıldı bu hataların düzeltilmesi açısından dikkat edeceğiz açıklaması yapılmalıydı açıklamasında bulunan Emine Dizdarlı, Kıb-Tek’te 9 Milyonun silinmesi ile ilgili durum, mahkemeye intikal etmiş bir durumdur. Sendika üyeleri o kadar rahatsız oldular ki daireye geldiler. Mahkeme kararları göstertiler. Tutanakları görmedik. Mahkeme kararı ile ilgili çok fazla birşey söylemek durumunda değil. Bu meselede dava dinlenmedi. Taraflar şahitleri dinlemedi. Sendika davalı 2 idi. Ancak o gün sendika orada hazır değildi. Bunun nedenlerini bilmiyorum. Tutanakları görmedim. Kendilerine bilgi verilmeden böyle bir karar alınmışsa mahkemeye baş vurarak kararı iptal ettirebilirler. Niye sendika yetkilileri hazır değildi. Niye hazır bulunmadılar veya haber verilmedi bunu değerlendirecek durumda değilim. Dava dinlenmiş olsaydı mahkeme bir karar vermiş olsaydı bu karar bu kadar tartışılmazdı. Ancak bu durum farklı bir durum Müracaat bize bu konudar yapılmadı. Zaten mahkeme kararlarını inceleme durumunda yetkili değiliz. Avukatları vasıtası ile mahkemeye tekrar başvurabilirler ifadesinde bulundu.
