Ülkemizde dövizin artışının ardından vatandaş zor günler geçiriyor. Aldığımız bilgilere göre Polis memurları, ekonomik kriz ve dolayısıyla mazbatalardan dolayı zora girmiş durumda. Borçlarından dolayı bazı polisler psikolojik anlamda da yıpranmış durumdalar. Mazbatalardan dolayı yaklaşık 20’ye yakın polisin mazbatasının çıkacağı konuşuluyor ve bu konuda kimse ses çıkarmıyor.
Avukat Hasan Yücelen, Haberal Kıbrıslı'dan Candan Mert'e yaptığı açıklamada polisler ve temel anlamda mazbata mağdurlarının ekonomik sürecini değerlendirirken, polislerin de normal vatandaşlar gibi borçlarını ödemekle yükümlü olduklarını ve polislere ayrıcalık tanınamayacağını kaydederek, “Birçok polisin yaşantısı, gelirinin çok üzerinde. Dolayısıyla maaşlarının üzerine ipotek vererek bankalara borçlanıyorlar ve yaşam standartları bu duruma yetişmiyor” dedi. Polis maaşlarının iyileştirilmesi gerektiğinin altını çizen Avukat Hasan Yücelen, ‘eğitim’, ‘sağlık’ ve ‘güvenliğin’ bir devletin en önemli görevleri olarak gösterilebileceğini aktardı.
“Sebep gelir düşüklüğü değil, hesapsız harcama”
Avukat Hasan Yücelen, yaptığı açıkalamda geçmişte giren polislerin son dönemlerde giren polislere nazaran maaşlarının daha iyi konumda olduğunu belirtirken, “Ancak bir kişinin borçlarını ödeyemeyecek noktaya gelmesi gelirinin düşüklüğünden değil, kendi hesapsız harcamalarından dolayıdır” ifadelerini kullandı. Bu bağlamda polisin ülkede ayrıcalığının bulunmadığını vurgulayan Avukat Hasan Yücelen, polisin de normal vatandaş gibi borçlarını kurallara uygun olarak ödemesi gerektiğini belirtti. Ülkenin mevcut konumunda polislerin özveri ile çalıştıklarını dile getiren Avukat Yücelen, sayının ve yapının az olduğu KKTC’de polislerin görevini layıkıyla yapmaya çalıştıklarını kaydederken, “Ama bu sebepten dolayı ‘mazbatası çıkıyor’ ifadeleri ile bütün polisler için genelleme yapmamak lazım” dedi.
“Mazbata sorunu tüm sisteme yüklenemez”
Polis maaşlarının iyileştirilmesi gerektiğinin altını çizen Avukat Hasan Yücelen, ‘eğitim’, ‘sağlık’ ve ‘güvenliğin’ bir devletin en önemli görevleri olarak gösterilebileceğini aktardı. Hasan Yücelen, 3 bin-4 bin civarlarında seyretmesi gereken kadro rakamı karşısında 2 binlik kadro ile iş yaptığı bir yapı içerisinde bulunulduğuna dikkat çekerken, konuşmasında “Sürekli ek mesailere gelinen ve ek mesailer ile çocuklarından, ailesinden uzak durmak zorunda kalınan bir yapı söz konusu” ifadelerine yer verdi. Bu gibi konuların tartışılamayacak doğrulukta olduğunu kaydeden Avukat Hasan Yücelen, bu durumu ‘mazbataya düştüler’ ya da ‘mazbata borçları var’ konusuna indirgememek gerektiğini dile getirirken, mazbata sorununun asli olarak kişilerin kendilerinden kaynaklanan bir sorun olduğunu belirtti. Kişilerin yanlış harcamalarından dolayı karşılarına çıkan ‘mazbata sorunu’nun, tüm sisteme yükleme gibi bir hata içerisine düşülmemesi gerektiğini vurgulayan Hasan Yücelen, “Ama polislerin maaşlarının yükseltilerek iyi ve düzgün gelirlerinin olması yapılması gereken bir düzenlemedir” ifadelerini kullandı.
“Polisin yaşamı geliri kadar olmalı”
Gelirini düzgün kullanmayan, kazancını düzgün idare etmeyen, hesapsız-kitapsız hareket eden polis memurlarının da bulunduğunu aktaran Avukat Hasan Yücelen, bunun yanında gelirini düzgün yöneterek ek gelirler oluşturan polislerin de bulunduğunu dile getirirken, konuşmasında “Bir polisin geliri kadar yaşamı olması lazım. Birçok polisin yaşantısı, gelirinin çok üzerinde. Dolayısıyla maaşlarının üzerine ipotek vererek bankalara borçlanıyorlar ve yaşam standartları bu duruma yetişmiyor” ifadelerine yer verirken, borçla maaşın bir yere verildiği zaman, yaşam standartlarının düşmesinin ve sıkıntıya girilmesinin kaçınılmaz olduğunun altını çizdi.
