Biz işin dalgasında olalım ama Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ciddi ciddi uyarıyor 4. Dalga geliyor diye.  DSÖ Avrupa Direktörü Hans Kluge, koronavirüs salgınının seyrine ilişkin açıklamalarda bulundu geçtiğimiz gün.

Kluge, Avrupa'da kaydedilen vakalardaki 10 haftalık düşüşün sona erdiğini; seyahatlerdeki artışlar ile kısıtlamaların hafifletilmesi nedeniyle geçen hafta vakalarda yüzde 10'luk bir artış yaşandığını bildirdi. DSÖ yetkilisi, kıtada salgına karşı disiplinin elden bırakılması halinde yeni bir salgın dalgasıyla karşılaşılacağını vurguladı.

Salgının önüne geçilmesinde en kritik uyarı en başından beri “bu konuda gevşeme olmaması ve maske ve mesafe kuralına bağlı kalınmaması.” Ancak son günlerde gerek Avrupa’da gerekse KKTC’de disiplin anlayışının bozulduğunu üzülerek görmeye devam ediyoruz.

Pantemi sonrası hızla başlayan düğünlerde değil mesafenin korunması maske bile takmayanların çoğunlukta olduğunu geçtiğimiz hafta sonu bizzat katıldığımız düğünlerde görme imkanı bulduk.

Ekonomimizin bu kadar ağır bir yara aldığı dönemde insanlarımızın bu denli normalleşmesini normal kabul etmek pekte mümkün gözükmüyor açıkçası.

Hal böyle olunca vaka sayıları da son birkaç günde yeniden üç haneli rakamlara yaklaşmış durumda. Bu gidişle de birkaç gün içinde yeniden üç haneli sayıları görmek mümkün olacak gibi.

Unutmayalım ki daha yedi ay önce 28 Ocak’ta 47 pozitif vaka nedeni ile ülkeyi bir kez daha kapatmak zorunda kalmıştık.

DSÖ’nün de uyardığı gibi 4. Dalga kapımıza kadar geldi. Lütfen maske ve mesafe kurallarına uymaya devam edelim. Bu konuda bireysel olarak ta karşımızdakileri uyarmaya devam edelim. Yoksa bir kapanmayı bu ülkenin ekonomisi karşılayacak durumda olmadığını unutmayalım.

MESAJLAR

Dr. Bülent DİZDARLI: Emekli olduktan sonra boş durmayıp gönüllü olarak aşı merkezlerinde görev talep etmişsiniz. Ve bu süreçte başınızdan geçen ilginç olayları yazmaya başlamışsınız. Yakında bir kitap daha çıkar her halde.

Cemal BULUTOĞULLARI: Siyasete yeniden girmeye karar vermişsiniz ve ilk seçimde Lefkoşa’dan milletvekili adayı olmak için çalışmalara hız vermişsiniz. Bu konuda çok profesyonel bir ekip bile tutmuşsunuz.

Suphi ÇOŞKUN: Kulağımıza bir terlik meselesi geldi. Nedir bu işin doğrusu yakında kapınızı çalıp bir kahvenizi içeceğiz ve şu terlikleri mümkün ise bir de biz yakından görelim.

Bertan ZAROĞLU: Yeni partinizi gelecek hafta duyuracakmışsınız. Bu arada tüm ilçelerde de parti binalarını tutmuşsunuz. Özellikle Lefkoşa’daki genel merkez binası çok konuşulacak gibi duruyor.

Hasan KÜÇÜK: UBP’den aday olacağınızı açıklamanız sonrasında pek çok yerden sizde destek mesajları gelmeye başlamış. Özellikle iş çevreleri sizin meclise girebilmeniz için yoğun bir destek sözü veriyormuş.

Ali Şan OŞAN:  Mapfre Sigorta olarak her yıl düzenlediğiniz tavla turnuvasını bu yılda yapma kararı almışsınız ve bu yıl turnuvadan elde edilecek gelirleri Kemal Saraçoğlu Vakfına bağışlama kararı almışsınız.

Hasan UZUN: Geçen gece Girne’de bir mekânda iş ve siyaset çevrelerinin de yoğun katıldığı bir parti ile yeni yaşınızı kutlamışsınız. Bu arada geceye katılan bazı isimler gerçekten de büyük sürpriz olmuş diğer misafirlere göre.

Serhat İNCİRLİ: Yedidalga’daki tatilinizi tamamlayıp Başkentte geri dönüşsünüz. Yediğiniz içtiğinizi sizin olsun, tatilde neler yaşadığınızı bizimle paylaşacak mısınız? Özellikle şu balık tutma maceralarını.

Dr. Erol UÇANER: Aslan yattığı yerden belli olur deyip Pandemi Hastanesi Başhekimi olarak yeni hastanenin etrafını yeşillendirip yeni ağaçlar ekmişsiniz.

Serdar DENKTAŞ: Çalışma Bakanlığı krizini öyle bir krize soktunuz ki siyasette bu işleri en iyi kurgulayanın yine siz olduğunuzu bir kez daha görme ve anlama şansımız oldu. Bir taşla beş kuş vurma her halde bu oluyor.