Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Dairesi (AİHM), Güzelyurtlu ailesi katliamı ile ilgili kararını 29 Ocak salı günü alacak.

4 Nisan 2017’de alınan ilk kararda, Mahkeme, Lefkoşa ve Ankara’ya sorumluluklar yükleyerek, iki hükümetin de davanın etkili bir şekilde soruşturulması konusunda işbirliği yapmaya mecbur olduklarını açıklamasına rağmen, hiç bir taraf da pozisyonlarından geri adım atmaya hazır değildi.

Strasburg’daki hâkimler, beş olumlu iki olumsuz oyla, Kıbrıs’ta, yaşam hakkı ve davanın etkili bir şekilde soruşturulması için mevcut Sözleşmenin 2. maddesinin çiğnendiğine ve Sözleşmenin aynı hükümlerinin Türkiye tarafından ihlal edilmiş olduğuna karar vermişti.
18 Eylül 2017’de, AİHM, davanın Büyük Daire’ye sevki için Kıbrıs ve Türkiye hükümetleri tarafından yapılan başvuruyu kabul etmişti.

Lefkoşa ve Ankara temsilcileri, 28 Mart 2018 tarihinde Strasburg’dan, hukuki argümanların değerlendirilmesi için davanın yeniden incelenmesini istediler.
AİHM Büyük Daire’sinin kararları nihai olarak kabul edilir.

Mahkeme tarafından yapılan açıklamaya göre, üçüncü bir taraf olarak davanın incelenmesi amacıyla yazılı kısma müdahale etmesi için Avrupa’da Bireysel Haklar İçin Tavsiye/Danışma -Merkezi- (Advice on Individual Rights in Europe- ) AIRE Centre örgütüne izin verildi.

Güzelyurtlu ailesinin üç ferdi (baba, anne, kız) Ocak 2005’te Lefkoşa-Larnaka yolunda öldürülmüşler, katiller ise işgal altındaki bölgeye kaçmışlardı.

Davanın, gerek Kıbrıs Cumhuriyeti yetkilileri gerekse Türkiye yetkilileri (sahte devlet de dâhil) tarafından paralel olarak araştırılmasında ortaya çıkan çıkmaz sonunda, Kıbrıslı Türk ailenin akrabaları 2007’de ilgili tarafların işbirliği yapma ve konuyu sonuç verici bir şekilde araştırma konusunda başarısız kaldıkları yönünde AİHM’e şikâyette bulunmuşlardı.