Diyalog gazetesinden Sonuç Cevizci'nin haberine göre; Akova köyü sakinleri, tarım, hayvancılık konusunda hükümetlerin sorunları çözücü adımlar atmasını bekliyor. Bölgelerinde geçim kaynağının tarım ve hayvancılık olduğunu belirten Akovalılar bu alanda birçok sorun yaşandığını, üreticinin kazanmazken, marketlerde etlerin pahalıya satıldığını ifade etti. Akkovalılar, ayrıca kırsal kesim arsası dağıtımlarında haksızlıklar olduğunu ifade ederek, bu konunun da elden geçirilmesini istedi. 

Halk Meclisi 67’nci programını Akkova’da gerçekleştirdi. Akkova Spor Kulübü’ndeki program Diyalog Tv’den canlı yayınlandı.  

Osman Şingilli (Akova Muhtarı): 

Köylümüz çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşıyor. Bir kısmı da memurdur. Sanayi bölgemiz de var. Bir takım eksikliklerimiz var, ancak büyük bir sıkıntımız yok.  Hayvancımıza gereken çalışmaları yapıp su verdik. 

Durmuş İnan: 

Birkaç yıldır çabalar sonucu köyümüze spor tesisine kavuşturuldu ancak düğün salonu ve çocuk parkı yenisi yapılacak diye yıkıldı. Vatandaşlar seçime bir yıl kala hatırlanıyor. Hükümetler iki yılda bir değişiyor. Hayvancılar imkân dâhilinde Ağıllar bölgesine su getirdi.3 TL’den alıyoruz ancak bütün hayvancılara bu imkân tanınmalı. Tarım Bakanları, hayvancıyı yerden yere vurdu. En az yüzde 16 ile mandırasına giriyor ürünleri. Et, süt satıyoruz ve satmadan yüzde 3 kesiliyor. Hem alırken hem satarken ödüyoruz. Üreten kesim zarara uğruyor. Memurlar mesai saatlerine uymuyor, iş başlama saatinden iki saat sonra çıkma saatinden iki saat önce çıkmaya alıştı. Gün içerisinde de işlerini halletmek için çıkıyorlar. Sistem nasıl düzelsin. 

Cuma Ülker:  

Ülkemizin iç ve dış sorunları var. Socrates’in bir sözü vardır “Aydınlar siyasete girmezse daha kalitesiz insanlar aydınları yönetmeye mecbur kalır”. Atatürk ilkeleri hepimizin refahı için. Bunları benimseyerek aydın kişiler yönetime gelmeli.  

Şerif Ali Şeref:  

Kıbrıs cumhuriyeti döneminde hukuk kanunları ile işliyorduk. 1974’den sonra hukuk, kanun ve adaleti bir yere oturtamadık. Kooperatif yönetimi gelmiş geçmiş siyasilerin elindedir. Faiz yasalarıyla insanlar batırıldı. Gençliğe sesleniyorum bilgili, görgülü insanlara ihtiyaç vardır. A’dan Z’ye bilgili, donanımlı insanlara göreve gelmeli. 

Aysel Bodi (Akova Kadınlar Derneği Başkanı): 

Halkta umutsuzluk var. Boş vaatlerden usandı. Sorunlarına çözüm istiyorlar. Somut icraatlar bekliyorlar. Halk olarak eşitlik, güven ve özgürlük adı altında hizmet bekliyoruz. Kırsal kesimde yaşayan halka özelde ise kadına eğitim, kültür ve spor alanında eşit fırsatlar ve imkânlar tanımak. Köyde yaşayan halk özellikle kadınlar baskıya maruz kalıyor. Toplum olarak şiddete meyilli olamaya başladık.  

Servet Vudalı (Akkova Spor Kulübü Başkanı): 

Doğu Mesarya’nın en güzel köylerinden birinde yaşıyoruz. Bu topraklara kök salmak ve kalıcı olabilmek için çalışıyoruz. Köy halkı, çevremizdeki insanlar, Türkiye Cumhuriyeti elçiliği, eski kulüp yöneticileri, siyasiler ve emek koyan herkes sayesinde Avrupa standartlarında güzel bir tesis kazandırdık bölgeye. Şu an 20 yerleşim yerinden çocuklar spor tesisimizde çalışıyor. Ülkemizde uyuşturucu ile mücadele konusunda ciddi sorunlar ve eksiklikler var. Bir Çocuk Islah evinin olmaması büyük eksikliktir. Kadın Sığınma evinin olmaması üzücü. Bölgemize sosyal aktivitelerin yapılacağı bir tane kapalı salon kazandırılması gerekiyor.  

Cengiz Ozaner: 

Belediyelerin tüm kazançlarının bir havuzda toplanıp beldelere eşit şekilde dağıtılması haksız bir rekabete sebebiyet vermektedir. Sportif müsabakaların dar olduğu bir bölgede, sportif faaliyetleri üst sıralara taşıyan bir köyüz. Özellikle büyükbaş hayvancılık konusunda kızartılmış bitkisel yağların enerji kaynağı olarak kullanılması yaygınlaşıyor.  

Alpay Orhan:  

Üreticiyi ciddi sıkıntılar bekliyor. Mandıralarda kaba yem tükeniyor, ovalarda hiç bir şey yok. Üretime yönelik nasıl tedbir alınmalı, buna çözüm bulunmalı. Körpe kuzu ve oğlak piyasaya giriyor. Kasap 18 liraya canlı hayvan alıyor tüketiciye kaç paraya satacaklarını kendileri belirliyor. İthal et konusunda yapılan söyleme destek verenler hayvancıya bıçak vuruyor. Hayvan ölümleri tarım sigortası kapsamına alınmalı. 

Hüseyin Çavuş Kelle (Çiftçiler Birliği Başkanı): 

Tarımla ilgili sıkıntılar her zaman olacaktır. 2018 yılı hem hayvancı hem de çiftçi için sıkıntı olarak görülüyor. Hayvancı için yağışların geç olması sıkıntılı. Sürdürülebilir tarım politikası nasıl hayata geçirilebilir bunu tartışmalıyız. Yeni vizyonlar ve yeni politikalar ortaya onularak tarımı yeniden şekillendirebiliriz. En büyük zenginliğimiz denizleri ve turizmdir. Lokomotif olarak yapıldığı zaman değer kazanacaktır. Renkli akaryakıta geçilmeli, yeterli kadar destek alınamaması en büyük sıkıntılardan. 

Mustafa Naimoğluları: 

Üretmeden bu topraklara sahip çıkmayız. Sadece tarımsal değil her alanda üretim yapmalıyız. Destek olmalıyız üretim yapanlara. Üretim yapmazsak et pahalı olur, her şey pahalı olur. Turizme her türlü ithal ürünü getirip kullanırsanız yerli üretimi pazarlamada başarısızsınız demektir. Ülke nüfusu artıyor, turizm büyüyor, üniversite sayısı artıyor üretim düşüyor. Tarımsal su üç yıl sonra verilecek kullanıma. Hayvancı 60 lira torbası yem alıyor. Yakında sütte bulmayacağız. Köylerde gençler kalmadı, kim üretim yapacak. 

Hüseyin Olgunay:  

Halk olarak gelmiş geçmiş hükümetler görüldü dilimiz yandı. Pahalılık ciddi oranda arttı. İnsanlarımız et yiyemez oluyor artık. Kooperatif Merkez Bankası halkın köylünün yanında değil. Birlikler birbirine küs, kalkınmak için birlik olmalıyız. 

Biray Hamzaoğulları (CTP Milletvekili): 

Üretim için su Cihangir’e kadar gelecekti ancak güzergâh değişmiş.  Üretici suyu 3-4 liraya aldığında hangi ürünü üretecek. Kooperatif yanlış yönetildi. Güney’de binlerce dönüm arazisi olan vatandaşlara yer verilememesi büyük ayıp. Belediyelerin plansızlığından bölgelerde eksiklikler var, doğru bir alt yapı içerisinde değillerdir. 

Kenan Akın (Eski Tarım Bakanı):  

Plansızlık ve programın olmaması ne üreteceğini bilmeyen bir tarımı ve üreticiyi konuşuyoruz. Herkes hangi görüşü savunursa savunsun ortada payda da çizgide buluşmamız gerekiyor. Nüfusumuz net olarak belli değil. Tarım suyu üreticiye 0.50’den mal olmalı. Veteriner Dairesi bomboş... Tarım Dairesinde yaş sebze ve seracılıkla ilgili birim yok. Uzman kişilerin eğitilerek yetiştirilmesi gerekiyor. Hayvan sağlığı ve üretimi ile ilgili eğitim verilmiyor. 

Zorlu Töre (UBP Milletvekili):  

Rum tarafı bizi kıskanıyor 16 üniversite 106 bin öğrenci var. Spor tesislerimiz var. Bölgelerde emirnamelerin kaldırılması gerekiyor. Türkiye’den gelen su tarıma uygun fiyata verilmeli. Büyük yatırımlar istiyor ülkemiz ancak peş keş çekiliyor düşüncesinden uzaklaşılmalı. Rumlar engellemeye çalışıyor otellerimize turist gelmesin diye. Devletimiz ve toprağımızdan vazgeçmemeliyiz. 

Cemal Darbaz: 

Biz de 60’ın üzerinde salhane varken Güney’de iki tane salhane vardır.  LTB ile güzel bir çalışma yaptık salhaneyi hayvancılar birliğine devredilmesi konusunda. Rum tarafında et bizden ucuz değildir. Hayvancı 7 çeşit hayvan veriyor kasaba ancak reyonlarda üç çeşit et var. Bunu denetleyebilecek bir yönetim yok.  Bizim tüketicimiz ucuz et diye gidip güneyden iyi olmayan etleri alıyorlar. Küçükbaşta 2,2 büyükbaşta 2,5 başına satılması gerekiyor kriteri budur dünyada. Reyonda 18 TL’nin geçmemesi gerekiyor ancak bizde fiyatlar uçuyor. Halk kaz gibi yolunuyor. Kaçak et ve mezbaha konuları çözülmeden önüne geçilemez.