Turhan'ın paylaşımı şu şekilde;

Yaklaşık olarak 1 aylık KIBTEK YK üyesi olarak edindiğim izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bu paylaşımım tamamen kendi şahsi düşüncelerim olup hiçbir şekilde KIBTEK YK veyahut herhangi bir kurumu bağlamamaktadır. Ayrıca kısa döneme ait izlenimler olduğundan ötürü bazı yanlışlıklarının olması da muhtemeldir.

İlk olarak 2024 yılında AKSA ile ilgili yapılacak yeni sözleşme hakkındaki fikirlerim, mevcut şartların hafifletilerek sözleşmenin yenilenmesi şeklinde dir. Çünkü mevcut sözleşme imzalanırken bazı şartlarının iyi etüd edilmediği kanantindeyim. Öncelikle sözleşmede bulunan Ülkemizde başka bir şirketin üretim yapamayacağı maddesi kaldırılmalıdır. Ayrıca AKSA ya ödenen kira rakamı bana göre yüksektir , bu rakam yeni sözleşmede muhakkak aşağıya çekilmelidir. Ayrıca Kalecikte’ki fuel- oil tüketiminin ölçümü için sayaç takılıp ona göre tüketim hesaplanmalıdır.

İkinci olarak sayaç konusunu ele almak istiyorum;

Ülkemizde Slovenya orjinli sayaç okuma programı kullanılmakta dır. Bu program sadece 2 markanın ürettiği saçları okuyabilmektedir. Oysa AB uyumlu bütün sayaçları okuyabilmesi gerekmektedir. Bu husus hem temin süresi hem de maliyet açısından bence son derece sakıncalıdır. Yeteri kadar sayaç’ın olamamasından dolayı KIBTEK hem ciddi gelir kaybı yaşamakta hem de vatandaşımız hak ettiği hizmeti zamanında alamamaktadır. Ayrıca kullanımda olan mekanik sayaçların ivedilikle elektronik sayaçlar ile değiştirilmesi gerekmektedir.

Üçüncü olarak Güneyden elektrik alımı hususuna değinmek istiyorum;

Her ne kadar Güney’den elektrik alımı konusunda mahsuplaşma seçeneği olsa da şu anki üretimimiz ihtiyacın altında kaldığından ötürü biz parasını ödeyerek elektrik alıyoruz hem de çok daha pahalıya almak durumunda kalıyoruz.

Dördüncü olarak Üretim artışı ve ayrıca yapılması gerekenler hususlarına değinmek istiyorum;

Teknecik santralinde bulunan ve arızalı olan iki adet jenaratör’ ün ivedilikle tamir edilmesi gerekmektedir.

Pandemi döneminde yapılamayan periyodik tamir bakımların ivedilikle yapılması gerekmektedir.

Türkiye’den en son gelen 2adet dizel jenaratör montajlarının kombine üretim şeklinde üretim yaparak verimliliklerinin arttırılabilmesi için montajlarının değiştirilmesi gerekmektedir.

Üretim maliyetlerinin ciddi şekilde düşürülebilmesi için tüm üretimlerin fuel –oil ve mazot yerine gas ile üretim yapılabilecek şekilde dönüşümlerinin yapılması gerekmektedir.

Teknecik santralinde bulunan 2 adet 60 Megawatlık santralin yanında bulunan ve önceden projelendirilmiş olan alana 2 adet daha 60 Megawatlık santralin yapımına başlanmalıdır.Çok hızlı hareket edilse bile bunların üretime geçmesi takribi 2.5 ile 3 yıl arası bir süreyi bulacaktır.

Teknecik veyahut Kalecikte üretilen elektriğin ülkemizin diğer bir ucu olan Gemikonağı’na gönderilmesi iletim hatlarında ciddi bir kayıp ve kaçağa sebebiyet vermektedir. Bu sebepten temini kolay, ucuz ve çevreye zararı olmayan 150 Megawatlık bir kömür satralinin bu bölgeye yapımı etüd edilmelidir.

Yukarıda bahsettiğim 2 adet 60 Megawatlık buhar tribünü ve 150 Megawatlık kömür santralinin üretim yapması hesaplanırsa ülkemizin yaklaşık olarak 10 yıllık enerji artış ihtiyacı karşılanmış olacaktır.

Yüzer santral şeklinde gaz ile üretim yapan uluslararası firmalar ile görüşülerek bunlardan şu anki maliyetlerin çok daha altında elektrik alımı hususu etüd edilmelidir.

Beşinci olarak Güneş enerjisi ile üretim konusuna değinmek istiyorum;

Devlet Emlak ve Malzeme ofisinden Kiralanmış ve bu iş için ayrılmış olan 300 dönümlük araziye 25 Megawatlık bir trafo merkezi ve şalt sahası kurulumu hızla hayata geçirilmelidir. Buraya yapılacak olan takribi yatırım bedeli 10 Milyon Euro civarındadır. Bu yatırım bu arazide kendi elektriğini üretmek isteyen büyük yatırımcılara tahsis edilerek onlara yaptırılabilir.

Altıncı olarak, Yakıt alımlarına değinmek istiyorum,

Yakıt alımlarında süreçler çok uzun sürdüğünden uzun dönemli bir planlama doğrultusunda yıllık tütekime eşdeğer satınalma anlaşmaları yapılmalıdır. Bu yapılırken uluslararası yeterlilikler vs ihale şartları ülkeyi sıkıntıya sokmayacak spesifikasyonları olan firmaların girmesinin sağlanması ve bu doğrultuda şeffaf ihale sonucu ve firma tesbiti yapılması sağlanmalıdır. İhale sonucunun ara emri vs ile yakıtın geciktirilmesinin önüne geçilmelidir. İhaleye Uluslararası limanlardan yakıt alma anlaşmaları olan ve taşıyacak miktar ve teknecik kıyısına uygun gemi ile anlaşması olan ve ayrıca yüksek miktarda teminat verebilecek ve bu işi gerçekten yapmış ve yapmakta olan firmalar alınmalıdır.

Ayrıca mazot tüketimlerinde sadece ülkede bulunan Alpet ve K-Pet harici firmalardan da teklif alınmasının önü açılmalı ve alınacak mazotun gemi ile getirilip Teknecik’ten boşaltımının yapılabilmesi sağlanmalıdır. Bunun için teknecik’te bulunan boşaltım ve depolamada ki teknik eksiklikler derhal giderilmelidir. Şuanda bu eksikliklerden ötürü deniz yolu ile yakıt alınamamakta buda daha fazla navlun ücretinin ödenmesine sebebiyet vermektedir. Esasen daha öncede bahsetmiş olduğum tüm üretimlerin fuel oil den ve mazottan gas ‘a dönüştürülmesi ivedilikle yapılabilir ise tüm bunlara gerek kalmayacaktır.

Ayrıca Türkiye’den kablo ile elektrik getirilebilir ise hem arz güvenliği artacak hem de maliyetler ciddi bir şekilde düşecektir.

Maalesef şu anki gidişatta aylık tahsilatlar ile aylık ödemeler arasında yaklaşık olarak 10 Milyon USD zarar oluşmakta olup derhal maliyetlerin aşağıya çekilerek gelirlerin de vatandaşı daha da yormadan arttırılarak bu eksi farkın giderilmesi gerekmektedir.

Önümüzdeki günlerde

İletim, Dağıtım, Tahsilat , Mali işler ,Personel ve diğer hususlardaki KIBTEK in yapması gereken hususları sizler ile paylaşıyor olacağım.