Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, konuk olduğu programda yol projelerinde gelinen son durumu değerlendirdi. “Çalışıp ürettiğimiz sürece moralimiz yüksek. Ekibimizle sorunlara çözüm bulmaya devam ediyoruz” ifadesini kullanan Bakan Atakan, kaynak fırsatlarını da hayata geçirmek için uğraşmayı sürdürdüklerini de belirtti.

Atakan sözlerine şöyle devam etti:

“Her sıkıntıyı gidermeye yönelik tüm projelerimiz masadadır. Kaynak geldikçe bunları sırasıyla çözüme ulaştıracağız. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca yapılacak bir yasal düzenlemeyle acil altyapı çalışmaları için Ulaştırma Bakanlığı’na verilecek kaynakla ilgili çalışmalar tamamlandı. Maliye Bakanlığı da 2019 bütçesinin kapanıp 2020 bütçesinin açılmasıyla birlikte bir miktar kaynak daha aktarılabileceğini belirtti. Teknik boyutunu Maliye Bakanı’mızla birlikte çalışacağız. Alsancak yolundaki çalışmalar başladı ve önemli bir ivme kazanıldı. Türkiye Cumhuriyeti’nden KKTC’ye verilecek bir miktar daha serbest bırakılacak, imza atıldı. O kaynaktan da belirli hak edişler düştükten sonra Ulaştırma Bakanlığı’na verilecek miktar 21 milyon TL. Bu miktarla Lefkoşa çevre yolunun kalan bölümünün hayata geçirilmesi, güney Mesarya’daki ana arterin sıkıntılarının giderilmesi, kuzey Mesarya’daki Geçitkale civarındaki sıkıntılar, Kozanköy’de yarım kalan işlerin bitirilmesi gibi işler tamamlanacak. İhale süreçlerine geçilecek. Ülkenin genel yol altyapısındaki ciddi sıkıntıları aşmış olarak bahara girmeyi planlıyoruz. Hükümet bu duruma öncelik vermiş durumda.”

Bakan Tolga Atakan, “sadece bu hükümette değil, bir önceki hükümette de hep söylediğimiz gibi; kendine yeten bir ülke ekonomisi herhangi bir ülkenin olduğu gibi KKTC’nin de olmazsa olmazıdır aslında” dedi. 2018’den bu yana ekonomik krizin yıkıcı etkilerinin yaşandığını belirten Atakan, bir kaynağa ulaşabilme konusunda 2-3 aylık gecikmelerin birçok alanda adım atılamamasına neden olduğunu gördüklerini anlattı ve devam etti: “Bunları aşmak istiyorsak kendi ayakları üzerinde durabilen, yapacağı yatırımları da içine katacağı bütçe kalemlerini kendi içinde çözebilen bir yapıya dönüşmemiz gerekiyor. Bu hükümette de buna yönelik ciddi politika çalışmaları yaptık, yapıyoruz. Önümüzde bir seçim var. Seçim dönemlerinde her ne kadar hükümet işleyişinde bir sıkıntı yaşanmıyor olsa da ister istemez algı seçime yöneldiği için bazı aksamaların yaşanması gayet doğal. Bize uzun bir seçimsiz bir dönem gerekiyor.”

Erken seçim iddialarını da yanıtlayan Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı, “Görüş ayrılıklarının olması, bu çerçevede fikir tartışmalarının olması çok normaldir. Her türlü evlilik ve arkadaşlıkta bile görüş ayrılığı yaşanır. Önemli olan orta yolu bulup ilerleyebilmektir. Şu anda böyle bir sorunumuz ya da bir erken seçim durumu yok. Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası durum değişirse buna bir şey diyemem. Ancak şunu sormak gerek; bir erken seçim olsa bu tabloyu çok mu değiştirecek? Meclis aritmetiğinin değişmesi dışında ne katacak? Bunun ekonomik sıkıntısını göğüsleyebilecek durumda mıyız? Ben öyle olmadığına inanıyorum. Bu bir ihtiyaç mı? Bir şeyleri gerçek anlamda değiştirecekse ihtiyaç olarak görülebilir ama ben bu yönde bir değişim öngörmüyorum. Yaşayıp göreceğiz” şeklinde konuştu.

Atakan’a yöneltilen bir diğer soru Ercan Havalimanı’ndaki son durum oldu. Konunun kangren bir noktaya geldiğini söyleyen Atakan, Ercan Havalimanı’nın özelleştirmesinin yapılmasından bugüne kadar Türkiye’de aralarında İstanbul Havalimanı’nın da olduğu 13 havalimanının bitirildiğine dikkat çekti, “Bu bile ne kadar geri kaldığımızın göstergesidir” dedi:

“2 yıllık görev süremde havalimanının bir an önce bitirilmesine konsantre oldum. Turizm için, ülkenin ulaşım altyapısı için, yükseköğrenim için, ekonomik hedeflere ulaşabilmemiz için bitirilmelidir. Bugün yıllık 4 milyonu geçiyor yolcu sayısı. Üstelik fiziki anlamda da ekonomik anlamda da miyadını doldurmuş bir havalimanı üzerinden yapılıyor olmasına rağmen. Ercan pistlerinde herhangi bir sorun yoktur. Ancak bina eski ve küçük. Üst üste yapılan frekansları kaldırabilecek bir kapasiteye sahip değil. 3 tane bagaj konveyörü var. Aynı anda 4-5 uçak aynı anda indiğinde ne pasaport kontrolü ne otopark yeterli oluyor. Fiyatları düşürebilmek için de yeni havalimanına acil ihtiyacımız var. Hükümetin ise bu konuda tavrı ve duruşu nettir. 2020 yılı içinde havalimanı bitirilmezse mevcut anlaşmayı feshedip yapıya el koyma opsiyonu da dahil tüm ihtimaller masadadır. Kimse KKTC’den daha üstün değildir. Vatandaşın hakkını, kamu yararını kimseye ezdirmeyiz.”

(BRT/MAIL)