Trafik Kazalarını Önleme Derneği (TKÖD) Başkanı Mehmet Avcı, Didem Gürses’in hazırlayıp sunduğu Genç TV’de yayınlanan “ Siyaset Yemeği” Programına katılarak, ülkemizin kanayan yarası olan trafik kazaları, alt yapı eksiklikleri, sürüş ehliyetleri ,kiralık araçların yarattığı tehlikeler ve halen trafikte uyuşturucu testi yapılan cihazın olmaması ile  ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Girne Dağ Yolu’nun tehlike saçıtığını belirten Avcı, ülkemizde kamyon ve otobüsleri muayene edecek teknik aletin olmadığını, Girne Dağ Yolu’nda asfaltın bozuk olduğunu, şoförlere verilen ehliyetler konusunda ciddi eksiklikler bulunduğunu kaydetti.

“Sorunları çözecek irade gösterilmiyor”

Tarafikte yaşanan sorunları düzeltebilecek imkanlara sahibiz ancak siyasilerde ve halkımızda bunun önüne geçebilecek niyet,kararlılık ve  irade gösterilmiyor diyen Avcı,yıllardır ehliyet verme sistemi değişmedi ancak yaptıkları sistemin doğru olduğunu da iddia edemiyorlar. Vatandaşta bu düzenden memnun gözüküyor. Soruları ezberlerim alır ehliyetimi çıkarım mantığı güdülüyor dedi.

“Devlet kendi kitabını değil, korsan kitap kullanıyor”

Avcı, Şoför okulları ciddi bir okuldur  ancak  eğitimcilerin de eğitim almaları gerekiyor bu sistem bizde yoktur . Bir şoför okulunun müfredatı olmalıdır . Resmi kitabı var fakat kullanılmıyor. Bunun yerine korsan kitaplar ezberlenerek sınava giriliyor. Devlet kendi kitabını kullanmıyor. On yıl kadar önce hükümet bu kitabı bastırdı ve kullanılması gerektiği ile ilgili bakanlar kurulu kararı da var . Ulaştırma Bakanlığı bu konuda bir adım atmadı . Dünyada sözlü sınavlar rağabet görmüyor. Sözlü değil yazılı sınavlar yapılmalı. Biz sadece arabayı hareket ettirmeye ehliyet  veriyoruz bir sürüş kültürü verilmiyor dedi.

“Sahte ehliyetler araştırılmalı”

Ülkeye giren yabancı ehliyetler konusunda açıklamalar yapan Avcı,uluslararası bir arenadayız. Bu ehliyetlerin sahte olup olmadığı araştırılmalıdır. Ulaştırma Bakanlığı yetki kullanarak bu konuda önlem alabilir. Tanınmamış bir ülkeyiz edebiyatını girmemeliyiz. Elçilikler vasıtası ile bu konu çözülebilir. Ulaştırma Bakanlığı yeni bir vizyonla çıktıysa eğer bu konuda doğru kararlar vermeli  ifadelerini kullandı.

“Bakan Atakan yanlış yönlendirdi”

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan’ın yakın zamanda yapmış olduğu Türkiye ve AB üyesi ülkeleri dışından KKTC’ye gelenlerin ehliyet için 20 saat ders almasının zorunlu olacağını açıklaması konusuna değinen Avcı şunları kaydetti;

“Bakan Atakan, kanımca bu konuda yanlış yönlendirilmiştir. KKTC vatandaşı ehliyet alırken 10 ders alıyor. Neden 3. Dünya ülkelerinden gelen kişiler 20 ders alacaklar? Eğitmenlerimiz ders verecek nitelikte ingilizce biliyor mu ? Yabancı öğrenciler hangi kitabı kullanacaklar ? Müfredat belirleniyor mu ?20 ders dedik bunu nereden çıkardık ?  “

“Bakan siyasi skandala neden olur “

Bu konunun en önemli kısmının ise Uluslararası siyasi boyutu olduğuna işaret eden Avcı,  herhangi bir ülkenin ehliyeti tanınmayacaksa ve gel benim ülkemde sınava gir denilecekse o ülkenin ehliyetini resmen tanımıyorsunuz demektir. Bu konuda bir siyasi bir boyut olduğu için Bakanlar Kurulu karar vermelidir. Ulaştırma Bakanlığı tek başına karar üretemez. Bu uluslararası bir skandala sebep olacaktır.

AB kurallarına göre gelen ehliyetin ehliyet verme sistemi sizden düşükse tanımama hakkı vardır deniliyor. İşte bizim ülkemizde müfredat ,eğitmenler gibi büyük ekslikliklerimiz olduğu için bir kriz söz konusu olur. Sn bakanın kesinlikle yanlış yönlendirildiğine inanıyorum.

Bu ülkede sistemi devlet kurar hükümetler uygular.Bütün faturalar şoför okullarına kesilemez . denetim yönetimler tarafından yapılmalıdır dedi.

“Kazaların ardından ilgili makamlar yargılanmalı”

Avcı, trafikte yaşanan kazaların ardından ehliyet sistemini düzenlemeyen, gerekli denetimleri yapmayan makamlar da yargılanmalıdır diyerek sürücülere ceza kesildiğini ve hapse gönderildğini ancak bu kazaların ardından mahkemedeki sürece dahil olmayan yetkililerin evlerinde kahve içtikleriin anımsattı.

“Bu ülkede kiralık araç demek tehlike demektir”

Avcı, bu ülkede kiralık araç demek tehlike olabilir demektir. Dolayısıyla kırmızı plaka

gördüğümüzde dikkatlı olmamız gerekiyor diye bir algımız var. Plakaları artık belli bir sistemde verilecek olması güzel bir adım olmuştur. Araç plakası arabanın kimliğidir. Palakalar izinli ve belgeli yapılmalıdır dedi.

“Kamyon ve otobüsleri muayene edecek teknik alet yok”

Girne Dağ Yolu’nun tehlike saçıtığını belirten Avcı, ülkemizde kamyon ve otobüsleri muayene edecek teknik aletin olmadığını, Girne Dağ Yolu’nda asfaltın bozuk olduğunu, şoförlere verilen ehliyetler konusunda ciddi eksiklikler bulunduğunu kaydetti.

Avcı, Girne Dağ Yolu’nda yolun yapılması için bir süreye ihtiyacımız bulunduğunu, Bakanlığa tepki koymamak gerektiğini, yıllardır şikayet ettiğimizi bu nedenle geçiş sürecini göğüslemek zorunda olduğumuzu söyledi.

Tali yollarda yapılan çalışmalara değinen Avcı, sürücülere gerekli yönleri gösterecek okların olması gerektiğini, belediylerin  bu çalışmaları yaparken trafikte kriz çıkmaması için önlem alması gerektiğini belirtti.

“Ağır yüklerin engellenmesi için kantar sistemi kurmadık”

Trafikte verilen cezalar, sürücülere yapılan alkol testleri yanında uyuşturucu testinin henüz olmadığını belirten Avcı, radikal önlemler alınması gerektiğini , fazla yük taşıyan kamyonlar kazaya neden oluyor. Biz sadece sürücüye ceza kesiyoruz. Bu ağır yüklerin engellenmesi için kantar sistemi kurmadık. Bu konuda da engellendik. Trafikte bir paydaş gurubu var ve kazançları söz konusu. Kiralık arabalar, sigortalar, yedek parça sistemleri, kamyoncular vs trafikte paydaşlardır. Bu paydaşlar her zaman doğru kararı verecek diye bir durum yoktur dedi.

“Hükümet denetim yapmayarak uyuşturucuya destek veriyor”

Uyuşturucu testi yapmamak hükümetlerin uyuşturucuya verdiği destek demektir. Bizim amacımız uyuşturucu kullananın idam edilmesi değildi. Uyuşturucu alan direksiyona oturmaması gerekir diyen Avcı şunları kaydetti;

“Uyuşturucu testi için olan cihaz alındı tüzük yapılmadı. Geçtiğimiz hükümet döneminde bu konu için bir toplantı oldu ancak gerisi gelmedi. Bu konunun takipçisi olacağız. Uyuşturucu kullanan bir sürücü ölüm saçıyor demektir. Şu anda mevcut hükümet bu konuya eğilmezse  benim bu  ülkede uyuşturucu mücadelesi olduğuna inanmam söz konusu olmayacaktır. Bu uygulamanın olmaması devlet ciddiyeti ile bağdaşmıyor.

“Trafik Komisyonu toplanmıyor. Ombudsmana şikayet edeceğiz”

15 yıl önce bir trafik komisyonu kuruldu diyen Avcı, şu anda Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı bir komisyon var ancak daha önce bakan ve müsteşar bu toplantılarda olmak zorundaydı. Ancak üst düzey bir yetkilinin toplantıdaki kararlara müdahil edilmesi standardı düşürmüştür. Bu toplantıların yasaya göre ayda bir kez olması gerekiyor. Biz yılda ancak üç kez toplandık . Bu konuda ilk kez açıklıyorum kısa sürede yasaya uyulmadığı için Ombudsmana bir şikayetmiz olacak açıklamasını yaptı.

“Alayköy- Haspolat yolu en büyük ayıbımızdır”

Alayköy –Haspolat yolunun henüz yapılmadığına da işaret eden Avcı, bunun büyük bir ayıbımız olduğunu, 5 yıldır bu sorunun devam ettiğini, istimlak sorunu yaşandığını, sorunun çözülmesi için paraya ihtiyaç olduğunun söyleniğini, para yoktur kısmına artık inmamak gerektiğini, önemli olanın elimizdeki paranın nereye verildiğidir dedi.

“Trafik Dairesi bütün kazalardan sorumludur”

Avcı, Trafik Dairesi bütün kazalardan sorumludur ,  bu daire henüz kadrosunu oluşturmadıysa bu bakanlığın eksikliğidir. Ya bu daire harekete geçsin ya da derhal kapansın. Sn bakana açık çağrımdır. Trafikle ilgili  olan kararlarının net olduğunu göstermesini bekliyoruz diyerek sözlerine son verdi.