Yeni Bakış gazetesinden Eniz Orakcıoğlu'na konuşan ve  3 yıldan beri Anıtlar Yüksek Kurulu’nda görev yaptığına dikkat çeken Merter Refikoğlu, “Bu zaman içerisinde kurulda birçok usulsüzlük gördük ve yaşadık. Yine birçok usulsüzlükle ilgili Ombudsmana şikâyette bulunduk. Ombudsman da bizim şikayetlerimiz doğrultusunda 15-16 konuda Anıtlar Yüksek Kurulu Başkanını suçlu buldu ve bunu açıkladı. Buna karşın değişen hiç bir şey olmadı” dedi

Anıtlar Yüksek Kurulu temsilcilik görevinin Sivil Toplum Örgütleri ve odalardan alınarak, Turizm ve Çevre Bakanının emrine verileceğinin altını çizen Refikoğlu, “Bu da bakanlığın atayacağı temsilciliklerin oraya her gelen projeye evet demek için atanacakları anlamına gelmektedir. Evet dememe şansları yoktur çünkü, hayır dedikleri anda görevden alınıp yerlerine evet diyecek başkaları atanacaktır. Ama orada bir meslek ve bilim odası olduğu zaman yasal olmayan ve bilimsel olarak uygun olmayan durumlara evet demeyecektir” diye konuştu

“Bu anıtlar yüksek kuruluna yapılmak istenen bir darbedir. Ülkemizde zaten bu durumda bile çevreye, tarihe ve doğaya verilen zarar ortadayken, yapılacak değişiklikle hepsini bitirmek istiyorlar. Tüm eski eserler alanlarını, binalarını, Karpaz’ı, Lefkoşa Surlariçi’ni, Mağusa Suriçini, Lefke’yi mahvetmek, birilerine peşkeş çekmek için atılmış bir adımdır. Benim tahminimce de bu gündem Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın parmağı ile yapılmıştır. Çünkü nerdeyse geçen senenin aynı ve benzer gündemlerle tahminimce Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş ile Turizm ve Çevre Bakanlığı tarafından getirilen bir gündem maddesidir” 

Geçtiğimiz gün ve dün bir gazetedeki, Turizm ve Çevre Bakanının açıklamalarına da değinen Refikoğlu, “Bakan, gazeteye verdiği demeçte Karpaz’da yıkılan bungalowlardan bizi sorumlu tutarak, bu sebeple karpaz’ın başıboş kaldığını ve çevre kirliliği oluştuğunu iddia etti. Bu noktada Turizm ve Çevre Bakanlığı’na bağlı bir bölgede, 3-5 tane çöpü temizleme kabiliyetinde olmayan bir bakanın ülkeyi yönetme gibi bir düşüncesi ve fikrinin olmaması gerektiğine inanıyorum. Bakanın biran önce görevini iade etmesi gerekmektedir, çünkü küçücük bir bölgede 3-5 çöpü bile temizleyemiyorsa görevde olmasının bir anlamı yoktur” dedi

“Yönetim değişikliği Bakanlar kurulunda görüşülecek”

Şehir Plancıları Odası Başkanı ve Anıtlar Yüksek Kurulu Üyesi Merter Refikoğlu, hükümeti kurulda bazı kişileri saf dışı bırakmak için girişim başlattığını kaydetti.

 Refikoğlu, “Ben de Belediyeler Birliği adına Kurul temsilcisiyim. 

Dün edindiğimiz bilgilere göre, bugün Bakanlar Kurulunda görüşülecek olan gündem, Şehir Plancıları Odası ve Belediyeler Birliği temsilcisinin yerine bakanlıkça atanacak iki temsilci, artı İçişleri Bakanlığını temsilen ilgili İlçe Kaymakamlığı veya temsilcisinin Anıtlar Yüksek Kurulunda yer alacağı yönündedir” dedi.

“Saçma sapan bir kararla karşı karşıyayız”

Bakanlar Kurulunda görüşülecek olan Anıtlar Yüksek Kurulu temsilcilerinin değişikliğini kapsayan gündemi trajikomik olarak nitelendiren Refikoğlu, “Ülkemizde 6 kaymakam var ve yapılacak değişiklikte yer alan ilgili İlçe Kaymakamlığı veya temsilcisinin kurulda yer alacağı ile ilgili yazılan bölüm çelişmektedir. Bu değişikliğe göre, konu Lefke’deyse Lefke Kaymakamı, konu Lefkoşa’daysa aynı gündeki gündemde 1 saat içinde Lefke Kaymakamı’nın yönetimdeki görevinden alınıp yerine Lefkoşa kaymakamı gelmesi gerekmektedir. Kısacası saçma sapan bir kararla karşı karşıyayız” diye konuştu.

“Birçok usulsüzlük ve yasadışılık yaşandı”

3 yıldan beri Anıtlar Yüksek Kurulu’nda görev yaptığına dikkat çeken Merter Refikoğlu, “Bu zaman içerisinde kurulda birçok usulsüzlük gördük ve yaşadık. Yine birçok usulsüzlükle ilgili Ombudsmana şikâyette bulunduk. Ombudsman da bizim şikayetlerimiz doğrultusunda 15-16 konuda Anıtlar Yüksek Kurulu Başkanını suçlu buldu ve bunu açıkladı. Buna karşın değişen hiç bir şey olmadı. Bunların yanında birçok konuda usulsüzlük ve yasadışılık yaşandı. Örneğin Mağusa’da tarihi bina usulsüz bir şekilde yıkıldı, Salamis Harabelerinde bilet kesen küçük bir büfe izni vardı, orası meyhaneye çevrildi. Bunlara benzer onlarca ve yüzlerce olay yaşadık, tüm bu yaşananlara da her zaman için tepkimizi gösterdik ve bir şekilde birçok konuda 11 temsilciye konuyu aktarıp, toplantıda tartışmalar yapıp bunların gerçekleşmemesini sağladık. Öte yandan bu konuların birçoğunda başarılı olurken başarılı olamadığımız bazı konu başlıkları oldu” dedi.

“Turizm ve Çevre Bakanı görevini iade etmelidir”

Geçtiğimiz gün ve dün, bir gazetedeki, Turizm ve Çevre Bakanının açıklamalarına da değinen Refikoğlu, “Bakan gazeteye verdiği demeçte Karpaz’da yıkılan bungalowlardan bizi sorumlu tutarak, bu sebeple karpaz’ın başıboş kaldığını ve çevre kirliliği oluştuğunu iddia etti. Bu noktada Turizm ve Çevre Bakanlığına bağlı bir bölgede, 3-5 tane çöpü temizleme kabiliyetinde olmayan bir bakanın ülkeyi yönetme gibi bir düşüncesi ve fikrinin olmaması gerektiğine inanıyorum. Bakanın biran önce görevini iade etmesi gerekmektedir, çünkü küçücük bir bölgede 

3-5 çöpü bile temizleyemiyorsa görevde olmasının bir anlamı yoktur” şeklinde konuştu. 

“Bakanın yaptığı yasa dışıdır”

Karpaz’daki bungalowların yıkılma aşamasıyla ilgili süreci de anlatan Merter Refikoğlu, “Karpaz bilindiği üzere milli park alanıdır, Karpaz’da emirname vardır. Bunların yanında Karpaz öncelikli koruma bölgesi ilan edilmiş ve bu bölge doğal ve arkeolojik sit alanıdır. Bu 4 enstrüman Altın Kumsal’da ne yapılacağını bize söylemektedir. Ama buna rağmen zamanında seçim ve peşkeş uğruna buraları birilerine verildi. Her seçim öncesi de bu bungalowların sayısı artırıldı, ancak buraların hepsi yasadışıydı. Geçtiğimiz yıllarda da bu yerlerin bir kısmı mahkeme kararı ile yıkıldı, bir kısmı ise maalesef ki halen mahkeme kararı olmasına rağmen müşteri kabul etmeye devam etmektedir. Bu yıkımlar yaşandıktan sonra Anıtlar Yüksek Kurulu gündemine sürekli olarak Altın kumsalın üzerine bir şeyler yapılması için önümüze gündem geldi. Her seferinde de aynı gündemle karşılaştık ve 2 yıl boyunca her defasında bu gündemi reddettik. Çünkü dedik ki bu 4 enstrüman bu projenin veya gündemin yapılmasına izin vermemektedir. Dün yine bir gazetede, Bakan, sürekli projeler yapıp yenilediklerini fakat Anıtlar Yüksek kurulu’nun bu projeleri reddettiğini söylüyor ve onaylamamız içinde bize çağrı yapıyor. Şu bilinmelidir ki, Anıtlar Yüksek Kurulu sadece gelen konuyu onaylama yeri değildir, uzmanlar orada konuyu tartışır, araştırır ve bundan dolayı da ret veya onay verilir. Ayrıca bakanın yaptığı bu hareket de yasaya aykırıdır, çünkü Eski Eserler Yasası; bir konu Anıtlar Yüksek Kuruluna geldikten sonra reddedilirse, bir ay içerisinde itiraz edilebileceğini söylüyor. Bizim bakanımız ise her gün, her ay ve her yıl bu konuya itiraz etmektedir, bu yaptığı ise yasa dışılıktır” dedi.

“Karşı çıktığımız için görevden alınıyoruz”

Altın Kumsal ile ilgili konunun geçen hafta yine Anıtlar yüksek Kurulu’nun gündemine gelmek üzere olduğunu ancak gündemden kaldırıldığını anlatan Merter Refikoğlu, “Buna benzer onlarca olay yaşandığını söylemek hiç de abartı olmaz. Biz Anıtlar Yüksek Kurulu içerisinde yaşanan usulsüzlüklere ve yaşanan yasadışılıklara her zaman karşı çıktığımız için, dün alınan bir haber ve elimize gelen Bakanlar Kurulu Gündemine göre, Şehir Plancıları Temsilcisi, Belediyeler Birliği Temsilcisi ve birkaç odanın daha temsilcileri görevinden alınıp onların yerine bakanlıkça atanacak iki temsilci ve kaymakam veya temsilcileri atanacak” şeklinde konuştu.

“Kararlar bakanlığın elinde olacak

Anıtlar Yüksek Kurulu temsilcilik görevinin Sivil Toplum Örgütleri ve odalardan alınarak, Turizm ve Çevre Bakanının emrine verileceğinin altını çizen Refikoğlu, “Bu da bakanlığın atayacağı temsilciliklerin oraya her gelen projeye evet demek için atanacakları anlamına gelmektedir. Evet dememe şansları yoktur çünkü, hayır dedikleri anda görevden alınıp yerlerine evet diyecek başkaları atanacaktır. Ama orada bir meslek ve bilim odası olduğu zaman yasal olmayan ve bilimsel olarak uygun olmayan durumlara evet demeyecektir” diye konuştu. 

“Yapılmak istenen Kurula darbedir”

Merter Refikoğlu, bugün görüşülecek ve kurulda yapılması istenen değişiklikleri ise şöyle sıraladı: “Turizm Bakanlığı adına Eski Eserler Dairesi Müdürü, Eski Eserler Müzesi Dairesi’nin temsilcisi olacak, Yine İçişleri Bakanlığı adına Şehir Planlama Dairesi müdürü temsilci olacak, Çevre Koruma Dairesi Temsilcisi yine Turizm Bakanlığı’na bağlı, Vakıflar İdaresi temsilcisi ki tek bağımsız olarak görünen ama aslında ataması Başbakan tarafından yapılmaktadır. Bir de Mimarlar Odası temsilcisi var ki onunda neden değiştirilmediği bana göre çok da ilginçtir. Bu kabul edilemez, bu anıtlar yüksek kurulu’na yapılmak istenen bir darbedir. Ülkemizde zaten bu durumda bile çevreye, tarihe ve doğaya verilen zarar ortadayken, yapılacak değişiklikle hepsini bitirmek istiyorlar. Tüm eski eser alanlarını, binalarını, Karpaz’ı, Lefkoşa Surlariçi’ni, Mağusa Suriçini, Lefke’yi mahvetmek, birilerine peşkeş çekmek için atılmış bir adımdır. Benim tahminimce de bu gündem Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın parmağı ile yapılmıştır. Çünkü nerdeyse geçen senenin aynı ve benzer gündemlerle tahminimce Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş ve Turizm ve Çevre Bakanlığı tarafından getirilen bir gündem maddesidir” dedi.