GÜNDEM KIBRIS ÖZEL
-Bahar SANCAR
-Fotoğraf: Davut MENDANLIOĞLU
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Gündem Kıbrıs’a yaptığı açıklamalarda Koronavirüs Pandemisi sonrası açılım sürecini ve geçtiğimiz günlerde başlayan orman yangınlarını değerlendirdi.
“İKİ TOPLUMLU TEKNİK KOMİTELER ANAYASAL KURUMLAR DEĞİLDİR”
Özersay sorulan bir soru üzerine sınır kapıları ve geçişlerin açılmasının bir süredir ülke gündeminde tartışılmaya başlandığını belirterek, “Elma ve armudu birbirine karıştırmamız gerektiğini düşünüyorum. Buna tek bir merci karar veremez. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki bu konuya teknik bir komite karar vermez. İki toplumlu teknik komiteler anayasal kurumlar değildir. Hükümet olarak ülkeye giriş-çıkış ve muhaceret konularını düzenlemekteyiz” dedi.
“BÜTÜN KURUMLAR BİR BÜTÜNDÜR”
Anayasa ve yasaların görev, yetki ve sorumluluklarını tamamladığı bilgisini veren Özersay, “Bu sürecin sağlık boyutu da ortadayken, Sağlık Bakanlığının görüşü olmadan, hükümetin kararı olmadan, cumhurbaşkanlığı ile birlikte bu mekanizma olmadan, sadece cumhurbaşkanlığı altındaki komite buna karar veremeyeceği gibi, sadece Sağlık Bakanı da buna karar veremez. Hepsi bir bütündür” şeklinde konuştu.
“KOMİTELERİN ALDIĞI KARARLAR BAKANLIKLAR VE HÜKÜMET TARAFINDAN UYGUN GÖRÜLDÜĞÜ ORANDA UYGULANABİLİR”
Kıbrıs Rum Kesimi’nin Türk tarafını tanımaması nedeniyle Cumhurbaşkanlığı ukdesinde bazı iki toplumlu komiteler oluşturulduğunu hatırlatan Özersay, “Bu komitelerin üyeleri devlet sistemi içerisindeki bakanlık ve müdürlüklerin personelleridir. Dolayısıyla hükümetlere ve bakanlıklara bağlı personeller olarak, aslında oradan talimat alırlar. Kısacası hükümet ve cumhurbaşkanlığı arasında bir diyalog ve birlikte çalışma prensibi olmadığı sürece, komiteler bu devleti yönetecek kararlar alamazlar. Komitelerin aldığı kararlar bakanlıklar ve hükümet tarafından uygun görüldüğü oranda uygulanabilir. Bu ikisini birbirine karıştırmamak gerekir” ifadelerini kullandı.
“HÜKÜMETİN BM ARACILIĞI İLE YÜRÜTTÜĞÜ CİDDİ BİR DİYALOG SÜRECİ BULUNMAKTADIR”
Hükümetin dış politika bağlamında BM aracılığı ile yürüttüğü çok ciddi bir diyalog süreci buluğunun altını çizen Özersay, “En yakında zamanda bunun örneğini geçtiğimiz Pazar Günü Tepebaşı yangınında yaşadık. Yangının başladığı haberini alınca bölgeye intikal ettik. Bölgede Dışişleri Bakanı olarak sayın Cumhurbaşkanı ile bir istişarede bulundum, başbakan ile temas ettim ve askeri yetkililer ile görüştüm” dedi.
“CUMHRUBAŞKANININ YARDIM TALEBİ UYGULAMAYA GEÇİLDİĞİNDE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI TARAFINDAN YERİNE GETİRİLDİ”
Yapılan istişarelerin ardından Sayın Akıncı’nın Rum Yönetimi’nden yardım talep ettiğini söyleyen Özersay, “Yapılan bu talebin sonrasında uygulamaya geçtiğimizde, bu Dışişleri Bakanlığı tarafından yerine getirildi. BM aracılığı ile Kıbrıs Rum tarafına iletmek üzere yangının koordinatlarını, hava şartlarını, uçakların hangi rota üzerinden gelmesi gerektiği bilgilerini ilettik. Onlar da bakanlığımıza uçuş numaralarını, uçakların kalkış saatlerini, ikinci dolumlara ne zaman gidildiği bilgilerini BM üzerinden tarafımıza ilettiler. Biz de alığımız bu bilgileri gerek Orman Dairesi gerek İtfaiye gerekse de sivil havacılık ekipleri ile paylaştık” şeklinde konuştu.
“KIBRIS RUM KESİMİ İLE İLİŞKİLER VEYA ULUSLARARASI İLİŞKİLER SADECE CUMHURBAŞKANLIĞI ÜZERİNDEN GİTMEMEKTEDİR”
Özersay, “Dolayısıyla Kıbrıs Rum Kesimi ile ilişkiler veya uluslararası ilişkiler sadece Cumhurbaşkanlığı üzerinden gitmemektedir. Bir Dışişleri Bakanlığımız vardır ve vermeye çalıştığımı mesaj da şudur: Devlet bütün kurumları ile birlikte çalışır ve kurumları göz ardı etmemek gerekir. Kurum ve kuruluşlar devletin varlığı ve geleceği açısından son derece önemlidir” dedi.
