Meclis dışında yer alan bazı parti temsilcileri, UBP Milletvekili Aytaç Çaluda’nın yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin özel bir komite kurulmasını Yeni Bakış’a değerlendirdi.

BKP Genel Sekreteri Sonüstün "Başsavcılık bir takım çevreler tarafından baskı altına alınmazsa sonuca varılabilir. Doğru olan Başsavcılığın tarafsız olarak konuyu irdelemesidir. Bunu hep birlikte göreceğiz. Serdar Denktaş’la ile ilgili de iddialar var. Kimi kimden sorgulayacaklar? Ancak temiz toplum siyaseti güden, kalbi bu ülkenin gelişmesi ve onuru ile çarpan insanlar da bu ülkede yok değildir. Bu kişiler Meclis içinde sindiriliyor" dedi. 

YKP Genel Sekreteri Kanatlıise yaptığı açıklamada "Başsavcılık kurumu bu konuyu ileriye taşıyacak durumda değildir. Mali polis ise bu konuda yeteri kadar eğitimli değildir. Hükümetin bu yaptığı görevimi yapıyormuşum gibi yapmadır. Burada bir yasal boşluk veya soruşturma ile ilgili süreçte sıkıntı varsa hükümet burada önlem almalıdır. Polise intikal edildi ya da yolsuzluk listesi okundu denilmesi yeterli olmaz. Önemli olan bu işin en sonuna kadar gitmesi ve kamu vicdanında bu konusunun çözülmesidir" şeklinde konuştu. 

YKP Genel Sekreteri Kanatlı:

“Yasal düzenlemeler yeterli değil”

Meclis Genel Kurulu’nda UBP Milletvekili Aytaç Çaluda’nın yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin özel bir komite kurulmasını değerlendiren Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Genel Sekreteri Murat Kanatlı, bu konuda çok umutlu olmadığını belirtti. Kanatlı, bu konuda yasal düzenlemelerin yeterli olmadığını ifade ederek, Savcılığın yasal düzenlemeleri yeteri kadar ileriye taşıyamadığını söyledi. Kanatlı, Lefkoşa Belediyesi ile ilgili Sayıştaylık raporu olmasına rağmen Başsavcılığın bu konuyu bir yere götüremediğini hatırlattı. UBP Milletvekili Aytaç Çaluda konusunun da belli bir aşamaya geldikten sonra düşeceğini ifade eden Kanatlı, milletvekilliği dokunulmazlığının sadece kürsü dokunulmazlığı olması gerektiğini kaydetti. Kanatlı, bir milletvekilinin adli bir suç işlediğinde kendini bu şekilde kürsü dokunulmazlığı ile korumasının beklenemeyeceğini söyleyerek,  “milletvekilisiniz diye her şeyden muaf olamazsınız” dedi. 

“Özgürgün sıranın kendisine geleceğini çok iyi biliyor”

Murat Kanatlı, UBP Milletvekili Hüseyin Özgürgün’ün Meclis’te yaptığı konuşmalarda bu durumu manipülasyon etmek için kullandığını kaydetti. Kanatlı, Özgürgün’ün süreçte sıranın kendisine geleceğini bildiğini belirtti. Murat Kanatlı, “Özgürgün kendini korumaya çalışıyor, Çaluda ile bir derdi yok” dedi. 

“Başsavcılık konuyu ileriye taşıyacak durumda değil”

Kanatlı, şöyle devam etti, “Başsavcılık kurumu bu konuyu ileriye taşıyacak durumda değildir. Mali polis ise bu konuda yeteri kadar eğitimli değildir. 

Bundan 4 yıl önce Sayıştay rapor hazırladı, ancak Başsavcılık ileri bir işlem henüz yapmadı. Hükümetin bu yaptığı görevini yapıyormuş gibi yapmadır. Burada bir yasal boşluk veya soruşturma ile ilgili süreçte sıkıntı varsa hükümet burada önlem almalıdır. Polise intikal edildi ya da yolsuzluk listesi okundu denilmesi yeterli olmaz. Önemli olan bu işin en sonuna kadar gidilmesi ve kamu vicdanında bu konunun çözülmesidir.”

“Hükümet kamuoyu baskısını dindirmeye çalışıyor”

Murat Kanatlı, bir dosyanın polise ya da savcılığa verilmesinin veyahut soruşturma açılmasının kamuoyunun umurunda olmadığını, kamuoyunun beklentisinin işlemin tamamlanması olduğunu kaydetti. Kanatlı, hükümetin bu doğrultuda kamuoyu baskısını dindirmeye çalıştığını belirterek, aynı konunun vatandaşlıklarda da yapıldığını söyledi. Ülkede bin 500 vatandaşlık tartışılırken 170’i  ile bu işin kapatılmaya çalışıldığına dikkat çeken Kanatlı, sadece Bakanlar Kurulunun değil, yasadan kaynaklı verilen vatandaşlıkların da araştırılması gerektiğini kaydetti.

Kanatlı, “Hükümet, yapmış gibi, yapıyormuş gibi yaparak verdiği sözleri tutuyormuş gibi bir hava yaratmaya çalışıyor” dedi. 

BKP Genel Sekreteri Sonüstün:

“Geçen 5 ayda ceviz ağacının yaprağı bile kıpırdamadı”

BKP Genel Sekreteri Salih Sonüstün de, CTP ve HP’nin seçim döneminde birinci argümanlarının yolsuzlukların üzerine gitmek ve hesap sormak olduğunu belirtti. Sonüstün, “Geçen 5 ayda ceviz ağacının yaprağı bile kıpırdamadı” diyerek, şimdi Çaluda üzerinden bir takım göstermelik işlerin yapılmaya çalışıldığını söyledi.

Sonüstün, “Sayın Özgürgün’ün ya da Ertuğruloğlu’nun karnesi pekiyi midir?” diye sorarak, bunların toplum tarafından bilinen şeyler olduğunu kaydetti. Sonüstün, bir takım iddiaların ortada durduğunu ifade ederek, toplumun bu iddialardan dolayı huzursuz olduğunu söyledi. Sonüstün, sin de gülle geçsin mantığında olan hükümetin bu konuyu halkın unutacağını zannetme gibi bir düşüncesi varsa bundan vazgeçmesi gerektiğini belirtti. 

Sonüstün, “Serdar Denktaş ile ilgili de iddialar vardı. Kimi kimden sorgulayacaklar? Ancak temiz toplum siyaseti güden, kalbi bu ülkenin gelişmesi ve onuru ile çarpan insanlar da bu ülkede yok değildir. Bu kişilerin Meclis içinde sindirildiğini düşünmekteyim” diye konuştu.

Salih Sonüstün, “Dokunulmazlık konusu gibi yargıya intikal edilen konularda Başsavcılık bir takım çevreler tarafından baskı altına alınmazsa sonuca varılabilir. Doğru olan Başsavcılığın tarafsız olarak konuyu irdelemesidir. Bunu hep birlikte göreceğiz” dedi. 

“Bu tükenmişliğin aynasıdır”

Salih Sonüstün, yerel seçime de vurgu yaparak, ülkede kendini en büyük parti ilan edenlerin bugün belli merkezlerde aday gösteremediğini belirtti. “Bu durum Kıbrıslıların geldiği durumu gösterir” diyen Sonüstün, “Bu tükenmişliğin aynasıdır” şeklinde konuştu. 

Sönüstün, sol olduğunu söyleyen bir partinin sağ partinin adayını desteklediğini belirterek, bir partinin belediye başkanını eleştiren bir kişinin şimdi aynı başkanın bayrağı altında seçime katılacağını ifade etti.