Siyasi partilerin yerel yönetimlere yönelik ‘güçlü’ başkan adayı belirleme yöntemindeki erkek-egemen nitelikli belirleyici faktörler, Haziran 1976’dan, yani; Kıbrıs Türk toplumunun ilk belediye seçiminden bu yana, engelli vatandaşın belediye başkanlığı için bir kez bile aday gösterilmemesi konusunda da ayni konumda.

Konuyla ilgili Kıbrıs Postası’ndan Ertuğrul Şenova'ya konuşan Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği Başkanı Günay Kibrit, toplumun halen engelli bir vatandaşı idareci olarak görmeye hazır olmadığını söylüyor. Belediye başkanlığı konusunda engelli bir vatandaşın bugüne kadar bir kez bile aday gösterilmediğini belirten Kibrit, Belediye Meclisi üyeliği konusunda da durumun pek de farklı olmadığını ifade etti.

Belediye meclis üyesi olan engelli vatandaş sayısının şuan yalnızca iki olduğunu söyleyen Kibrit, tek sorunun yerel yönetim veya meclis konusunda olmadığını ifade etti. Kamuya engelli statüsünde girdiği için, üst kademe yönetici olarak Lefkoşa Kaymakamlığı’na seçilmesine rağmen atanamadığını anlatan Kibrit, yaşananları ülkenin insan hakları konusunda ne kadar geri kalmış olduğunun göstergesi olarak niteledi.

Engelli vatandaşın kamudaki durumuna ilişkin hazırladıkları Değişiklik Yasa Tasarısı’nın kadük olmuş halde Cumhuriyet Meclisi’nde bekletildiğini ifade eden KTOÖD Başkanı, sosyal bir devletin, tüm halkına eşit haklar tanıması gerektiğine dikkat çekti.

Siyasi partilerin “Bir engelli, belediye başkanlığı için ne kadar güçlü olabilir?” şeklinde düşündüğünü, bu şekilde belediye başkanlığı için aday belirlediğini belirten Kibrit, “Ben de soruyorum; siz bu insanlara ne kadar destek veriyorsunuz? Devlet engelli insana yeterli ilgi ve alakayı göstermemiştir.  Biz yönetim kapasitesinin sahibiyiz ama siyasi partilerin hiçbiri buna hazır değil. İşte bu en büyük ayrımcılık” şeklinde konuştu.

“Toplum hazır değil”

Belediye başkanlığı için engelli vatandaşın aday olarak gösterilmemesi konusunu “Ciddi anlamda büyük bir eksikliğin ve dışlanışın göstergesi” olarak niteleyen Dernek Başkanı Kibrit, engelli insanın KKTC’deki ‘siyasi arenadaki’ rol oluşunu şöyle anlatıyor; “Rahmetlik Mustafa Çelik’in Demokrat Parti’den vekil adayı olmasıyla, engelli vatandaş siyasete girdi. Çelik’in girişimi sonrası neredeyse tüm siyasi partiler Meclis için engelli vatandaşı aday göstermeye başladı. Fakat sonuçlara bakıldığında görünen o ki toplumumuz halen bir engelliyi idareci olarak görmeye hazır değil. Özellikle yerel yönetimler konusunda başkan adayı olarak hiç engelli bir vatandaş uygun görülmemiş, hiç düşünülmemiş.”

Meclis üyeliği konusunda durum aynı

Belediye meclis üyeliği konusunda da durumun pek de farklı olmadığını söyleyen Kibrit, şöyle konuşuyor; “Belediye meclis üyeliklerinde de durum aynı. İskele’de CTP’den Zekiye Gece, Lefkoşa’da ise TDP’den Çelen Çağansoy arkadaşlarımız dışında hiç engelli belediye meclis üyemiz de yok.”

“Hükümetlerimiz de hazır değil”

Hükümetlerin de engelli bireyi idareci olarak görmeye hazır olmadığını söyleyen Kibrit, kamuya engelli statüsünde girdiğinden dolayı, seçilmesine rağmen Lefkoşa Kaymakamlığı’na atanamadığını şöyle anlatıyor; “Bunun dışında hükümetlerimiz de hazır değil. Kamuya engelli statüsünde girdiğim için üst kademeye yönetici olarak Lefkoşa Kaymakamlığı’na atanamadım. Bu da, ülkemizin ne kadar geri kalmış olduğunu,  engellileri ne kadar yok saydığını gösteriyor. Konuyla ilgili hazırladığımız Değişiklik Yasa Tasarısı kadük olmuş yasa olarak Cumhuriyet Meclisi’nde duruyor.”

“Sosyal devlet herkese eşit davranmalı”

Engelli vatandaşın mücadelesi ve yoğun uğraşı sayesinde ülkedeki farkındalığın her geçen gün arttığını fakat bu uğraşı devletin vermesi gerektiğini vurgulayan Kibrit şöyle devam etti; “Fakat şunu söylemeliyim ki farkındalık konusunda her geçen gün bir basamak ilerliyoruz ama bu, bizlerin mücadelesiyle, yoğun uğraşı sayesinde oluyor.  Sosyal bir devletin herkese eşit koşullarda hak tanıması gerekiyordu. Kısacası bunu devlet yapmalıydı”

“Günay Bey sen yaptın da ne oldu?”

Hayata daha sıkı tutunmak adına, toplumda adı ileri çıkmış engelli bireylere, pek çok engelli gencin yol sorduğunu belirten Kibrit, birçok tavsiye verdiklerini fakat günün sonunda “Günay Bey sen yaptın da ne oldu?” şeklindeki sorulara yanıt veremediklerini belirten Kibrit, şöyle konuştu; “İki kez seçimlere katıldım. Ciddi bir oy potansiyelim de vardı. Bize gelen engelli gençlere, hayata ilerlemek için donanımınızı yükseltin, okuyun, kendinizi geliştirin, master yapın diyoruz. Günün sonunda ‘Günay Bey sen yaptın da ne oldu?’ diye soruyorlar. Biz de bu noktada bir şey diyemiyoruz.

Belki bu seçimlerde yine engelli aday olmayacak ama bir sonraki seçimlerde neden olmasın?”

“İşte bu en büyük ayrımcılık”

Belediye başkanlığı konusunda siyasi partilerin ‘erkek egemen’ tavır olarak nitelendirilebilen ‘güçlü aday’ arayışının, kadınlarda  olduğu gibi, engelli bireyler için de geçerli olabilir mi şeklindeki soru üzerine, devletin engelli insana yeterli ilgi ve alakayı göstermediğini belirten Kibrit, sözlerini şöyle sonlandırdı;  “Siyasi partiler ‘bir engelli, belediye başkanlığı için ne kadar güçlü olabilir?’ diye düşünüyor. Ben de soruyorum; siz bu insanlara ne kadar destek veriyorsunuz? Devlet engelli insana yeterli ilgi ve alakayı göstermemiştir.  Biz yönetim kapasitesinin sahibiyiz ama siyasi partilerin hiçbiri buna hazır değil. İşte bu en büyük ayrımcılık…”