Diyalog'tan Suna Erden'in haberine göre, Kuzey Kıbrıs'ta önceki gün yapılan seçimlerde 190 bin 553 kayıtlı seçmenden 126 bin 196 seçmen oy kullandı. Sandığı boykot eden 64 bin 384 kişi oy kullanmazken, 2013’te yüzde 69.41 olan seçime katılım oranı bu seçimde yüzde 66,2’ye düştü. Seçim sonuçlarında göre, hiçbir parti tek başına hükümet kuracak yeterli vekil sayısına ulaşamazken, vatandaşlar, boykotçuların oy vermemesinden dolayı siyasi kaos tablosu ortaya çıktığını söyledi. 

Diyalog’a konuşan vatandaşlar, sandığı binlerce kişinin gitmediğini, katılım oranlarının yıldan yıla düştüğünü ifade ederek, bunun nedenini siyasilere olan güvenin azalması olarak değerlendirdi. Vatandaşlar, “Şimdi karşımızca çoklu koalisyon seçeneği var. İkiden fazla partiyle kurulacak hükümet ne kadar istikrarlı olabilir” dedi.

Vatandaşlar ne dedi?

İbrahim Milhak: Yanlış yaptılar

Sonuçlar beni şaşırtmadı. Böyle olacağını tahmin ediyordum. Şimdi önümüzde yine bir koalisyon hükümeti var. Keşke sandığa gitmeyenler oylarını verseydi belki tek bir parti iktidara gelecek yeterli sayıyı bulacaktı. Ancak birçok kişi sandığa gitmemeyi tercih etti. Bu yanlıştır çünkü hem bizim hem de çocuklarımızın geleceğini ilgilendiren bir durumda boykotçu olmak kaybettirir. Ne olursa olsun her vatandaş sandığa gitmeli ve oyunu kullanmalıydı. Ancak sanırım siyasilere olan güvenin azalması oy verme oranlarını da etkiledi.

Mehmet Kadiri: Kenara çekilmek doğru değildir

Seçim sonuçları ülkemiz için hayırlı olur umarım. Sonuçlara bakıldığında hiçbir parti tek başına iktidara gelecek sayısı bulamadı. UBP birinci parti oldu ancak hükümeti kurmak için ortağa ihtiyacı olacak. Eğer boykotçular sandığa gitse belki UBP tek başına iktidar olacak sayıya ulaşacaktı. Ya da diğer partilerin kaderi değişecekti. Birçok insanın sandığa gitmemiş olması onların iradesinin ülke yönetimine yansımayacağı anlamına gelir. Bu açıdan bakıldığında hepimizin kaderini etkileyen bir olayda kenara çekilmek doğru değildir.

Mehmet Üzmez: Boykot kimsenin işine yaramadı

Sandığa gidilmemesi halkın güvenini yitirdiğini gösteriyor. Sanırım insanların siyasilerden beklentisi kalmadı. Bu durum sandığa da yansıdı. Yüzlerce kişi oy vermedi ve aslında onların düşüncesi seçim sonuçlarına yansımadı. Sandığı boykot etmek kimsenin işine yaramadı. Ortaya çıkan tabloda üç koalisyonlu bir hükümet bizi bekliyor. Bu siyasi istikrarsızlığı da beraberinde getirir. Eğer boykot yerine sandığa gidilseydi daha istikrarlı bir siyasi tablo karşımıza çıkardı.

Olgun Güllü: Herkes görevini yerine getirmeliydi

Herkesin vatandaşlık görevini yerine getirmesi gerekiyordu. Seçim sonuçlarına bakıldığında istikrarlı bir tablo ortaya çıkmadı. Muhalefetten daha fazla performans bekliyordum ancak sonuçlara bakıldığında iç açıcı olmadı. UBP ise tek başına iktidar olacak oyu toplayamadı. Günün sonunda aslında kimse tam anlamıyla kazanmadı. Boykot yapılması sadece siyasi kaosu beraberinde getirdi. Şimdi önümüzde çoklu koalisyon hükümeti ve bu şekilde kurulacak bir hükümetin nasıl bir istikrar sağlayacağı da muamma.

Osman Güvenir: Zamansızdı

Seçim sonuçları iç acıcı değil. Zaten zamansız yapılan bir seçimdi. Özellikle CTP’nin UBP’yi seçime çağırması yanlıştı. Ortaya çıkan tabloya bakıldığında kimse tek başına iktidar olamıyor. Hatta iki parti dahi hükümet kurabilecek mi o bile muallakta. Eğer boykotçular sandığa gitse belki UBP tek başına iktidar olacaktı. Bana göre oy vermemeye bir ceza uygulanmalıdır. Ülke kaderini ilgilendiren konularda kimse kenara çekilmemelidir. Sonuca bakacak olursak UBP birinci parti oldu ve Başbakan Hüseyin Özgürgün güven tazeledi. Ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum.