Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler (TKP-YG) Genel Başkanı Mehmet Çakıcı, Türkiye'deki bazı çevrelerin “Kıbrıs'taki benzerlerini destekleme” maksadıyla Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın şahsında Kıbrıs Türk halkına saldırdığını ifade ederek, “Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı yalnız değildir” dedi.

Çakıcı yazılı açıklamasında, yapılan bu küfürlü ve aşağılayıcı saldırıların aslında toplumsal varlığını koruyarak kendi ülkesine ve demokratik, laik yaşam biçimine sahip çıkma kararlılığını ısrarla sürdüren Kıbrıslı Türk toplumunu korkutup sindirmeye yönelik olduğunu kaydetti.

Bunun amacının Cumhurbaşkanlığı seçimlerine açıktan müdahale ederek, “piyon gibi kullanmayı” düşündükleri birini o makama getirtmek ve toplumsal iradeyi Kıbrıs Türk halkının elinden almak olduğunu savunan Çakıcı, şunları kaydetti:

“Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler kendi yurdu olan Kıbrıs'ta olduğu gibi bölgemizde ve dünya genelinde barıştan yana bir partidir. Laiklik, demokrasi, insan hak ve özgürlükleri, düşünce ve ifade özgürlüğü ile bağımsızlık temel ilkelerimizdir. Bu bağlamda, ülkemizdeki siyasal sorunun çözümünü iki toplumlu, iki bölgeli, iki toplumun siyasal eşitliğine dayalı, tek egemenliği, tek yurttaşlığı olan federal çözüm şeklinde görmekteyiz.

TKP geleneğinden gelen bir siyasi lider olan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Guardian gazetesi muhabirinin sorunu yanıtlarken, Kırım benzeri bir ilhak senaryosunun korkunç olduğunu ve bunun Kıbrıs Türklerinin olduğu gibi, Türkiye’nin de yararına bir gelişme olmayacağını belirtmesi çarpıtılıp anlamından saptırılmış ve bir saldırı furyası malzemesine dönüştürülmüştür.

TKP-YG olarak Cumhurbaşkanı Akıncı'nın Guardian'da yayımlanan açıklamasının içeriğinde yanlış bir şey bulmadığımız gibi aynen katılmaktayız.

Hakaret, küfür ve karalama içerikli saldırı furyası bu çevrelerin yaşam biçiminin bir parçası olan linç kampanyasına dönüşmüşken partimizin buna sessiz kalması mümkün değildir.

Bilinmelidir ki, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı yalnız değildir. Kıbrıslı Türk toplumu bu gerici ve yobaz zihniyete, onlardan gelecek her türlü etki, baskı ve saldırıya teslim olmayacak, toplumsal iradesine sahip çıkıp kendi ülkesinin efendisi olma mücadelesini yükseltmeye devam edecektir.”