Kıbrıs Türk halkının çok zor bir dönemden geçtiğini belirten Erhürman, “Kıbrıs Türk halkı, var oluşu ile ilgili endişelerinin büyüdüğü bir dönemden geçiyor ve ‘Vardık Varız Var Olacağız’ demenin tam zamanı. Her şeyden önce bir hükümetle değil, resmen bir felaketle, hatta bir adım öteye geçiyorum, giderek bir rezaletle karşı karşıyayız. Kıbrıs Türk halkı böyle kötü bir yönetimi asla hak etmiyor. Ve bunu çok yüksek sesle seslendirmemiz, duyurmamız gereken bir dönemdeyiz” şeklinde konuştu.
“Kıbrıs Türk halkı bu adada vardı, vardır ve var olacaktır” vurgusu yapan Erhürman, şunları kaydetti: 
“Ama bugün gerek Cumhurbaşkanlığı, gerekse hükümet tarafından ortaya konulan politikaların Kıbrıs Türk halkını var oluşunu geleceğe taşıma konusunda nasıl bir belirsizlikle, öngörülemezlikle, giderek endişeyle karşı karşıya bıraktığı açık. Hiçbirimizin halkımızı bu olumsuzluklarla baş başa bırakma lüksümüz yok. Bu hükumetin görevde kaldığı her gün Kıbrıs Türk halkının geleceğinden bir gün daha çalınıyor. Geleceğimizin daha fazla çalınmasına izin vermeyeceğiz!” 
“ALTI AYDIR MECLİS’TE NİSAP SORUNU YAŞANIYOR”
Meclis’te yaşanan nisap sorununa dikkat çeken Erhürman, “Ülkede hiçbir kurumun itibarını bırakmadılar. Meclis, UBP-DP-YDP azınlık hükümeti tarafından tarihinin en itibarsız konumuna düşürüldü. Bu hükümetin kurulduğu günden beri ayak oyunları ve bireysel çıkarlara dayanan pazarlıklar sebebiyle nisap sorunu yaşanıyor” ifadelerini kullandı.
Hükümetin, Meclis’in yaşadığı nisap sorununun sorumluluğunu muhalefetin üzerine yıkmaya çalıştığını ileri süren Erhürman, “Bunu yapmaya çalışanlar, bu hükümetin kurulduğu dönemde, ülke bütçesiz kalmasın diye muhalefetin Meclis’te sağladığı kolaylıkları ve hükümete mensup milletvekilleri sağlık sorunu yaşadığında nisaba verdiği desteği dahi unutuyor veya unutturmaya kalkıyorlar” diye konuştu.
“GELİNEN NOKTADA MUHALEFET HÜKÜMETE NİSAP DESTEĞİ VERMEYECEK”
Gelinen noktada muhalefetin hükümete nisap desteği vermediğini ve vermeyeceğini ifade eden Tufan Erhürman, hükümetin verilen nisap desteğine karşın, Anayasa’yı, Meclis içtüzüğünü fütursuzca ihlal ettiğini, Meclis’te kalkan yirmi yedi ele güvenerek muhalefeti yok saydığını ve ‘Benim çoğunluğum var ne istersem yaparım’ dediğini iddia etti.
Hükümetin, Anayasa ve yasaya göre Haziran’da yapılması gereken seçimi dahi yaptırmayarak, ülkenin demokrasi tarihine kara bir leke sürdüğünü ileri süren CTP Genel Başkanı Erhürman, şunları belirtti: 
“Anayasa’yı, yasaları ve içtüzüğü Meclis’te kalkan yirmi yedi elle çiğneme cüretini gösterenler, Meclis’i açmak söz konusu olduğunda, kişisel pazarlıklar sebebiyle aynı yirmi yedi eli bulamayınca sorumluluğu muhalefete yüklemeye, sorumluluk Meclis’in tamamına aitmiş gibi göstermeye kalkıyorlar. Amacın ne olduğu bellidir. Amaç, Meclis’in itibarını yerle bir ederek, halkımıza, ‘Bizden bir şey olmaz. Bu memleketten bir şey olmaz’ mesajı vermektir. Amaç, Kıbrıs Türk halkının öz güvenini zedelemektir. Amaç, Kıbrıs Türk halkına ‘Ben daha iyi yaparım’ demeye yüzleri kalmayanların, ‘Biz kötüyüz ama onlar da kötü. Onun için bizi seçin. Biz yönetemesek, bu ülkede toplumsal düzeyde hiçbir iş yapmasak da sizin bireysel işlerinizi hallederiz’ mesajını iletmektir. Bilmeleri gereken tek bir cümledir: Kıbrıs Türk halkının da CTP’nin de böyle softa şaşırtmalarına karnı toktur!”    
“KIBRIS SORUNUYLA İLGİLİ GERÇEKÇİ OLMAYAN FORMÜLLER STATÜKONUN DEVAMINI SAĞLAMAYA YÖNELİKTİR”
Kıbrıs sorunuyla ilgili gelişmelere de değinen Erhürman, Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin kurulduğu günden bu yana aralıksız olarak adada kapsamlı çözüm, barış ve istikrar mücadelesi verdiğini ifade etti. 
“CTP’nin elli yıllık mücadele tarihinden süzülen deneyimi, bu ülkede kapsamlı çözümün anahtarının iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı federal çözüm olduğunu açıkça göstermektedir” diyen Erhürman, “Gerçekçi olmayan formüller önererek, ülkede statükonun, belirsizliğin, istikrarsızlığın ve öngörülemezliğin devamını sağlamaya çalışanların bu çabaları asla sonuç vermeyecektir” ifadelerini kullandı.