Esed rejimi ve destekçilerinin 20 Haziran'da Dera iline geniş kapsamlı başlattıkları askeri operasyonun ardından sivillerin ülkenin güneyindeki Ürdün sınırına göçü gün geçtikçe artıyor.

Şiddetli saldırılardan kaçan en az 150 bin sivil, Ürdün ve İsrail sınırına göç etmek zorunda kalırken, son 10 günde saldırılarda en az 97 sivil yaşamını yitirdi.

Rejim güçlerinin saldırılarından kaçan çoğu çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan kalabalık, ülkenin güneyinde Ürdün sınırında bekliyor ancak Amman yönetimi bu grupların Ürdün'e geçişlerine izin vermiyor.

Deralılar, sınır hattındaki tarlalarda barınacak çadırların olmaması nedeniyle kavurucu yaz sıcaklarında büyük zorluk yaşıyor.

Uzanacak bir yardım eli bekleyen Deralılar, Ürdün'e geçmek istediklerini belirtiyor.

Dera'daki AA muhabirleri, sınır hattında yaşanan insani krizi görüntüledi.

Ailesiyle Dera'dan sınır hattına kaçan Ebu Muhammed, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zor günler geçirdiklerini, bir an evvel Ürdün'e geçmek istedikleri ifade etti.

Ebu Muhammed, Kral 2. Abdullah'a ve Ürdün halkına seslenerek, "Kimse evini kolay kolay terk etmez. Ancak Dera'daki zor şartlardan dolayı buraya geldik. Tek isteğimiz buradaki kadınları ve çocukları içeri alsınlar." şeklinde konuştu.

 "AİLEMİZİ KORUMAK İÇİN EVLERİMİZİ TERK ETTİK"

Kısmi görme engelli Ammar el-Hımeyden, rejim ve destekçilerinin zulmüne uğradıkları için evlerinden çıkmak zorunda kaldıklarını dile getirerek, "Evlerimizin üzerimize yıkılması ve savaş uçaklarının bombardımanları bizleri buraya getirdi. Ailemizi korumak için evlerimizi terk ettik." ifadelerini kullandı. 

El-Hımeyden, Ürdün Kralı'na seslenerek, sınır hattındaki sivillere yardım etmesini istedi.

REJİMİN DERA'YA ASKERİ OPERASYONU

Rejim ve destekçileri, Şam'daki Doğu Guta ve ülkenin orta kesimindeki Humus gerginliği azaltma bölgelerini ele geçirdikten sonra 20 Haziran'da ülkenin güneybatısına yönelik operasyon başlatmıştı.
Rejim ve destekçileri, Dera'daki operasyonda son 10 günde 317 kilometrekarelik bir alanda ilerleyerek, bazı sivil yerleşimleri ele geçirdi.

Ülkenin güneybatısındaki Dera ve Kuneytra illeri, Astana süreci garantörleri Türkiye, İran ve Rusya'nın Mayıs 2017'de oluşturduğu 4 gerginliği azaltma bölgesinden biriydi. Rusya, ABD ve Ürdün, 2 ay sonra Dera ve Kuneytra'yı özel bir anlaşma kapsamına almıştı.

ABD de bölgede desteklediği muhaliflere yardımlarını kesmişti. 

Birleşmiş Milletler yetkilileri, Dera'da 750 bin kişinin hayatından endişe ettiklerini sık sık tekrarlıyor. 

BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura'nın danışmanı Jan Egeland, bölgede önceki gün 5 sağlık merkezinin hedef alındığını bildirmişti. Egeland'ın açıklamasının hemen ardından kentin doğu kırsalında hizmet veren hastane vurulmuş ve hizmet dışı kalmıştı.