Dev-İş Genel Başkanı Hasan Felek yazılı açıklamasında, asgari ücretin ülkede tüm çalışanları ve özellikle özel sektör çalışanlarının tümünü çok yakından ilgilendiren önemli bir konu olduğuna işaret etti. 

2019 yılının Asgari Ücretinin 2018 yılında yaşanan ekonomik krizler neticesinde emekçilerin alım gücünün sıfırlanması nedeni ile bu yıl daha da önem kazandığını ifade eden Felek, “Asgari Ücret hem enflasyon hem döviz karşısında erimiş, özel sektör çalışanları yoksulluğa ve açlığa mahkum edilmiştir” dedi. 

Felek, geçen gün toplanan Asgari Ücret Komisyonunun yine yasaları ve bilimsel kriterleri dikkate almayarak, 2019 yılının asgari ücretini brüt 3 bin 150 TL olarak açıkladığını ifade ederek, şunları kaydetti:

“Net de 2,740 TL olan Asgari Ücret ile 4 kişilik bir ailenin temel ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olan bu rakam, gerçekçi bir rakam değildir. 22/1975 sayılı Asgari Ücretler Yasası ‘işçi ile eşinin ve bir veya iki çocuğunun yeterli beslenme, sağlıklı konut, giyim, aydınlatma, ısıtma, ulaşım, çağdaş düzeyde sağlık, eğitim, kültür, dinlenme, eğlence ve benzeri temel gereksinimlerini geçerli fiyatlar üzerinden karşılamaya yetecek miktarda olmak üzere bu yasanın 3. Maddesi kuralları uyarınca saptanan ücreti anlatır’.

Yeni saptanan Asgari Ücret ile yasada belirlenen ihtiyaçların ve gereksinimlerin karşılanması asla mümkün değildir. DEV-İŞ olarak yıllarca ve ısrarla ortaya koyduğumuz yasada belirtilen kıstaslara göre Asgari Ücretin belirlenmesidir. Bunun yanında özel sektörde sendikalaşmanın önünün açılması için Sektörel Asgari Ücret değil, sektörel düzeyde toplu iş sözleşmelerinin hayata geçirilmesidir.
Asgari Ücret Komisyonunda işçi tarafının da, en büyük işveren durumunda olan hükümet ile birlikte bu artışa evet demesi, çalışanlar açısından utanç verici bir durumdur. Asgari Ücret Komisyonu bu haliyle ne çalışanları ne de işverenleri temsil etmemektedir. Bu Komisyon çalışanların insanca yaşanabilir ücret belirleme niteliğine sahip değildir.”