Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Kıbrıs Türk Tabipleri Odası ve Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası, açlık grevine giden CAS çalışanlarının sorunlarına, yaşam hakkına kulak tıkanmadan ve eylemcilerin sağlığı geri dönüşümsüz kritik evreye girmeden ortak akılla çözüm üretilmesini istedi.

Üç örgüt bugün yaptıkları ortak açıklamada, son 3 gün içerisinde 4 eylemcinin hastaneye kaldırıldığına işaret ederek, hiçbir takviye almayan bir eylemcinin ise Lefkoşa Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’nde tedavi altına alındığını bildirdi.

Hekim örgütleri olarak açlık grevini doğru bulmamakla birlikte insanların bu eylemi ölmek için değil sorunlarına çözüm üretilmesi için yaptığının bilinci içinde olduklarına işaret edilerek, şöyle devam edildi:

“İnsanların yaşama hakkını, onurunu ve sağlığa erişim hakkını koşulsuz savunan bir meslek grubunun üyeleri olarak, yaptığımız çağrılara olumlu cevap vererek eylemcilerle görüşmeye gelen Başbakan Sayın Tufan Erhürman’ın atmış olduğu olumlu adımın yarın yapılmasına karar verilen görüşmeyle ileriye taşınarak, CAS çalışanlarının yaşam hakkına kulak tıkamadan ve eylemcilerin sağlığı geri dönüşümsüz kritik evreye girmeden ortak akılla çözümler üretilmesini bekliyoruz”

Üç doktor örgütünün ortak açıklamasında, açlık grevinin tanımı da yapıldı. Katılımcıların bir duruma dikkat çekmek veya protesto etmek için su, tuz, şeker ve vitamin dışında beslenmeyi reddetmesi olan açlık grevinin, Dünya Tabipler Birliği Malta Bildirgesi’nde ‘zihinsel olarak ehliyetli ve kendi iradesiyle açlık grevine karar vermiş kimsenin belirli bir zaman için yiyecek ve/veya sıvı almayı reddetmesi’ şeklinde tanımladığı kaydedildi.

Her türlü açlık grevinin sağlıkla ilgili kısa ve uzun vadede, geriye dönüşü olan ya da olmayan sağlık sorunlarına yol açabileceğine işaret edilen açıklamada, açlık grevi yapan kişinin isteği dışında, zorla yapılan müdahaleler ve ilk beslenme sırasında uygulanan yanlış tıbbi bakımın ölüm ve sakatlık riskini artırabileceği belirtildi.

Açıklamada, eyleme katılan bireylere uygun tıbbi bakım ve destek tedavisi sağlamak amacıyla hekimlerin periyodik olarak tıbbi değerlendirmelerini yaptığı kaydedildi.

Açlık grevi yapan eylemcilerin bir kısmı sadece su, tuz ve şeker alırken bir kısmının ise hiçbir şey almadığı belirtilerek, genel olarak ilk 1 ay içinde insanlarda çok hızlı kilo kaybı yaşanması ve kas kitlesinde azalmanın görülebildiği vurgulandı.

Açlık grevinin sürmesi durumunda sindirim sistemi kanamaları, mide kanamaları, nörolojik hasarlar ve çoklu organ yetmezlikleri ortaya çıkabildiği belirtildi.