Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon aramalarının bazı ülkelere rahatsızlık verdiğini ifade eden Dönmez, Türkiye ile KKTC’nin hak ve çıkarlarını korumak için atılması gereken bütün adımları, uluslararası hukuk çerçevesinde atmaya devam ettiklerini söyledi.

Dönmez, bakanlık olarak Türkiye’nin ve KKTC’nin Türkiye Petrolleri’ne devrettiği ruhsat sahalarında, ülkenin hak ve menfaatleri doğrultusunda faaliyetlerine devam ettiklerini belirterek, “Doğu Akdeniz’de bir oldubitti yaparak ruhsat sahalarımızdaki arama çalışmalarımıza halel getireceklerini düşünenler büyük yanılgı içerisindedir. Türkiye’nin kendi ruhsat sahasında gerçekleştirdiği sondaj faaliyetlerine ilişkin olarak yapılan açıklamaları kabul etmemiz asla mümkün değildir. Bu konu özellikle dış basında çarpıtılarak verilmekte ve Türkiye’nin buradaki haklı tavrına gölge düşüren yayınlar yapılmaktadır” diye konuştu.

“Fatih” ve “Barbaros Hayreddin Paşa” gemileri tarafından arama ve sondaj faaliyetlerinin uluslararası hukuk çerçevesinde meşru haklara dayandığını vurgulayan Dönmez, “Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin de ifade ettiği üzere Kıbrıs’taki rezervler iki tarafa aittir ve hakça bir paylaşım gerçekleştirilmelidir. Kıta sahanlığımız içerisinde gerçekleştirdiğimiz sismik arama ve sondaj faaliyetlerine saygı duyulmasını bölge içi ve dışı tüm aktörlerden beklemekteyiz”değerlendirmesinde bulundu.

Dönmez, doğal kaynakların barışı, istikrarı ve refahı artırmada önemli bir rol oynayabileceğinin bilincinde olduklarının altını çizerek, yürütülen politikaların da bu bağlamda devam ettiğini anlattı.

Türkiye’nin, Türk milleti ve KKTC’nin haklarını savunmaya devam edeceğini belirten Dönmez, bölgede çatışmanın değil barışın teminatı ve kaynağı olmaya devam edileceğini vurguladı. (BRT/NTV)