Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Genel Sekreteri İbrahim Alkan, Haberal Kıbrıslı gazetesinden Candan Mert'e yaptığı açıklamasında bir önceki Birlik Başkanı dahil olmak üzere bazı kesimlerce eleştirilen ve Meclis Genel Kurulu'ndan  geçen Çiftçiler Birliği yasasını değerlendirdi.

“Hedefimiz, birliğin denetlenebilir yapıda olması”

Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Genel Sekreteri İbrahim Alkan, Çiftçiler Birliği yasasının geçmesinin Çiftçiler Birliği ve tüm çiftçiler açısından tamamen iyi bir konumda olduğunu ifade etti. İbrahim Alkan, birlik için “Ya dernek kalacaktık, ya da yasal bir statüde olacaktık” ifadelerine yer verirken, Çiftçiler Birliği olarak yasal bir statüye oturtulmasının zemininde birliğin denetlenebilir ve kurumsal bir yapıya sahip olması hedeflerinin bulunduğunu aktardı. 

Mevcut örgütler içerisinden sürekli başka birliklerin çıktığını kaydeden Genel Sekreter Alkan, yasal boyutta olunduğu zaman kendi içerisinde herhangi bir Çiftçiler Birliği’nin doğmaması ve birliğin daha güçlü konuma gelebilmesi açısından bahse konu yasada Çiftçiler Birliği açısından herhangi bir olumsuzluğun olmadığını dile getirdi. Sadece Narenciyeciler, Seracılar bakımından kamuoyunda gözlemledikleri kadarıyla bir sıkıntının oluştuğunu belirten Alkan, bu duruma Çiftçiler Birliği olarak üzüldüklerini söyledi.

“Birliklerin sıkıntılı görebileceği bir durum yok”

Çiftçinin tanımı konusunda diğer üretici birliklerinin sıkıntılı bir düşünce içerisine girdiğini kaydeden KT Çiftçiler Birliği Genel Sekreteri İbrahim Alkan, Çiftçiler Birliği olarak ‘çiftçi’nin tanımının ilk Çiftçiler Birliği tüzüğünün yapıldığı 1943 yılından beri, hayvansal, ağaç, balıkçılık ve narenciyecilik gibi mesleklerin hepsini kaplayan bir şemsiye altında olduğunu ve Avrupa Birliği’nde de bu şekilde olduğunu ve bu bağlamda diğer üretici birliklerinin farklı ve yanlış bir düşünce içerisine girdiğini ifade etti. Bunun yanlış düşünülmesinin tek sebebinin Çiftçiler Birliği yasal olacak, onlar dernek olarak kalacak ve kendileri o derneklerin kapanmasına sebep olacakları görüşüne takılmaları olduklarını belirten Genel Sekreter İbrahim Alkan, böyle bir durumun söz konusu olmadığını ve her birlik/derneğin kendilerince bağımsız birlik/dernek olduklarını ifade etti.

Çiftçiler Birliği olarak hiçbir dernek ya da birliğe hukuki veya yasal olarak bir baskı yapılması hakkının kendilerinde bulunmadığını dile getiren Alkan, sadece çiftçinin tanımında bunu kapsadığından dolayı onlarda sıkıntı gördüklerini ve o birlik/derneklerin yasaya itiraz ettiklerini belirtti.

“Yasalaşma sürecinde mücadele verdik”

Birlik ve Dernekler yasasının Çiftçiler Birliği de dahil olmak üzere bütün birliklere daha önce ibraz edildiğini aktaran KT Çiftçiler Birliği Genel Sekreteri İbrahim Alkan, yasanın ibraz edildiği dönemde bütün birliklere aynı şekilde beyan edildiğini ve bu beyanların Kaymakamlık tarafından imza karşılığında alındığını kaydetti. Alkan, ‘Hukuki açıdan hangisibizi ilgilendirir ve birliğin geleceği açısından daha iyi koruyabilir’ düşüncesi ile hareket ederek konu hakkında hukukçulardan da bilgi aldıklarını ifade ederken, dernek olarak kaldıklarında Çiftçiler Birliği olarak hiçbir faktörünün olmayacağı kanısına vardıklarını dile getirdi. Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği’nin Dünya Çiftçiler Birliği’ne de üyeliğinin bulunduğunu kaydeden Alkan, bu anlamda da dernek olarak kaldığında gücünü kaybedeceğini ve birlik özelliğinin kaybedileceğinden dolayı birlikten de üyeliklerinin düşeceğini belirtti. 

Bundan dolayı 2 yıl önce çalışmalara başladıklarını aktaran İbrahim Alkan, Birlik Başkanı ve Birlik Yönetimi’nden bazı yetkililer ile görüşme yapıp yasal statüde çalışma kararı verdiklerini, avukatlarını bularak yasayı yapması için yetki verdiklerini ve bu bağlamda çalışmaları başlattıklarını söyledi. Alkan, yasalaşma sürecinde gereken mercilere 7 bin TL civarında para ödediklerini aktarırken, yasalaşma sürecinde mücadele verdiklerini ifade etti.

“Çiftçiler Birliği dünyada ve KKTC’de saygın halde”

Yasalaşma sürecinin geliştirilmemiş olsaydı, Dernekler Yasası’nda da kaybetmiş olacaklarını vurgulayan Genel Sekreter İbrahim Alkan, tüzük değişikliğine de gitmediklerini, dolayısıyla yasa geçmeseydi kapanma aşamasına geleceklerini belirtti. Yasal olarak prosedür gerekliliklerini yapmak istediklerini kaydeden Alkan, birliğin kurumsal zemine oturtulması, Çiftçiler Birliği ve yöneticilerinin kendi içerisindemali denetim veya diğer açılardan denetlenebilir bir yapıda olabilmesi açısından ayrı ayrı birimlerin oluşturulduğunu ve olmasını istedikleri şeyin de bu olduğunu dile getirdi.

Geçmiş dönemdeki Çiftçiler Birliği ile mevcut birliğin arasındaki farkların herkes tarafından bariz bir biçimde görülebilir olduğunu kaydeden İbrahim Alkan, 4 yıllık görevlerinde küçük ve içerisinde hiçbir faaliyet yapılmayan Çiftçiler Birliği’ni, hem dünya, hem de kendi ülkesinde saygınlığını kazanmış bir Çiftçiler Birliği haline getirdiklerini dile getirdi.

“Tarım Bakanlığı olası eylem kararına engel olamaz”

Çiftçiler Birliği olarak kamu kuruluşu olmadıklarını ifade eden KT Çiftçiler Birliği Genel Sekreteri İbrahim Alkan, birliğin kendi içerisinde bölünerek başka bir birlik oluşturulmasını önlemek amacı ile yasal zemine oturtulduğunu aktardı.

Birliğin daha önce Kaymakamlığa bağlı olduğunu, mevcut konumda Tarım Bakanlığı ile istişareli bir bağlantısı olduğunu kaydeden İbrahim Alkan, Tarım Bakanlığı’nın bu bağlamda Çiftçiler Birliği’ni yönetme veya birlik tarafından alınacak herhangi bir eylem kararına engel olabilecek bir yetkisinin olmadığının altını çizdi. Kamuoyunda konu saptırılıp farklı boyutlarda aktarıldığının görüldüğünü belirten Alkan, bu durumun birlik olarak kendilerini son derece üzen bir durum olduğunu vurguladı.

“Görevin kötüye kullanımını engellemek istiyoruz”

Yasalaşmak adına kurumsal yapıya ulaşmaya başladıklarını ifade eden Genel Sekreter İbrahim Alkan, diğer birlik yöneticileri ile yine bir çatı altında toplanıp istişare edeceklerini dile getirdi. Diğer birlikleri temsil edecek olmaları onlara hükmedecekleri anlamına gelmediğini kaydeden Alkan, bu durumu özel olarak netleştirmek ve mevcut konumun onlar açısından da olumlu olduğunu aktaracaklarını belirtti. Çiftçiler Birliği olarak şeffaf olmaktan yana olduklarını vurgulayan İbrahim Alkan, bu bağlamda denetlenebilir bir Çiftçiler Birliği’nin olmasını istediklerini ifade ederken, yapılan herhangi bir çalışmanın kişilerin kafasına göre değiştirilmesini önlemek ve gerek maddi, gerek manevi olarak görevin kötüye kullanımını engellemek istediklerinin altını çizdi.

“Eleştirilen icraatlar, önceden neden yapılmadı?”

Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği eski yönetiminden bazı şahısların kendi yaptıkları icraatları eleştirmeye çalıştıklarını söyleyen Genel Sekreter İbrahim Alkan, “O şahıslara sormak istiyorum; 20 yıldır hiçbir şey yapmadınız, şu anda biz bir şeyler yapmaya çalıştığımız için nasıl eleştiriyorlar?” ifadelerini kullandı. Eski yönetimin bu bağlamda ne yaptıklarını merak ettiğini ifade eden Alkan, bu duruma üzüldüğünü belirterek, 20 yılda yapılması gereken icraatları yapmaya çalıştıklarını ve bunca yıl içerisinde çoktan federasyon çatısı altında toparlanması ancak toparlanılmayan durumların neden yapılmadığını sorguladı. Dağılma döneminin de o dönemlere dayandığını kaydeden İbrahim Alkan, “Bizi eleştireceğinize bunları neden yapmadığınızı merak ediyorum” dedi.