3’üncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanının Kıbrıs Türkü’nün tarihinde yaptığı en doğru hareket olduğunu belirterek, “bu devlet şu anda uluslararası alanla, masada en büyük gücümüzdür, kazandığımız tüm hakların mührü ve vazgeçilmezliğinin kalesidir” dedi.

3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, KKTC’nin 36’ncı Kuruluş yıldönümü dolayısıyla mesaj yayımladı.

Eroğlu mesajında şunları kaydetti:

“Ulusların mutluluklarının doruğa çıktığı günlerdi Cumhuriyet ilanları ve Cumhuriyet bayramları.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanı Kıbrıs Türkü’nün tarihinde yaptığı en doğru harekettir. Bu Devlet şu anda uluslararası alanla, masada en büyük gücümüzdür, kazandığımız tüm hakların mührü ve vazgeçilmezliğinin kalesidir.

Rumların üniter Devlet arzusu, uluslararası topluluğa bizi 1974 öncesine götürme yönünde ikna etme çabaları neticesinde Kıbrıs Türk Halkı’nın sesine kulak verilerek bağımsızlık ilan edilmesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’nin kurulduğunun tüm dünyaya duyurulması varoluş ve özgürlük mücadelemizin bir gereği ve taçlandırılması idi.

Bu adımla, Kıbrıs’taki egemenlik hakkımızdan, siyasi eşitliğimizden, güvenliğimizden, 20 Temmuz 1974’te başlayan Barış Harekatı ile ortaya çıkan coğrafyadan vazgeçmeyeceğimiz bir kez daha kararlılıkla ilgili tüm kesimlere fiilen gösterilmiş oldu.

Ben, o bağımsızlık ilanına imza atanlardan biri olmayı, bağımsızlık ilan edilen Meclis’te yer almış olmayı daima yaşantımın en önemli anlarından biri olarak niteledim.

KKTC’nin ilanı bizim de en az Rum kadar Devlet sahibi olma hakkımız olduğu, kendi kaderimizi tayin hakkımız bulunduğu vurgulanmış oldu.

KKTC’nin ilanı ile bir çözümden yana olduğumuzu, ama bunun kendi kendimizi idare etme noktasından gerilememiz, güvenliğimizi, egemenliğimizi,  siyasi eşitliğimizi içermeyen bir anlaşmaya evet diyebileceğimiz anlamına gelmediğini herkese göstermiş olduk.”

“BİR HALKIN GELEBİLECEĞİ EN YÜCE NOKTA DEVLET KURMAK, YAŞATMAK…”

Eroğlu, bir halkın gelebileceği en yüce noktanın devlet kurmak, yaşatmak, o devlet çatısı altında demokratik, çağdaş bir idare kurmak olduğuna işaret ederek,  “Biz KKTC’nin ilanı çok büyük ölçüde bunu başardık. Kıbrıs konusunun halledilmesi noktasında Rum uzlaşmazlığı nedeniyle istediğimize ulaşmamış olsak da, ekonomik alanda henüz elde etmemiz gereken başarıları yakalayamasak da başardıklarımız da küçümsenecek şeyler değildir.” dedi.

Eroğlu, şöyle devam etti:

“İnanıyorum ki benim tüm görev süreçlerimde üzerinde en fazla durduğum konular olan üniversiteler olayına, turizme, Türkiye’den gelen suyun da kullanılacağı tarıma gereken önem verilir, yatırımcının önü açılır, onlara gereken kolaylıklar sağlanırsa ülke ekonomimiz hızla gelişecektir. Dolayısı ile gelecek bizimdir.

“RUMLARIN İSTEDİĞİ KOŞULLARDA BİR ANLAŞMAYI KABUL ETMEK ZORUNDA DEĞİLİZ”

Rumların istediği koşullarda bir anlaşmayı kabul etmek zorunda değiliz.

Türkiye’nin garantörlüğünden, Doğu Akdeniz’deki haklarımızdan, yıllardır üzerinde yaşadığımız topraklardan, veto hakkımızdan egemenliğimizden vazgeçmemiz halinde Rum tarafı ile bir anlaşma olacaksa hiç olmasın daha iyidir.

Eğer Rum bizim kabul edebileceğimiz bir anlaşmaya yanaşmıyorsa, oyalanmaktan vazgeçilmeli, bir an önce Türkiye ile istişare ve işbirliği içinde iki devletli çözüme yönelmeliyiz.

Bu duygu ve düşüncelerle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 36’nci kuruluş yıldönümünü candan kutlar, Cumhuriyet Bayramımızda, aramızda olmayan merhum özgürlük ve varoluş mücadelemiz lideri Doktor Fazıl Küçük’ü,  Devletimizin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ı, bugünlere gelmemizde emeği olan tüm siyasilerimizi, tüm Anavatan Türkiye Devlet ve Hükümet yetkililerini,  aziz şehitlerimizi rahmetle anarım. 

Bugünleri bize bahşeden gazilerimizle, mücahitlerimize,  Türk Silahlı Kuvvetleri’ne minnet ve şükranlarımı sunarım.

Yaşasın Devletimiz. Yaşasın özgürlük ve egemenliğimiz.”