Yeni Bakış'tan Özlem Çimendal'ın haberine göre, Daha önce TDP’den aday olan ve bundan 3 yıl önce de Güzelyurt Belediye başkanlığı adaylığını da koyan emekli memur Metin Ertop, yıllardır çıkar ve menfaat üzerine kurulmuş olan düzenin ciddi bir kavga ile yıkılabileceğini kaydetti. Ertop, “Artık bu ülkede bir şeyleri düzeltmek ve elde etmek için kavga verilmesi gerekmektedir” diye konuştu. 

TKP, YKP ve TDP ile şekillenen bir siyasi anlayış 

Siyasi hayatına TKP ile başladığını dile getiren Ertop, daha sonra YKP kanadına geçerek boykotlara katıldığını söyledi. Toplumun boykotçu bir yapıyı kabullenmekte zorlandığını dile getiren Ertop, “Sandıkları kırmadıktan sonra boykotların bin anlamı kalmaz” dedi. 

“Bu sistemi yaratanlar, sistemi değiştireceğini söyleyenlerdir”

Bugün seçim sistemini değiştirmek için giren partilerin sistemin yaratıcıları olduğunu savunan Ertop, “Bugün şikayet ettiğimiz yapıyı oluşturanlar da dün ailelere çocuklarını işe almak için söz verip oy isteyerek bu sistemi oluşturanlardır. Bizim temiz, dürüst ve ileriyi gören adaylara ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı. 

“KKTC’nin en büyük sorunu her alandaki denetimsizlik”

KKTC’nin en büyük sorununun denetimsizlik olduğunu vurgulayan Ertop şöyle konuştu: “Denetim özürlü bir toplum olduk. Kurumlar, devlet dairelerinde çalışan elamanların nitelikli olduğunu söyleyemeyiz. Branşları ve ilgi alanlarının dışındaki kurumlara atama ile oluşturulan sistem kamuyu da işlemez hale sokuyor. Kamu şu anda siyasallaşarak partizanlığa büründürüldü. 

Oy uğruna kamuya partizanlık aşıladılar. Küçük menfaatler için geleceğimiz satıyoruz. Hep bana anlayışından vazgeçmeliyiz. Ülke dibe vurdu. Bu menfaatçi anlayıştan artık vazgeçmeliyiz. Kişisel çıkarlar uğruna geleceğimizi tehlikeye atarak ülke sisteminin çöküşünü izlemekteyiz. Bu sistemi yaratan yine halktır, bu siyasiler havadan gelmiyor yine biz halklar bu siyasileri seçip başa getiriyoruz. Kişiye özel yatırımlar yapmak yerine topluma yatırım yapmalıyız” ifadelerini kullandı.  

“Güven duyulmayan siyasetçileri seçen de halk”

Ülkede siyasete ve siyasetçiye güven kalmadığı noktasındaki tartışmalara açıklık da getiren Ertop, güven duyulmayan siyasetçileri yaratanların da toplum olduğunun altını çizdi. Siyasileri koltuklara getirenlerin oy vererek buna bir yerde ortak olduklarına işaret eden Ertop, “Güven duymuyoruz ama bu siyasileri de biz başa getiriyoruz. Bu güvensiz yapıyı hepimiz ellerimizle oluşturuyoruz” diye konuştu. 

“Vekiller oy için kelle hesabıyla iş takibi yapıyor”

Mecliste görev yapan vekillerin halkın beklentilerinin çok dışında bir profil çizdiklerini de dile getiren Ertop, milletvekillerinin halkın yararına icraatlar yapacağına siyasi çıkar ve oy uğruna bazı kişilere menfaat sağlamak için sadece iş takibi yaptıklarını ifade etti. Ertop, “Oy almak için kişiler ekseninde oraya buraya telefon açarak bizim şu arkadaşın kapısının önüne beton dökün, şu arkadaşın işini halledin gibi telefonla iş takibi görevi yapmaktadır bugün milletvekilleri. Oy için kelle hesabı ve iş takibi yapıyorlar. Vekil dediğimiz oturup toplumun ne ihtiyaçlarının olduğunu düşünmeli ve ortaya çözüm önerileri koymalı” dedi.

“Meclis bağımsız bir şekilde bir yasa dahi çıkaramıyor”

KKTC Meclisi’nin artık topyekün yenilenmesinin zamanının geldiğine vurgu yapan Ertop, “Bugün Meclis bağımsız bir şekilde bir yasa dahi çıkaramıyor. Biz başka yere bağımlı olduğumuz sürece de Meclisten bunları yapmasını bekleyemeyiz” diye konuştu. Meclisin yenilenerek daha ilerici ve bağımsız bir yapıya kavuşturulması gerektiğine de dikkat çeken Ertop, bunun da toplumsal mücadeleyi kişisel mücadelenin önünde tutan vekillerin Meclise girmesi ile sağlanacağına değindi. 

“Önemli olan toplumun kadına bakış açısının değişmesi”

KKTC’deki kadın vekil sayısının yetersiz olmasının partilerin kotalarının da ötesinde toplumsal farkındalık ile alakalı olduğunu belirten Ertop, “Bizim toplumsal bakış açımızı değiştirmemiz gerekmektedir. Kotalara uyulsa dahi biz kadınlara siyasetten ne anlar gözü ile baktığımız sürece bu düzen değişmeyecek ve kadın vekil sayımız da yetersiz olarak adlandırılmaya devam edecek. Önemli olan bu kadın vekillerimizi Meclise taşıyacak fiiliyatı ortaya koymamızdır. Halkın bu kadın vekilleri Meclise taşıması gerekmektedir” dedi. Ertop, “Emin olun bu seçimlerde de 3-4 kadın vekilimiz seçilecek. Bu toplumun öncelikle eğitim kültürünün, kadına bakış açısı olarak değişmesi gerekmektedir. Yoksa kadın kotası konulup konulmaması ile pek de alakalı değil. Toplumun eğitilerek, kadınlara bakış açısının farkındalığının artırılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı. 

“Bizim barışa ihtiyacımız var”

Kıbrıs konusunun geldiği noktada asıl önemli  ve etkin olanın dış güçler olduğuna da değinen Ertop, Güney ve Kuzey dışında Kıbrıs konusuna dahil olan diğer büyük devletlerin söz sahibi olduğunu kaydetti. Ertop, Kuzey’deki siyasilerin trübünlere oynadığına da vurgu yaparak, asıl önemli olanın güçlü büyük devletlerinin ne istediği olduğuna değindi. 

Ertop, bu görüşme sürecinin yavaşlatılıp hızlandırılmasını da büyük devletlerin yönlendirdiğini dile getirdi. Ertop, “Bizim uluslararası arenadaki yerimizi almamız için bir barışa ihtiyacımız var” dedi. 

Meclis bağımsız değil

Ülke Meclisinin şu anki durumunda tam bağımsız olarak icraat ettiğini söylemenin de mümkün olmadığına değinen Ertop, Meclisin tam bağımsız ve özgür olduğunun söylenemeyeceğine işaret etti. 

Bankalar yasası çıkarılmalı

KKTC’de bugün vatandaşların bir konut sahibi olmasının dahi imkansız hale geldiğine işaret eden Ertop, anne babadan destek almayan yeni evli çiftlerin mal sahibi olmasının mümkün olmadığına dikkat çekti. 

Ertop, vatandaşın bankalara borçlandığını her geçen gün alacak-verecek davalarının arttığını söyleyerek, bir bankalar yasası dahi olmadığını kaydetti. 

Faizlerin düzenlenmesinin kaçınılmaz olduğuna da değinen Ertop, zenginin daha zengin, fakirin de daha fakir olduğu bir sistem yaratıldığını savundu.

 Ertop, zenginden vergi alınmazken, fakirin ödemediği takdirde elektriğinin anında kesildiğini dile getirerek, mevcut adaletsiz sistemin yıkılması gerektiğini belirtti.

Uyuşturucunun üzerine ciddiyetle gidilmiyor

Ülkenin kangrenleşmiş sorunlarının başında gelen uyuşturucu, alkol ve sigaranın ülkeye kimler tarafından getirildiğinin bilindiğine değinen Ertop, bunların üzerine ciddiyetle gidilmediğini savundu. 

1 gram, 2 gram ile yakalanan içicilerle bu illetin önüne geçilemeyeceğini dile getiren Ertop, önemli olanın bataklığın kökenine inmek olduğunu ve ciddi bir mücadelenin yetkililer tarafından kararlılıkla başlatılması gerektiğini ifade etti. 

Ertop, zararlı maddelere karşı etkin ve caydırıcı önlemler olmadığı gibi, vergilendirmenin de ağırlaştırılmadığına dikkat çekti. 

“Kişisel çıkarlar uğruna değil, toplumun çıkarları uğruna çalışacak vekillere ihtiyaç var”

Ülkenin geleceği için yapılması acil ve gerekli olan birçok düzenleme olduğunu ifade eden Ertop, temiz ve kıyıda köşede kalmış insanların siyasete çekinmeden girerek kavgaya ortak olması gerektiğini söyledi. Ertop, kişisel çıkarlar uğruna değil, toplumun çıkarları uğruna çalışacak insanlara ihtiyaç olduğunu vurguladı.