Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, mecliste eleştirilere cevaben yaptığı konuşmada, “Ne siz bizi, ne de biz sizi ikna edebileceğiz, keşke şimdi değil, keşke yıllar öncesinde Kıbrıs konusunun partiler üstü bir hale getirilmesi başarısını yakalayabilseydik” dedi.

“Bizim talep ettiğimiz en doğal hakkımızdır, bir anlaşmaya gidilecekse bu devletin varlığı ile gidilmesi noktasındadır” diyen Ertuğruloğlu, bir imza atılacaksa, imza yerinde Kıbrıs Türk toplumu adına yazmaması gerektiğini kaydetti.

Ertuğruloğlu, Rumların hak etmedikleri “Kıbrıs Cumhuriyeti” sıfatını kullanmaları, haksız AB üyeliği,  Kıbrıs Türklerine haksız izolasyon kullanmaları gerçeklerinin asıl Kıbrıs sorunu olduğunu, kendilerinin ise bunların yapılmasını kabul etmediklerini söyledi.

Sözde toplumlararası görüşmeler denilerek, Kıbrıs Türkünü uyutarak 50 küsur sene görüşmeler yapıldığını, asılında federasyon görüşülür gibi yapılarak, hiç görüşülmediğini vurgulayan Bakan Ertuğruloğlu, “Dolayısıyla birbirimizi kırmanın, hırpalamanın hiçbir anlamı yoktur” dedi.

“Bir anlaşma olsa bile, biz Rumlarla anlaştık zannederek, kendi kendimizle mücadele edeceğimizi, dolayısıyla Rumların bundan yine kazanç sağlayacağını” ifade eden Bakan Ertuğruloğlu, egemenlik söyleminin bugüne kadar hep isitismar edildiğini söyledi.  

Devletin varlığını ve halkın egemen eşitliğini savunmanın hiçbir yanlış tarafı olmadığını dile getiren Bakan Ertuğruloğlu, bir uzlaşı olabilseydi bugüne kadar olacağını, bunu bozanın her zaman Rum tarafı olduğunu vurguladı.

Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, bu kadar tecrübeden sonra Rumlarla yeni bir ortaklığa girilecekse, Rumların 1960 ortaklığında yaptıklarını yapamaması, 1963’ten sonra Kıbrıs Türklerinin yaşadıklarını bir daha yaşamasının önüne geçilmesi gerektiğini kaydetti.