“Sözde Kıbrıs Cumhuriyeti adını taşıyan Rum Devletinin Kıbrıslı Türkleri bu sözde cumhuriyetin bir toplumu olarak gördüğünü ancak Kıbrıslı Türklerin toplum statüsünde olmadığını” vurgulayan Ertuğruloğlu, asla toplum statüsünü kabul etmediğini, Kıbrıslı Türklerin bir devlet sahibi olduğunu vurguladı.

Ertuğruloğlu, asla toplum statüsünü kabul etmeyeceğini, devletin varlığı temelinde bir politika savunan herkesin de hellim konusunda yaşanan süreci, yukarda anlattıkları sebebiyle yanlış bulduğunu anlattı.

Bu konuda yapılan yanlışın önümüzdeki dönemde anlaşılacağını dile getiren Ertuğruloğlu, Türkiye’den hayvan bile ithal edilemeyeceği, yem bile alınamayacağının konuşulduğunu kaydetti.

Kendisinin ifade ettiği görüşün salt siyasi açıdan olduğunu dile getiren Tahsin Ertuğruloğlu, bu sürece KKTC açısından bir ikilemle girildiğini, “ülkede oluşan komünizm havasına boyun eğildiğini” söyledi.

Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, iki eşit egemen devlet temelinde bir görüşme sürdürülürken bu yapılananın KKTC’yi oyuna getirmek olduğunu belirterek bunun sonuçlarının sadece hellimle kalmayacağını söyledi.

Hellim konusunda bunu elde eden Rumlar ve AB’nin konuyu başka ürün ve konulara da taşıyacağını söyleyen Ertuğruloğlu, buna boyun eğilmeye devam edildikçe sorunun başka alanlara da yansıyacağını kaydetti.

Ertuğruloğlu, kendisi için önemli olanın ulusal dava olduğunu, Kıbrıslı Türklerin adanın eşit sahibi olduğunu vurguladı.

Bir soru üzerine, hellim konusunun 12 yıllık bir konu olduğunu söyleyen Ertuğruloğlu, iyi niyetle ama “hellimimizi Rum’a kaptıramayalım” diye başlayan süreçte hellimin Rum’un ya da Rum’un tayin edeceği kişilerin onayına bağlı hale getirildiğini söyledi.

“Biz AB’ye ne kadar hellim sattık?” diye soran Ertuğruloğlu, İngiltere’ye hellim satıldığını, İngiltere’nin de artık AB üyesi olmadığını kaydetti.

Süreçte hellim satışının hellimin direkt veya dolaylı insafına terk edildiğini belirten Ertuğruloğlu, “İtiraz ettiğim budur” dedi.

Bunun geçmişten gelen bir hata olduğunu söyleyen Ertuğruloğlu, konunun gündeme getirilme şekli sonucu popülizme teslim olunduğunu ifade etti.

Bir soru üzerine, iki eşit egemen devletin savunulmasını abesle iştigal olduğunun söylenmesinin kabul edilebilir olmadığını söyleyen Ertuğruloğlu, kendisinin toplum statüsünü ya da Kıbrıs Türkü’nün bunun insafına terk edilmesini asla kabul edemeyeceğini dile getirdi.  

Ertuğruloğlu, yine bir milletvekilinin sorusu üzerine doğal gaz konusunda Türk tarafının ortaya koyduğu pozisyona işaret ederek, Türk tarafını dışlayan girişimlerin asla başarılı olamayacağını anlattı.

“KIBRIS SORUNU BU ADADA KİM KİMDİR, KİM KİM DEĞİLDİR SORUNUDUR”

Kıbrıs sorununun bir statü sorunu olduğunu belirten Ertuğruloğlu, “Kıbrıs sorunu, bu adada, kim kimdir, kim kim değildir sorunudur” dedi.

Ertuğruloğlu “Konuşmalarım çıkılan bu yoldan dönelim demek için değildir” diyerek, AB yaklaşımlarını devletin statüsünü ayaklar altına aldığını anlatmak istediğini belirtti. Asla toplum statüsünü kabul etmediğini yineleyen Ertuğruloğlu, toplum olunsa Meclis’in de bakanların da cumhurbaşkanlığının da olamayacağını kaydetti.

Bir soru üzerine “Dünya Kıbrıs Cumhuriyeti’ni bu şekilde kabul etti, bununla savaşamayız” düşüncesini kabul edemeyeceğini söyleyen Bakan Ertuğruloğlu “Sen tanısan da Rum, Kıbrıs Cumhuriyeti değildir” dedi.

“Biz AB’nin yaptığı yanlışa boyun eğerek, kendimizi onlara göre ayarlamamız lazım ki ilerleme kaydedelim” düşüncesinin yanlış olduğunu söyleyen Ertuğruloğlu AB’nin yaptığı yanlışın bedelini Kıbrıslı Türklere ödetmeye çalıştığını ifade etti.

Uluslararası toplantılara katılımıyla ilgili bir soru üzerine Ertuğruloğlu, bu toplantılara KKTC’yi temsil ederek gittiğini ve bunu ifade ettiğini anlattı.

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, bir başka soru üzerine de, hangi partiden olursa olsun diğer makam sahipleriyle ters düşme gailesi olmadığını, esas sıkıntının ülkede estirilen popülizm havası olduğunu belirtti.