Yurt dışındaki bir çok organizasyonda kürsüden inmeyen, kar ve plaj voleybollarında “Türkiye Devlet Sporcusu” olma hakkı kazanan Milli Voleybolcu Buğra Eryıldız, ülkede değer görmemekten şikayetçi. Türkiye’de katıldığı bir çok uluslararası organizasyona, bilet ve konaklama masrafları için “sürekli kapı çalmak ve birilerinden yardım istemek” zorunda bırakıldığını söyleyen Eryıldız, “Bu son derece onur kırıcı. Maçlara mı konsantre olacağım, kapıları mı aşındıracağım ben de şaşırdım” dedi. Kariyer planlamasını anlatan Eryıldız, 17 yaşından bu yana Türkiye’de organizasyonlara katıldığını, burada gösterdiği başarılar nedeniyle sadece KKTC’yi değil, zaman zaman Türkiye’yi de en üst düzeyde temsil ettiğini hatırlattı.

Başbakanlık, Spor Dairesi gibi makamlar tarafından başarılarının ardından arandığını ama “tebrik” dışında destek görmediğini söyleyen Eryıldız Haber Kıbrıs aracılığı ile sitemini dile getirdi. İşte o açıklamadan satır başları: “Sadece spora odaklanmam, ülkemi uluslararası organizasyonlarda temsil etmem gerekirken, ekstra bir ilgi görmedim. Ben Türkiye’ye gittiğim zaman organizasyondan federasyon yetkililerine kadar el üstünde tutuluyoruz. Ben kendi ülkemden böyle bir ilgi görmedim. El üstünde tutulmak da istemem aslında… Sadece tebrik ederek bir yere varamıyoruz. Benim en büyük amacım gençlere örnek olmak, onlara kapı açmak. Biz her yere kendimiz koşuyoruz. Arkadan gelen gençler kimi tanıyor? Onlara kim yol gösterecek? Sporcu olmak gerçekten zor. Kariyer basamaklarını tırmanan kaç sporcumuz var ki? Bize bizden fazla devletin destek vermesi gerekiyor. Ben Plaj Voleybol turnuvasına gidiyorum. Bilet paramı bulacağım, konaklama paramı bulacağım, ulaşım paramı bulacağım. Biletleri cebimden kestim. Sürekli birilerini arayarak sponsor olmalarını istiyorum. 3 bin 5 bin TL için. Bu mu KKTC için fazla. Tanıtıma sağladığımız katkı? Burada bana sporla ilgilienen isimlerin bir sistem kurması gerekiyor. Biletimi düşünmeyim. Top parasını cebimden ödemeyim. Türkiye’den plaj topu alıp gelmeyeyim antremanlar için… Buradaki çalışma sahalarımızı ayağımızla çizmeyelim kuma… Bahsettiğim budur. Biz sadece sporumuzla, kariyerimizle ilgilenelim…”