Yeni Bakış gazetesinden Eniz Oracıoğlu'nun haberine göre; Hasan Telsiz adlı vatandaş, cezaevinde gardiyanların mahkûmlara şiddet uyguladığı ve darp ettiğini iddia etti. Telsiz, oğluyla birlikte sözlü taciz ve tehdite maruz kaldığını da savundu. Telsiz, oğlunun gardiyanlar tarafından darp edildiğini de iddia etti. Konuyla ilgili polise şikayette bulunduğunu belirten Hasan Telsiz, İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars  ve Cezaevi müdür Derviş Çebiş’e de bilgi verdiğini kaydetti. Telsiz, buna karşın olayın soruşturulduğunu ancak örtbas edilmek istendiğini ileri sürdü. Konuyla ilgili Yeni Bakış’ın sorusunu yanıtlayan Cezaevi Müdürü Derviş Çebiş ise, konunun İçişleri Bakanlığına havale edildiğini ve soruşturma aşamasında olduğunu vurguladı. Gardiyanlar Birliği Başkanı Salih Kayalı da,  gardiyanların mahkumu darp etme gibi bir durumun söz konusu olmadığını, mahkumun çavuşun boğazını sıktığını iddia etti.

“Gardiyan bizi tehdit etti”

Ocak ayında mahkûm olarak cezaevine giren Hasan Telsiz, oğlu Emrah Telsiz’in de o dönemde cezaevinde mahkûm olarak bulunduğunu ve düzenli uyku hapı içtiği için, sağlığından endişelenip gardiyanlara oğluyla aynı koğuşa konulmaları yönünde talebini ilettiğini anlattı. Hasan Telsiz,  gardiyanların bu talebini yerine getirdiklerini belirtti. Telsiz, U.G. isimli gardiyanın 18 Ocak’ta eski binadan yeni binaya geldiğini anlatarak, söz konusu gardiyanın bir grup mahkum ve kendine küfrettiğini, sözlü tacizde bulunduğunu hatta “Sizi döve döve öldürürüm” şeklinde tehditler savurduğunu ileri sürdü.

“Oğlumu darp ettiler”

Gardiyanın küfrederken birkaç kez üzerine geldiğini ve kendisinin de her seferinde geri çekildiğini anlatan Telsiz, “Gardiyanın yaptıkları doğrultusunda mahkûmlar ayaklandı. Mahkûmlar ayaklanınca da gardiyan geri çekildi, o esnada oğlum uyandı. Oğlum gardiyana tepki göstererek “Sen kimsin ki babam ve beni ölümle tehdit ediyorsun” şeklinde tepki gösterdiğini kaydetti. Ayaklanmanın ardından gardiyanın koridora çıktığını ve bağrışmaları duyan 3’ü çavuş 7-8 gardiyan gelerek, oğlunu darp ettiklerini savundu.

“Oğlum 3 gün dayak yedi”

Oğlunu döve döve koridorda sürüklediklerini ve karanlık odaya sokup orda da üzerindeki kıyafetleri çıkararak dövdükleri iddiasında bulunan Hasan Telsiz, “ Bu olayla ilgili eşim ve kızım polise giderek şikâyetçi oldu. Olayın yaşanmasından 3-4 saat sonra polis cezaevine geldi. Oğlumun sırtındaki darp izlerini polise göstererek U.G. isimli gardiyandan şikâyetçi oldum. Oğlum ise çok dayak yediğini ve şikâyetçi olmam halinde dayak yemeye devam edeceğini belirterek, bana şikâyetçi olmamamı söyledi. Polis de aynı doğrultuda beni ikna etti ve şikayetçi olmadığıma yönelik ifade imzalattı. Ben de şikâyetçi olmak için cezaevinden çıkmayı bekledim,  dışarıya çıktığımda ise, polise giderek şikayetçi oldum, hatta polise, cezaevinden ayrılmalarının ardından, oğlumun 3 gün boyunca dayak yediğini, 14 gün ise karanlık odada kaldığını aktardım” dedi. 

“Şikayette bulundum soruşturma başlatıldı”

Telsiz sözlerine şöyle sürdürdü; “Polise şikayette bulunduktan sonra şikayet dilekçemin dağıtımını, İçişleri Bakanlığına, Başbakanlığa, Polis Genel Müdürlüğüne, Başsavcılığa ve TC Lefkoşa Büyükelçiğine   yaptım. Cezaevi müdürü ile konuştuk ve soruşturmanın başladığını belirtti. Aynı şekilde İçişleri Bakanı ile de görüştüm o da soruşturmanın başlatıldığını gerekenin yapılacağını söyledi.”

“Olay örtbas edilmeye çalışılıyor”

Olayın üzerinden 20 gün geçmesine karşın henüz bir sonuç alınmadığını savunan Telsiz, “Olay cezaevi kameralarına yansımıştır ve nasıl olduğunu görmek oradan mümkündür. Bana göre olay örtbas edilmeye çalışılıyor. Ben tüm mahkum ailelerine çağrı yaparak, cezaevinde bulunan eş dost ve çocuklarına sahip çıkmalarını istiyorum” şeklinde konuştu. 

Cezaevi Müdürü Çebiş, “Konu bakanlıktadır”

Yeni Bakış’ın iddialarla ilgili bilgisine başvurduğu  Cezaevi Müdürü Derviş Çebiş, konunun bakanlığa havale edildiğini belirterek, “Konu soruşturulmaktadır” demekle yetindi. 

Gardiyanlar Birliği Başkanı Salih Kayalı:

 “Çavuşun boğazını sıktı”

Gardiyanlar Birliği Başkanı Salih Kayalı ise, olayın bilgisine geldiğini, ancak Hasan Telsiz’in anlattığı gibi olmadığını savundu. Kayalı, olayla ilgili gardiyanlardan aldığı bilgileri ise şu şekilde anlattı; 

“Söz konusu bölümde bir rahatsızlık oldu ve çavuş da rahatsızlığı anlamak üzere oraya gitti. Koğuşta 7-8 tutuklu ve mahkum vardı.  Olayı anlamak için niye seslerini yükselttiklerini sordu. O esnada Emrah Telsiz, H.Ç. isimli çavuşa saldırarak boğazını sıktı. Bu hareketinden dolayı da hücre cezası aldı. Ama gardiyanların mahkuma herhangi bir darbı söz konusu olmadı” şeklinde konuştu.

“Her yerde kameralar var”

Hücrelerin olduğu bölümlerin her yerini gören kamera olduğunu, gerekirse bunların incelenebileceğini anlatan Kayalı, “Öyle bir darp olayının olma olasılığı bu nedenle yoktur. Olayın ardından Cezaevi müdürü Telsiz ailesi ile görüşmek üzere ziyaretçi nizamiyesine geldi, ben de oradaydım iddialarda bulunan kişinin eşi ve kızı nizamiyeye gelerek müdür beyle görüştü. Görüşme esnasında kardeşlerinin zarar gördüğünü ve zor durumda olduğunu söylediler. Müdür bey de onlara söz konusu kişinin çocuğu gibi olduğunu ve  merak etmemelerini, çocuğun kılına zarar gelmeyeceğini söyledi. Emrah’ın bir suç işlediğini de aileye aktaran müdür, bunun bir cezası olduğunu, disiplin kurulunun ise gerekli cezayı vereceğini aktardı” dedi.

“Konu İçişleri Bakanlığında”

Kayalı, sözlerine şöyle devam etti; “Öte yandan Cezaevi müdürü, aileye Hasan Telsiz’in, tehdit edildiği yönündeki iddiasıyla ilgili de gerekli soruşturmanın başlatıldığını aktardı. Bunların yanında konu İçişleri Bakanlığı’na gitti, orada da bir soruşturma başlatıldı ama bu esnada Hasan Telsiz bu konuyla ilgili polise giderek şikayette bulundu. Polis de bu noktada araştırma yaparak gerekli kişilerden ifadeler almaktadır.”

“Darp söz konusu değildir”

Cezaevinin mahkum ve tutuklu anlamında çok kalabalık olduğuna dikkat çeken Kayalı, “Bir mahkumun kulağı bile çekilse görülmeme olasılığı yoktur. Kısacası birine bir tokat bile vurulsa muhakkak görülür ve duyulur. Cezaevi ile ilgili darp mevzuları zaman zaman gündeme gelmektedir ama cezaevinde şu anda darp söz konusu değildir. Cezaevi çalışanları bırakın birini darp etmeyi, kendi işlerini bile şu anda yetiştirememektedir” şeklinde konuştu.