Günümüzde bağımlılık çocuklarımız ve gençlerimiz için ciddi bir problem aynı zamanda toplumsal bir tehdit unsurudur. Maalesef her geçen gün bağımlılık yapan maddeleri deneme yaşı düşmekteyken deneme oranı artmaktadır. Okul sonrası özellikle çalışan anne babaların çocukları evlerine gittikleri zaman evde yalnız kalmakta bu durum onların okul sonrası boş zamanlarını kontrolsüz geçirmelerine yol açmaktadır. Sadece çalışan anne babaların çocukları değil, tüm çocuklar, kontrolsüz geçirdiği boş zamanlarında, yetişkin kontrolü olmadan internette uygun olmayan web sayfalarına girebileceği gibi bütün gününü televizyon karşısında verimsiz geçirebilmekte ve tüm bunlar çocuğun akademik başarısını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Ya da sürekli dışarıda vakit geçirip uygun olmayan kişilerden zararlı madde alışkanlığı edinebilmektedir. İlgi boşluğunu zehir tacirlerinin doldurmasına izin vermemeliyiz. Hiç unutulmamalıdır ki ilgi ve sevgi her şeyin üstesinden gelebilir. Peki, neler yapılabilir? Okul sonrası neler planlanabilir? Ne tür projeler hayata geçirilebilir?

-Spor Etütleri -

Ders Etütleri -

Tasarım Beceri Atölyeleri -

Sanat Atölyeleri -Bilim Atölyeleri -

Tarım Atölyeleri -

Bilim Sanat Merkezleri

Planlanan ve projelendirilen bu çalışmalar ile geleceğe hazırladığımız çocuklarımız, gençlerimiz boş zamanlarını etkin ve verimli geçirmelerini sağlarken; ilgi, yetenek ve istekleri doğrultusunda yönlendirmiş aynı zamanda bağımlılık yapan madde ve davranışlardan uzaklaştırmış olacağız. Hayata geçirilecek bu çalışmalar ile madde bağımlılığına karşı koruyucu ve önleyici olurken, aynı zamanda rehabilite edici olacaktır. Madde ile tanışmış gençlerimizin rehabilite sürecinde bu projeler yardımcı unsurlar olarak devreye girecektir.

Bu projeleri nerelerde gerçekleştireceğiz? Hangi kurumlar bu görevi hayata geçirecek? Yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor mu?

Etüt ve atölyelerin bir kısmı için okulların yanında, okul dışı fiziki yerlere de ihtiyaç duyulacaktır. Bu kapsamda ilgili bakanlıklar, yerel yönetimler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarıyla protokol ile işbirliği esastır. Kurumların, tekniğin, sürecin, güçlü ve zayıf yönlerinin belirleneceği SWOT analizleri sonrası geliştirilecek projeler odağında, ortaklaşa program ve faaliyetlerin yapılması başarıyı sağlayacaktır. Ders etütleri gibi çalışmalar okullarda açılabilir ve ders dışı faaliyet olarak yer alabilir. Buralarda çalışmak isteyen öğretmenlere yasal düzenlemeler yapılarak ders dışı faaliyet kapsamında ek ücret ödenirken üniversitelerin ilgili bölümlerinden de destek alınabilir. Tabi ki yerel yönetimlerle işbirliğine gitmek, çocukların bu tür hizmetlere ulaşma noktasında yaşadıkları engelleri ortadan kaldıracaktır.

Çocuğun ailede aldığı eğitim, onun eğitiminin temelini teşkil eder. Bu açıdan aile, çocuğunun eğitiminde hayati rol oynamaktadır. Değişen sosyal ve kültürel şartlarda ailelerin çocuk gelişimi ve eğitimi konusunda aile eğitim programları ile desteklenmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Aile eğitim programları ile aile, çocuklarının okuldaki etkinliklerine de katılmakta, ailenin çocuklarının eğitimine katılması da eğitimin devamlılığını sağlamakta, çocukların kendine güven duygusu, akademik başarısı ve ailesi ile ilişkilerinde olumlu etkileri olmaktadır. Bu nedenle ailelerin ihtiyaçlarına göre, farklı aile eğitim programlarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması da yapılması gereken çalışmalardandır.