Türkiye Cumhuriyeti (TC) Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından düzenlenen kamplara Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden (KKTC) katılan gençler, hem yeni arkadaşlıklar ediniyor, hem de yeni yerler görme şansını elde ediyor.

Bu yıl Türkiye’de Çanakkale, Kastamonu, Kırşehir ve Antalya’da düzenlenen kamplara KKTC’den de öğrenciler katıldı.

Ortaokul, lise ve üniversitelerde öğrenim gören farklı yaş gruplarındaki yaklaşık 2 bin öğrenci bu kamplara katılıyor.

Kastamonu’da yaklaşık 1 hafta süren kampa katılan Haydarpaşa Ticaret Lisesi 9. Sınır öğrencisi Ersin Aktaş ile Hala Sultan İlahiyat Koleji 9. Sınıf öğrencisi Efekan Karaoğlan, yaşadıkları kamp deneyimlerini, kurdukları arkadaşlıkları ve gezip gördükleri yerleri anlattı.

Yaklaşık 200 kişilik kampta Kıbrıs’tan 34 öğrencinin katıldığını anlatan Ersin Aktaş, önceleri aynı odayı başkalarıyla paylaşmakla ilgili bazı önyargıları olduğunu ancak Türkiye’nin farklı illerinden gelen 3 oda arkadaşıyla tanışıp kaynaşınca bu önyargıların gereksiz olduğunu anladığını söyledi.

“Kamp beklediğimizden iyi geçti” diyen Ersin Aktaş, her gün 7.30’da kalkıp sabah sporu yaptıklarını, her öğünün ardından da önce etkinliklere katıldıklarını sonra da serbest zamanları bulunduğunu anlattı.

Egzersiz, hafif tempolu koşu, esneme hareketleri ile güne başladıklarını söyleyen Ersin Aktaş, bisiklet sürme ve at binme gibi etkinlikler yaptıklarını, farklı oyunlar oynadıklarını da belirtti.

Etkinlik sonrasındaki serbest zamanlarda arkadaşlarıyla vakit geçirdiklerini, tabu gibi oyunlar oynadıklarını ya da dinlendiklerini söyleyen Ersin Aktaş,  bunun dışında masa tenisi, langırt, bilardo oynayabilecekleri alanların da bulunduğunu ifade etti.

-              Çok güzel dostluklar, arkadaşlıklar kurduk

“Çok güzel arkadaşlıklar kurduk” diyen Ersin Aktaş, akşam yemeğinden sonra da kamptaki öğrencilerin hazırladığı tiyatro oyunlarını izlediklerini ya da söyledikleri şarkıları dinlediklerini kaydetti.  Ersin Aktaş kamp deneyimlerini anlatmayı şöyle sürdürdü:

“Bazı günlerde Kastamonu merkeze giderek çarşıya çıktık. Ailemize hediyeler aldık.  Kastamonu’da yapılan çekme helva aldık.  Çok güzel doğa yürüyüşleri yaptık.  Önceden Kastamonu ile ilgili pek bilgimiz yoktu.  Bilgi edinmiş olduk. Daha önce Çanakkale kampına da gitmiştik.  Bu kamplar bize paylaşmayı öğretti. Yeni arkadaşlıklar edindik, kaynaştık.”

Efekan Karaoğlan ise, daha önce pek de bilmediği Kastamonu hakkında çok şey öğrenme fırsatı yakaladığını anlattı.

“Çarşıya gittik, türbelere gittik, müzelere gittik. Kastamonu’daki kaleye gittik. Tarihi ve turistik yerleri gezdik.  Çarşıda merkezde serbest zaman geçirme şansımız oldu.  Kastamonu’nun iki kez Türkiye’nin en temiz kenti seçildiğini öğrendik.  Serbest zamanlarda da keyifli vakit geçirdik.  Daha fazla serbest zaman verilmesini isterdik doğrusu.”

At çiftliği ziyaretinde hayatında ilk kez ata bindiğini anlatan Efekan Karaoğlan, bunun dışarıdan göründüğü kadar kolay olmadığını anladığını söyledi.  Efekan Karaoğlan, yapay tırmanma duvarında da ilk başta zorlandığını ancak sonra keyif aldığını kaydetti.

Efekan Karaoğlan, kamptaki en eğlenceli oyununsa Lazer-Tech adı verilen ve “paintball”un boyasın versiyonu denilebilecek oyun olduğunu aktardı.

Türkiye’nin farklı yörelerinden insanlarla tanıştığını, odasında Adana ve Antep’ten arkadaşları bulunduğunu anlatan Efekan Karaoğlan, çok güzel arkadaşlıklar kurduklarını ve kamptan ayrıldıktan sonra da whatsapp grupları veya instagram gibi sosyal medya platforumları üzerinden iletişimlerini sürdürdüklerini belirtti.

Kampta halı saha, basketbol sahası, tenis kortu gibi her türlü sportif faaliyete olanak sağlayan tesisler bulunduğunu aktaran Efekan Karaoğlan, kampın aynı zamanda ekran değil, akran arkadaşlığını geliştirdiğini söyledi.  Efekan Karaoğlan, “evde ekranda vakit geçirmek yerine, kampta yaşıtlarımızla vakit geçirme şansı yakaladık” dedi.