Tüp bebek tedavisinde ilk sırada olan ülkemizde “kurtarıcı kardeş” uygulamaları da yapılıyor…

KKTC’deki tüp bebek merkezlerinin son teknoloji ile hizmet verdiğini ve embriyo üzerinde genetik tanıların yapılabildiğini belirten Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Operatör Doktor Murat  Önal, kemik iliği nakli gereken hasta çocuklara anne, baba ve çocuktan kan örnekleri alınarak tüp bebek tedavi yöntemiyle oluşturulan embriyonun gen dizilimine bakılarak ‘kurtarıcı kardeş’ dünyaya getirildiğini söyledi.

Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Operatör Doktor Murat Önal, KKTC’de bulunan tüp bebek merkezlerinin yurtdışındaki hastalar tarafından ilk sırada tercih edildiğini belirterek, tüp bebek merkezlerinin ülke ekonomisine ve sağlık turizmi gelirlerine büyük oranda katkı yaptığını söyledi…

Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Operatör Doktor Murat Önal, KKTC’de bulunan tüp bebek merkezleri ve merkezlerde yapılan tüp bebek tedavileri hakkında Kıbrıs Postası’ndan Cansu Yarışan'a konuştu.

Tüp bebek yöntemiyle ‘kurtarıcı kardeş’…

KKTC’deki tüp bebek merkezlerinin son teknoloji ile hizmet verdiğini ve embriyo üzerinde genetik tanıların yapılabildiğini belirten Kadın  Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Operatör Doktor Murat Önal, kemik iliği nakli gereken hasta çocuklara anne, baba ve çocuktan kan örnekleri alınarak tüp bebek tedavi yöntemiyle oluşturulan embriyonun gen dizilimine bakılarak ‘kurtarıcı kardeş’ dünyaya getirildiğini söyledi.

KKTC’de bulunan tüp bebek merkezlerinde embriyo üzerinde tüm genetik tanıların yapılabileceğini belirten Önal, bu sayede ‘kurtarıcı kardeş’ için gerekli olan genetik özelliklerin, tüp bebek yöntemiyle belirlenmesinin mümkün olduğunu ifade ederek, “Eğer ailenin çocuğu hasta ise anne, baba ve çocuktan örnekler alarak, en uygun genetiğe sahip embriyoyu anne karnına yerleştirerek kardeşinin sağlık sorununa çare üretecek bir ‘kurtarıcı kardeş’ dünyaya gelmesini sağlıyoruz” dedi.

“KKTC tüp bebek tedavisinde ilk sırada”

KKTC’de bulunan tüp bebek merkezlerinde tedavi edilen hastaların yüzde 85’inin yurtdışından geldiğini belirten Önal, tüp bebek merkezlerinin ülke ekonomisine ve sağlık turizmi gelirlerine büyük katkısını olduğunu ifade ederek KKTC’nin tüp bebek tedavisinde dünya çapında ilk sırada tercih edildiğini ve tüp bebek merkezlerinin son teknoloji ile hizmet verdiğini kaydetti. KKTC’nin tüp bebek alanında çok ileri bir seviyede olduğunu belirten Önal, “Yurtdışından birçok hastanın ilk tercihi KKTC ve dolayısıyla KKTC’de tüp bebek alanında beklenti çok yükseldi. Tüp bebek merkezleri en son teknolojiyi kullanıyor ve teknolojik gelişimleri yakından takip ediyor. KKTC’de toplamda 15’e yakın merkez bulunuyor. Laboratuar koşullarımız çok iyi, bunun yanı sıra çok fazla hasta gördüğümüz için deneyimimiz de üst seviyede. Gerek donasyon gerekse tüp bebek yöntemiyle iyi sonuçlar elde ediyoruz. Türkiye ve diğer ülkelerinden gelen hasta sayısı, tedavi edilen hasta sayısının yüzde 80 – 85 civarında” şeklinde konuştu.

“Sağlıklı embriyo yerleştirilmesi durumunda gebelik yüzde 95 oranında sağlıklı sonuçlanır”

Tüp bebek tedavi yönteminde son teknoloji ile yapılan genetik testler sayesinde, oluşan embriyoların incelenebildiğini ve kromozom yapısına bakılabildiğini belirten Önal, bu sayede sağlıklı embriyoların belirlenerek anne karnına yerleştirildiğini belirtti ve sağlıklı embriyoların anne karnına yerleştirilmesi durumunda ise gebeliğin yüzde 90 – 95 oranında sağlıklı bir şekilde gerçekleştiğini söyledi.

“KKTC’de en sık yumurta ve sperm donasyonu ile tedavi yapılıyor”

KKTC’de yapılan tüp bebek tedavisinin, eşten eşe yapılan tedaviler, yumurta donasyonu, sperm donasyonu, taşıyıcı annelik gibi şekillerle yapıldığını belirten Önal, en sık yapılan tedavinin yumurta ve sperm donasyonu (transferi) olduğunu dile getirdi.

“Dondurulmuş embriyolar 15 yıla kadar bekletilebilir”

Gebeliğin gerçekleşmemesi durumunda kendilerine başvuran hastalara öncelikle belirli testler ve tedaviler gerçekleştirilmesinin ardından tüp bebek yöntemine yönlendirdiklerini söyleyen Önal, tedavi sürecini şöyle anlattı:

“Hastalar, çoğu zaman direkt tüp bebek tedavisi için gelmiyorlar. Ailelerin çocuk isteği oluyor. Bunun sonucunda bazı değerlendirmeler yapıyoruz. Eğer kadının tüpleri tıkalı ise veya sperm kalitesi kötü ya da yumurtada ciddi sorun varsa, bu tarz durumlarda daha hızlı bir şekilde tüp bebek yöntemine başvuruyoruz. Doğal bir seyirde, kadının adedinin başında bir yumurtası büyümeye başlar, kendi kapasitesi içerisine bir grup yumurtayı alır ve bunun içerisinde bir tanesi kuvvetlenir ve diğerlerini baskılar. Bu yumurta eğer spermle döllenirse gebelik olur. Tüp bebek tedavisinde ise bir grup yumurtanın tümünü geliştirmeye çalışıyoruz. Bunun için hormon iğneleri kullanıyoruz. Yaklaşık 10-12 gün kadar göbekten hormon iğneleri yapıyoruz ve yumurta gelişiminin takibini yapıyoruz. Bu yumurta gelişimini takiben belirli sayı ve büyüklüğe erişildikten sonra hafif düzeyde narkozla bu yumurtalarımızı 15-20 dakikalık bir işlemle topluyoruz. Aynı gün yumurtalarla spermleri laboratuar ortamında birleştiriyoruz. Artık sistem laboratuarda devam ediyor. Yumurtayı dışarıya alıyoruz spermleri dışarıya alıyoruz, birleştiriyoruz ve embriyo dediğimiz bebeği oluşturmaya başlıyoruz ve onun gelişimini takibe alıyoruz. 3 veya 5 günlük olunca bunların transferini gerçekleştiriyoruz. Hormonlar nedeniyle her hastaya aynı ay içerisinde transfer yapamayabiliriz. Veya tranfer yapıldıktan sonra kalan embriyolar da dondurulabiliyor. Bu embriyoları donduruyoruz ve eğer tüp bebek tedavisinin ardından düşük yapılırsa veya yeniden çocuk sahibi olunmak istenirse bu dondurulmuş embriyolar kullanılabilir. Dondurulmuş embriyolar 15 yıla kadar bekletilebilir”

“Tedaviden 15 - 20 gün içerisinde yanıt alınıyor”

Tüp bebek tedavisinin 15 - 20 gün içerisinde tamamlandığını söyleyen Önal, tedavinin ardından 10 - 12 gün içerisinde gebeliğin gerçekleşip gerçekleşmediğinin anlaşılabileceğini belirterek, “Eğer herhangi başka bir sorun yaşanmazsa, tüp bebek tedavisinden kadının bir adet döngüsü içerisinde yanıt alınıyor” dedi.

“Yüzde yüz gebelik olacak diye bir kural yok”

Tüp bebek yönteminin yardımcı üreme tekniği olduğunu dile getiren Önal, halk arasında tüp bebek yönteminin yüzde yüz gebeliğe eşit olduğu yönünde yaratılan algının doğru olmadığını kaydederek, “Bir aile hiçbir sorunu olmaması durumunda bile gebe kalmak için 4-5 ay uğraşıyor. Tüp bebek yönteminde de yüzde yüz gebelik olacak diye bir kural yok” şeklinde konuştu.

“45 yaş sonrasında gebelik oranı yüzde 1”

Tüp bebek yönteminin olumlu sonuç vermesinde kadının yaşının büyük önem taşıdığını belirten Önal, 20’li yaşlardaki kadınların gebelik oranının daha yüksek olduğunu, 30’lu yaşlarda bu oranın düşmeye başladığını ve 45 yaş sonrasında ise gebelik oranının yüzde 1 – 2 civarına düştüğünü belirtti.

KKTC’de kaçak olarak tüp bebek tedavisi yapılıyor

Tüp bebek tedavisi ardından olumlu sonuç alınması durumunda en az aileler kadar kendisinin de mutlu olduğunu dile getiren Önal, KKTC’de tüp bebek tedavisi yapılabilmesi için doktorların özel lisansı olması gerektiğine de dikkat çekerek tedavi olmak isteyenlere uyarıda bulundu. Sağlık Bakanlığı tarafından tüp bebek tedavisi yapan doktorların lisanslarının kontrol edilmediğini belirten Önal, KKTC’de kaçak olarak tüp bebek tedavisi yapıldığını söyleyerek “Bir doktorun tüp bebek tedavisi yapabilmesi için özel lisansı olması lazım. 6 aylık Türkiye’de sertifikasyon programı soncunda verilen sertifikası olması gerekir. Ek eğitim alma zorunluluğu var. Aksi takdirde yapamazsınız. Bakanlığın kontrol yapmaması nedeniyle KKTC’de kaçak olarak tüp bebek tedavisi yapılıyor” şeklinde konuştu.