Meclis Genel Kuruluda ilk olarak sunuşlara yer verildi.

İlk olarak Başbakanlığın, Hukuk ve Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi gündeminde bulunan Ateşli Silahlar Değişiklik Yasa Tasarısının komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin tezkeresi görüşüldü.

İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, İvediliği talep edilen yasa tasarısında yapılmak istenen değişikliğe ilişkin bilgi verdi.

Baybars, değişikliğin ateşli silahlara ilişkin müsabakalarda kullanılan silahların uluslararası standartlarda olmasına ilişkin olduğunu ifade etti.

Baybars, düzenlemenin sadece spor maksatlı olduğuna işaret etti ve nisan ayındaki müsabakaya yetişmesi için ivedilik talep edildiğini belirtti.

UBP milletvekili Hasan Taçoy da söz alarak, federasyonun talebi olarak spor amaçlı silahlara ilişkin yapılacak düzenlemeye olumlu oy vereceklerini kaydetti.

Taçoy, ateşli silahların birçok ülkede terör amaçlı kullanılabildiğine işaret ederek, Yeni Zellanda’da ABD yaşan olaylara atıfta bulundu, bu konuda gerekli tedbirlerin ülkede de alınmasının önemini vurguladı.

İvedilik tezkeresi oybirliği ile kabul edildi.

Genel Kurulda başkanlığın genel kurula sunuş bölümünde Girne - Lefkoşa Anayolunda Meydana Gelen Sel Felaketinin Oluşum Nedenleri ve Sonucunda Yaşanan Can Kayıpları ile İlgili Yol ve Trafik Güvenliği Konusunda İhmalin Olup Olmadığı ile ilgili Meclis Araştırma Komitesi Başkanlığının komiteye yeni ek süre verilmesine ilişkin tezkeresi de milletvekilleri tarafından oybirliği ile onaylandı.

Başkanlığın Genel Kurula sunuşları, bazı yasa tasarılarının genel kurulda üçüncü görüşmelerinin yapılmasına ilişkin tezkerelerinin kabul edilmesiyle tamamlandı.

TATAR: “YENİ TARİFEDE BAZI DİLİMLERDE YÜZDE 50 ZAM YAPILDI”

UBP Milletvekili Ersin Tatar, Meclis iç tüzüğünün 62 maddesi kapsamında Kıb-Tek’in çoklu tarifesiyle ilgili konuştu.

Tatar, Çanakkale’de yaşamını yitirenlere rahmet dileyerek, o dönem hakkında bilgi de verdi.

Tatar, Kıb-Tek’in yeni tarifeleriyle ilgili açıklama yapılmamasını eleştirerek,  bazı dilimlerde yüzde 50 zam yapıldığını, bu tarifeyle amaçlananın ne olduğunu bilmeye hakları olduğunu belirtti.

Kurumun mali yapısının ve kayıtlarının paylaşılması gerektiğine işaret eden Tatar, tüm kullanıcıların yüzde 35’inin konut olduğunu, geriye kalanın sanayici ve ticari kuruluşlar olduğunu hatırlattı.

Tatar, bu tarifenin en az yüzde 20 zam demek olduğunu ifade ederek, yasa gereği kurumun yetki almadan borçlanma yetkisinin olmadığını da bir kez daha dile getirdi.

NAMİ: “YARIN BASIN TOPLANTISIYLA DETAYLARINI DUYURACAĞIZ”

Nami, eleştirileri yanıtladığı konuşmasında, Genel Kurul’daki konuşmaların ve kuralların tüzüklerle belirlendiğini ifade ederek, buna hassasiyet gösterilmesini istedi.

Nami, “Kontrol Sizde” olarak adlandırılan yeni tarifenin dünyanın birçok yerinde kullanıldığını ve yarın yapacakları basın toplantısıyla detaylarını duyuracaklarını belirtti.

Nami, fiyat yükselmesi nedeniyle bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu ve kendilerinin de enerji verimliliğini desteklemek adına yeni bir uygulamayı hayata geçirdiklerini kaydetti.

İlk tarifede yüzde 23 indirim, diğerinde 15 artış olacağını bunun da belli saatlerde yaşanan sıkıntı nedeniyle yapıldığını söyleyen Nami, hafta sonu 2 kuruşluk indirim olacağını, 300 kv’ta kalırsa yüzde 15 de indirim olacağını söyledi.

“TÜKETİCİLERİ TASARRUFA TEŞVİK EDECEK BİR SİSTEM GETİRMEYİ AMAÇLADIK”

Tüketicileri tasarrufa teşvik edecek bir sistem getirmeyi amaçladıklarını ifade eden Nami, 1 Nisan’dan itibaren tüm tüketicilere otomatik uygulanacağını, isteyenin başvurarak tarifesini kendisinin seçebileceğini, ticarilerin önceki tarifeden devam edeceğini ancak isterlerse bu yeni sisteme geçmek için Kıb-Tek’e başvurabileceğini belirtti. Nami, bu sayede enerji tüketiminin aşağıya çekileceğini ifade etti.

Kıb-Tek’in hesaplarının şeffaf olduğunu, dileyenin talep edip görebileceğini, dövizdeki iniş ve çıkışların anında yansımadığını, 120 milyonu da 3 ayda değil 3 yılda tahsil etme yoluna gittikleri için fiyat düzenlemesine gittiklerini söyledi.

Nami, bu düzenlemenin santrallarla alakası olmadığını, santrallerin daha verimli kullanımını sağlamayı amaçladıklarını belirtti.

ARIKLI

YDP Milletvekili Erhan Arıklı da, 62 madde uyarınca Yeni Zelanda’da yaşananları kınayarak, konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yeni Zelanda’daki zanlının manifestosu ve geçmişindeki incelemelerden çok beklenmedik sonuçlar çıkabileceğini belirtti.

Yasak yayınlarla alakalı geçtiğimiz hafta yaşanan olayları da gündeme getiren Arıklı, bu konuda Başbakan ve İçişleri Bakanı’nın “temkinli” olmasına rağmen, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın “mahkemeyi baskı altına alarak hareket ettiğini” öne sürdü.

Arıklı, Cumhurbaşkanının “yasaklı kitap listesi yok” söyleminin doğru olmadığını, tabi ki terör amaçlı yayınların yasak olduğunu ve bu konuda yargının ve polisin özgür bırakılması gerektiğini söyledi.

Arıklı, Çanakkale’de şehit düşenleri de rahmetle andı.

DÖVİZLE YAPILMIŞ SÖZLEŞMELERDE KUR SABİTLEMESİ YIL SONUNA KADAR UZATILDI

Genel Kurulda daha sonra Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi Tarafından Döviz Cinsinden Yapılmış Olan Sözleşmelerde 1 Eylül 2018-28 Şubat 2019 Dönemi Aylık Kira Ödemelerinin Sadece Dört Bin Amerikan Doları ve Altında Olan Sözleşmelerde Döviz Kurunun Sabitlenmesinin Düzenlenmesine İlişkin Yasa Gücünde Kararname ele alındı.

Ekonomi Maliye Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Fikri Toros söz alarak tasarıya ilişkin raporu bilgiye getirdi.

Rapor, süresi dolan yasa gücünde kararnamenin, 1 Mart - 31 Aralık 2019 dönemini de kapsayacak şekilde yasaya dönüştürülmesini öngörüyor.

ATUN

UBP milletvekili Sunat Atun ise söz alarak, Hükümetin hiçbir eleştiri duymak istemediğini tahammülsüzlük içinde olduğunu iddia etti.

Atun, tasarıyla ilgili yeterli çalışma yapılmadığını öne sürerek, detaylandırılması gereken konularla ilgili bilgi veri.

OLGUN

UBP Milletvekili Olgun Amcaoğlu ise söz alarak, komitelerin karar makamı olmadığını dile getirerek, komitelerin süresi tamamlanmış, kriz aşılsın diye alınan kararlarla ilgili yetkili kurumlarla görüşmeden yeni tasarılar üretmemesi gerektiğini söyledi.

Komitelerin detaylandırılmayan, içi doldurulmayan konuları onaylayacak noter olmadığını kaydeden Amcaoğlu, kur sabitlenmesi niye, neden, kimlere gibi aydınlatıcı açıklamaların yapılması gerektiğini vurguladı.

ARIKLI

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı da, dövizle borçlanmalarda kur sabitlemesine gidilmesinin o dönemde alınması gereken acil bir tedbir olduğunu kaydetti.

Arıklı, 4000 doların hangi kritere göre belirlendiğinin ise hala muamma olduğunu ifade etti.

Ekonomistlerin Türkiye’de 31 Mart seçimlerinin ardından yeni bir krizin geleceğine yönelik uyarılarda bulunduğunu söyleyen Arıklı, hükümetin bu konuda bir çalışması olup, olmadığını sordu.

BEROVA

UBP milletvekili Özdemir Berova da, kararname kapsamında kaç kişinin bu düzenlemeden faydalandığının bilinmediğini belirterek, bunu eleştirdi.

Elektrikte yapılan düzenlemenin de vatandaşlara empoze edildiğini iddia eden Berova, vatandaşın, zaten normalde ne kadar elektriği ne zamanlarda tükettiğini bilemeyeceğini, bu nedenle de seçim yapmasının ‘empoze’ olacağını kaydetti.

TAÇOY

UBP milletvekili Hasan Taçoy da, geçen yıl yapılan sözleşmeleri incelediğini, kararnamenin ardından dövizle yapılan sözleşmelerde artış gördüğünü, bunun sebebinin de hayat pahalılığıyla birlikte TL sözleşmelere yüzde 30 zam yapıldığını gözlemlediğini anlattı.

Vatandaşlara eşit davranılması gerektiğini belirterek, bu kararnamenin ve uygulamanın vatandaşlar arasında eşitsizlik yarattığını savunan Taçoy, konuyla ilgili daha ayrıntılı bilgilere ihtiyaç duyduklarını kaydetti.

DENKTAŞ

Maliye Bakanı Serdar Denktaş, bunun 4 binden fazla olan kiraları kapsamadığını anımsatarak, konut kiralarının ise zaten çok cüzi olduğu için hayat pahalılığı oranında zam yapıldığını kaydetti.

2017 kirasını ödemeyenler olduğunu, sözleşmeden sonra alınan kiraların sadece 2018 yılında sabitlenmiş kurdan alındığını, öncesinin o günkü kurdan alındığını anlatan Denktaş, 4 bin eşiğinin büyük ve küçük esnafı ayırabilmek amaçlı olduğunu, büyük işletmelerin altından kalkabileceğinin varsayıldığını belirtti.

Denktaş, birikmiş borçların da sabit kurdan alınmasını da değerlendirdiklerini ancak ‘af’ gibi algılanacağından yapmadıklarını söyledi.

Konuşmaların ardından süresi dolan yasa gücünde kararname oy birliğiyle; 1 Mart-  31 Aralık 2019 dönemini kapsayacak şekilde yasaya dönüştürüldü.