Yeni Bakış'tan Özlem Çimendal'ın haberine göre, 2017 Erken Genel Seçimleri’nden istikrarlı bir hükümet modelinin çıkmamasını değerlendiren ekonomik çevreler ve sektör temsilcileri, ülkeyi hem ekonomik hem de sosyal krizin beklediğini dile getirdiler. 

El-Sen Başkanı Umut Öksüzoğlu: “Seçimlerin kazananı olmadı”

2017 Erken Genel Seçimi’nden kazananın çıkmadığını belirten El-Sen Başkanı Umut Öksüzoğlu, siyasi istikrarsızlığın ülkedeki tüm sektörleri olumsuz etkileyeceği için bir an önce ekonomik sistemin çarklarının dönmesini sağlayacak kriz yönetiminin hayat bulması gerektiğini kaydetti.  

"Tekrar seçime gidilmesi kaçınılmaz görülüyor"

Görünürde birinci partinin var olduğunu ancak koalisyon ortaklığı için gerekli olan diğer partilerin duruşunun bunu mümkün kılmadığını ifade eden Öksüzoğlu, “Seçimden birinci parti konumunda çıkan UBP’nin diğer partilerin duruşları dolayısı ile pek bir alternatifi kalmadı gibi görünüyor. Bu da beraberinde önümüzdeki günlerde tekrar bir seçime gidebileceğimiz ihtimalini önümüze koyuyor” şeklinde konuştu. 

"KKTC ekonomisi ve sosyal yaşamı olumsuz etkilenecek"

Ortaya çıkan siyasi istikrarsızlığın ülkede hayat bulması elzem olan birçok konuyu olumsuz etkilediğine de dikkat çeken Öksüzoğlu, “KKTC ekonomisi ve sosyal yaşamı açısından yürütülmesi gereken ve siyasi belirsizlik, istikrarsızlık lüksüne sahip olmayan icraatların mevcut durumda iyi değerlendirilerek, çıkış çözümlerinin hayat bulması gerekmektedir. İlgili çevreler bir an evvel elini taşın altına koyarak, acil önlem butonuna basarak gerekli adımları atmalıdır” ifadelerini kullandı. 

"Kurulacak olan hükümet seçim hükümeti olacak" 

Kurulacak olan hükümetin bir seçim hükümeti olacağı görüşünü de dile getiren Öksüzoğlu, seçim hükümetinin de bir an evvel gerekli yapılanmasını oluşturarak ülkede alınması gereken önlemler için acilen çalışmalara başlamasının göz ardı edilemeyeceğini belirtti. 

"Özlenen hükümet modeli bulunamadı"

KKTC’de özlenen ve hayat bulması gereken bir hükümet modelinin bulunamadığının altını çizen Öksüzoğlu, “ Kıb-Tek adına konuşacak olursak, her zaman için siyasetten uzak ve arınmış bir Kıb-Tek hayal ettik ancak bu çok da mümkün olmadı. Seçim öncesi gerekli kararların olmadığı, yapılan işlerin maliyetlerinin alınmadığı bir Kıb-Tek vardı. Çok sık hükümet değişmesi ülke kurumları ve kuruluşları için çok ciddi bir sıkıntı olarak karşımızda durmaktadır” dedi. 

"Ülkenin geleceği ve ekonominin toparlanması için acil butonuna basılması gerekiyor"

Mevcut durumun bir kazananı ortaya çıkarmamış olsa bile, Kıbrıs Türk halkının geleceği ve ülke ekonomisinin toparlanması için gerekli adımların var olan ve iş yapma yetisini elinde bulunduran yetkili organlar tarafından hayat bulması gerektiğini vurgulayan Öksüzoğlu, “Birilerinin artık gerekli hükümet modelini hayata geçirerek bir an evvel kolları sıvamalıdır” diye konuştu. 

İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer: “Siyasileri her zamankinden daha fazla sorumluluk bekliyor”

Seçimlerin sonucunun siyasilerin her zamankinden daha fazla sorumluluk hissedip inisiyatif alarak hareket etmesinin gerektiği bir durumu doğurduğunu anlatan İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, “Çünkü seçimlerden istikrar çıkmadı, çıkmadığı için de kanaatimce bir erken seçime gidilecek” dedi. 

“Mevcut durum tüm sektörleri olumsuz olarak etkileyecek”

Erken seçime gidilecekse tüm çevrelerin ciddi ve sorumluluk hissederek hareket etmesinin çok önemli olduğuna vurgu yapan Gürcafer, “Ciddi ve ağır sorumluluğun farkında olarak gerekli adımlar atılmalı. Çünkü bu durumun ülkedeki var olan tüm sektörleri ciddi anlamda olumsuz etkileyebilme potansiyeline sahip” şeklinde konuştu. 

"Ekonomik toparlanmada 2018 bütçesi oldukça önemli" 

Ülkenin ekonomik anlamda toparlanabilmesi için gerek sektörel bazda gerek vatandaşlar ve sosyal yaşam alanında 2018 bütçesinin oldukça önemli olduğuna vurgu yapan Gürcafer, bütçenin aksamadan bir an evvel geçirilerek, sektörlerin ve piyasaların çarklarının durmadan, gerekli rutinde dönmesinin sağlanmasının da gerekli olduğuna değindi. 

"Birçok karar ve reform hayat bulamayacak" 

Siyasi açıdan net bir tablonun ortaya çıkmamasının ülkede alınan birçok kararın ve reformların hayat bulmamasına neden olacağına da değinen Gürcafer, “Dolayısı ile bir erken seçim kaçınılmaz ve olacak. Ancak siyasi çevrelerin ülke ekonomisinin bu süre zarfında olumsuz etkilenmemesi için olabildiğince ortak paydada birleşmesi de kaçınılmaz bir hal almıştır” şeklinde konuştu. 

“Ülkenin bu istikrarsızlıktan olabildiğince az etkilenmesi için önlem alınmalı”

Gürcafer, ufukta görünen erken seçimin mevcut yetkililer tarafından ne zaman hangi koşullarda yapılacağını üzerinde yoğunlaşmalarından çok, o süreye kadar ülke ekonomisinin bundan olabildiğince az etkilenmesi adına da çözüm üreterek hassas olması gerektiğini işaret etti.  

“2018 bütçesi onaylanmadığı için birçok ihale gerçekleşmeyecek”

Ülke ekonomisi adına lokomatif sektörlerin başında gelen inşaat sektöründe de ciddi sıkıntıların yaşanabileceğinin sinyallerinin alındığını dile getiren Cafer Gürcafer, “Şu anda devam eden ve halihazırda var olan ihaleler çıkmaza girme ile karşı karşıya kalabilir. Ayrıca 2018 bütçesinin henüz onaylanmamış olmasından dolayı birçok ihale de gerçekleşmeyecek” dedi. 

“Yarım kalan ihaleler hukuki sorunları getirecek”

Diğer bir sorunun da şu an devam eden ciddi ihalelerin ödemelerinin akıbetinin de henüz belli olmayışı olduğunu vurgulayan Gürcafer, “Dolayısı ile bu devam eden işler de yarım kalabilir ve bu da beraberinde hukuksal sorunları getirebilir. Çok sıkıntılı bir sürecin içerisinde bulunmaktayız ve süratle bu işten nasıl zarar görmeden çıkabiliriz bunun üzerinde yoğunlaşmalıyız” diye konuştu. 

“Ülke her alanda sıkıntılı bir sürece girdi”

Ülkenin hemen hemen her alanda sıkıntılı bir sürece girdiğini vurgulayan Gürcafer, “Toplum belki şu an bunun farkında değil ancak hem ekonomik hem de sosyal olarak bir krizin içerisindeyiz” dedi. 

“Güllük gülistanlık dönemlerde herkes ülkeyi yönetir”

Siyaset ve siyasetçilerin asıl üretken olması gereken dönemlerin bu gibi dönemler olduğunu vurgulayan Gürcafer, “Yoksa her şeyin güllük gülistanlık olduğu zamanlarda herkes ülkeyi yönetir. Ama bu zor koşullarda esas kendisini göstermesi gerekir siyaset kurumunun” ifadelerini kullandı. 

“Bugünkü açmazın nedeni çok sık yaşanan hükümet değişimi”

Bir ülkede siyasi istikrarın olmadığı zaman ne ekonomik  ne de sosyal istikrdan söz edilebileceğine vurgu yapan Gürcafer, “Bugünkü açmazın en önemli nedeni çok sık yaşanan hükümet değişikliği ve siyasi istikrarsızlıktır. Bir diğer önemli sorun da bir hükümetin bıraktığı yerden kimsenin alıp devam etmemesidir. Tam aksine bir hükümet döneminde yapılan çalışmalar diğer hükümet döneminde olduğu gibi çöpe atılıyor ve sil baştan yeni icraatlara gidiliyor. Ülkeyi ve sektörleri mehter takımı gibi iki ileri bir geri götüren yapı budur” diye konuştu. 

"Mevcut sistem tıkandı, Başkanlık düşünülmeli"

Var olan sistemin artık miadını doldurduğunun son seçimlerle birlikte görüldüğüne de işaret eden Gürcafer, artık ülke seçim sisteminin ve yeni bir siyasi oluşumun hayat bulmasının kaçınılmaz olduğunu dile getirdi. Cafer Gürcafer,  KKTC için gelinen durumda en doğru sistemin Başkanlık sistemi olacağı sonucunun, en ön görülebilir durumda olduğunu söyledi.