KKTC Başbakanı Erhürman’ın Türkiye ziyaretinde TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Kuzey’in Güney ile nüfusları eşitlemesi isteminde bulunulduğu söylemleri kamuoyunu meşgul ederken, Siyaset Bilimci ve Sosyolog Hakan Gündüz Yeni Bakış gazetesinden Özlem Çimendal'a nüfus politikası ile ilgili ilginç değerlendirmelerde bulundu. 

“Sayın Erdoğan, her zaman nüfus artışı konusunda teşvik edici”

Diplomatik çevrelerce dillendirilen ancak Türkiye kanadından da herhangi bir yalanlama gelmeyen “Kuzey-Güney nüfus eşitliği” noktasında Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tutumunu değerlendiren Gündüz, Erdoğan’ın genel olarak nüfusun artması ile ilgili teşvik edici bir tutumunun her zaman var olduğuna işaret etti. 

Yaşlı nüfusun azalması, genç nüfusun artması arzu ediliyor 

Gündüz, genç ve kontrollü nüfus artışının olumlu yönlerine değinerek, “Sayın Erdoğan’ın nüfusun artması ile ilgili her zaman teşvik edici bir tutum izlediğini gözlemlemekteyiz. Avrupa’nın birçok ülkesi doğurganlık oranlarının azlığı dolayısı ile bugün yaşlanan nüfuslarını besleyemeyecek konuma yaklaşmışlardır. Genç nüfus yaratmak ve kontrollü nüfus artışı arzu edilen bir durumdur” şeklinde konuştu.  

“Rumlar ile nüfus farkının ortadan kalkması için söylenmiş olabilir”

Gündüz, nüfus artışı söylemlerinin KKTC temelinde ve söylendiği varsayılan istemler üzerinden değerlendirdiğinde ise, “KKTC üzerinden ise bu durum belki Rumlar ile olan nüfus farkımızın ortadan kalkması için telkin edilmiş olabilir” şeklinde konuştu. 

Öncelikli olan nüfus eşitliği değil, standart eşitliği 

Güney-Kuzey arasındaki nüfus farkının Rumlarla yaşanan mücadelede etkili olduğunu, ancak belirleyici bir etken olmadığını dile getiren Gündüz, “Bu kritere gelene kadar çözülmesi gereken çok başka başlıklar vardır. Asıl mesele standart meselesidir. Standartlarımızı eşitlememiz daha önemlidir. Aynı şehrin bir tarafı birçok noktada AB standartlarının bile üzerinde bir ülke. Diğer taraf ortaçağdan kalma bir Orta Doğu ülkesi” dedi. 

KKTC mevcut nüfusu bile kaldıracak standartlara sahip değil 

Ülkenin şu anda mevcut nüfusu bile kaldırabilecek standartlara sahip olmadığına da dikkat çeken Gündüz şöyle konuştu: “Sahip olduğumuz standartlarla mevcut nüfusu bile kaldıramayacak bir altyapıya sahip olduğumuz gerçeği ortadadır. Devletin en temel gerekliliklerinden olan sağlık, eğitim, güvenlik, ulaştırma, ekonomi gibi temel ihtiyaçları karşılayamayan bir yapı var. İnsanlar ölmeye hastane bulamıyor, çocuklarını devlet okullarına göndermekten kaçınıyor, yürümeye yol bulamıyorlar, trafik kazalarından insanlar ölüyor, trafik çıldırtıyor, hapishaneler doluluktan taşmış, kanser patlamış, hiçbir sağlık ve gıda denetimi yapılamamakta bu ülkede. Laboratuvarı olmayan bir ülke, 19 yıldır tiyatro binasını yapamayan bir ülke, yollarının tarla, mandıra yollarından farksız olduğu bir ülke, lağımların plajlara aktığı bir ülke, çevrenin hunharca katledildiği bir ülke, her türlü yolsuzluk ve yağmanın olduğu söylenen bir ülke görünümümüz varken hatta Başbakan Erhüman’ın deyimi ile nüfus sayımızın bile belli olmadığı bir ülkeyken sanırım Sayın Erdoğan mevcut durumu düzeltmeden böyle bir hedef vermemiştir.”

“Mevcut sorunları giderdikten sonra kontrollü nüfus artışı tavsiyesinde bulunmuş olabilir”

Ülkenin ekonomiden sosyal hayatına birçok yönde ciddi eksiklikleri olduğuna ve mevcut yapısıyla muhtemel bir nüfus artışını kaldıramayacak durumda olmasının göz önünde bulundurulması gerektiğinin altını çizen Gündüz, TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Güney ile nüfusu eşitlemeye yönelik Kuzey nüfusunun artışı yönünde telkinde bulunduğu söylemleri hakkında da şu değerlendirmelerde bulundu: “Böyle bir telkinde bulunduysa önce bu sorunların aşılmasını ve sonra eksiklerin giderildikten sonra kontrollü bir artış hedefi tavsiye etmiş olabilir. Bu ülkenin nüfus politikası yok. Göçün ne kadar yoğun yaşandığı bir ülke olduğumuzu sürekli vurguluyoruz. Kontrolsüz göçün ve herhangi bir göç uygulamasının yapılmamasının felaketlerini yaşadığımızı belirtiyoruz. Sayın Ayşegül Baybars’ın da ilk işinin aslında ülke güvenliğini de tehlikeye sokan bu dağınık nüfus yapısının düzenlenmesi için acil önlem alması gerektiğini yazıp çiziyoruz.”

“İnsanlar birbirlerini öldürüyor, tecavüz ediyor, darp ediyor, gasp ediyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eğer böyle bir telkinde bulunduysa dahi öncelikle KKTC’deki sosyal sorunların halledilmesi önerisini öncelik koşmuş olabileceğine de dikkat çeken Gündüz, “İnsanlar birbirlerini öldürüyor, tecavüz ediyor, darp ediyor, gasp ediyor. Yani her türlü toplumsal sapkınlığın her gün yoğun yaşandığı bir ülke olduğu ortada. Şayet böyle bir tavsiyede bulunduysa Sayın Erdoğan da ‘bir an önce bunları halledin ve kontrollü bir şekilde büyüyün’ demiştir diye düşünmekteyim” dedi. 

“Vatandaşlıkların iptali tartışmaları Cumhurbaşkanı’na ulaşmış olabilir”

Erdoğan’ın KKTC nüfusunun artırımına gidilmesi yönünde kamuoyunda dolaşan çeşitli iddialarının çıkış noktasının son dönemde verilen birçok vatandaşlıkların iptali tartışmaları olmuş olabileceğine işaret eden Gündüz, bu durumu “Bir de verilen vatandaşlıklarının iptali tartışıldığı bilgisi de Sayın Cumhurbaşkanı’na ulaşmış olabilir. Buna sıcak bakılmayacağı açıktır, ‘Biz bunu bile yeterli bulmuyoruz, siz, bir de vatandaşlıkları iptal etmeyin’ telkini de söz konusu olabilir” şeklinde yorumladı. 

“Vatandaşlıkların tekinin bile iptal edilmesi çok zordur”

 Verilen vatandaşlıkların çok hassas bir nokta olduğuna da vurgu yapan Gündüz, “Muhtemelen tekinin bile iptal edilmesi çok zordur. Zaten hükümet de ‘usule uygun değilse gereğini yapacağız’ tekrarları ile yani halk arasında ‘halledeceyik’ moduna geçmiştir. Bu konu çok hassastır” ifadelerini kullandı. 

Erhürman, konuyu “Bu kadar ayrıntılı bir konuşma geçmedi” diyerek ustaca geçiştirdi 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, KKTC Başbakanı Erhürman’a “Nüfusunuzu Rumlarla eşitleyin” telkininde bulunduğu yönünde kamuoyunda yankı bulan söylemlerin net olmadığının da altını çizen Gündüz, “Tabii bunlar net değil. Gazeteci Sefa Karahasan DHA da haberi Kıbrıs kaynaklı geçti. TC yalanlamadı, Başbakan Erhüman ustaca ‘bu kadar ayrıntılı bir konuşma’ geçmediğinden bahsetti. Biz birçok ihtimali değerlendirerek olmuş olabilecekler üzerinden tahmin yapıyoruz o kadar. Ama böyle bir düşünce taslağı oluştuysa arkasından da bir açılımın gelmesi beklenebilir” diye konuştu. 

“Yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türkleri ülkeye kanalize etme politikası hayata geçemez”

Erhürman’ın zaman zaman nüfus politikası ile ilgili üstü kapaklı yaptığı açıklamaları ve yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türkleri ülkeye tekrardan kanalize etme yönünde olan düşünce yapısının gerçekle çok da bağdaşmadığını dile getiren Gündüz, “Böyle bir politika hayata geçmez. Yurtdışında yaşayan insanlarımızın buraya dönmesi için ada koşullarının yaşadıkları yerden çok daha iyi olması lazım. Göç etmek bireysel anlamda da çok ciddi bir travmadır. Yaşadığınız ortamı, işinizi gücünüzü, sosyal çevrenizi bırakacaksınız ve başka bir ülkeye göç edeceksiniz. Burası sizin köklerinizin olduğu bir ülke olsa da buranın koşullarının yaşadığınız yerden çok daha iyi olması gerekmektedir. Yukarda bu ülke koşullarını özetledik. Bir müddet öncesine kadar yurt dışındaki insanlarımız hala dünyanın birçok ülkesine göre güvenli bir ülke olarak kabul edilmekteydi. Tek çekici yanı buydu. Uyuşturucu, fuhuş, cinayet, gasp, tecavüzlerle dolu batı büyükşehirlerinde çocuk yetiştirmek istemeyen insanımız sırf bu sebepten az da olsa geri dönüş yapabilmekteydi” diyerek, şu andaki sosyal olaylardaki ciddi artışların bunu da artık mümkün kılmadığına dikkat çekti. 

KKTC, ülkeye katkı koyacak insanların göç edeceği ülke olmaktan çok uzak

 “Şimdi siz bu insanlarımıza diyebilecek misiniz ‘gelin bu ülke güvenli’ diye. Deseniz Cem Yılmaz’dan daha komik olursunuz” şeklinde konuşan Gündüz, KKTC’nin, ülkeye katkı koyacak standarttaki insanların göç edeceği bir ülke olmaktan artık çıktığının da altını çizdi.  Gündüz, “Bunu unutsunlar. Söz konusu bile olamaz. Üstelik belli standardı olan insanlar bile bu ülkeden daha güvenli ülkelere göç etme arayışlarına devam ediyor. Belli standardı yakalamış hiçbir genç geri dönmüyor” şeklinde konuştu. 

“Toplumumuz mutsuzken, yurt dışından göç almayı düşünmek aşırı iyimserlik”

Ülkeye sürekli gelen göçün mevcut standardın çok altında yaşayan insanlar olduğu gerçeğinin de ortada olduğuna vurgu yapan Hakan Gündüz, “Hatay’dan, Doğu Anadolu’dan aldığımız dış göçü yapan insanlarımız, memleketlerine geri dönüyor. Yerlerine Pakistan, Bangladeş, Afrika gibi ülke insanları geliyor. Hal ortada. Toplumun hali günden güne yaşanamaz hale gelen bir sorunlar yumağı. Hâlihazırda bu toplumdakiler bile mutsuzken yurt dışından göç alacağımızı sanmak aşırı iyimserlik” ifadelerini kullandı. 

KKTC Orta Çağ’a doğru gidiyor 

Gündüz, “Bıraksınlar yurt dışından göç alma hayalini, ülke şartlarını bir an önce Kıbrıs’ın alışageldiği dünya seviyesine çıkarsınlar. 

Bu ülke yüksek standartlarla yaşarken civar ülkeler çağın gerisindeydi. Şimdi ise bırakın standardı yükseltmeyi Orta Çağ ülkesi görünümüne doğru gitmekteyiz” dedi.