Suikast suçlaması ile yargılanan zanlıları toplam 10 avukat savunma yapmak için mahkeme huzurunda hazır bulundu.Avukatların savunmalarında dikkkat çeken nokta ise KKTC'den İstanbul Başsavcılığına delil raporlarının sunulmadığı yönünde oldu.Mustafa Söylemez'in tutuklandığı günden itibaren sözde "susma hakkını" kullandığı davada Söylemez ilk kez konuştu. KKTC kolluk kuvvetlerini hedef alan Söylemez, "Kıbrıs polisi yoğun baskı altında kaldı zannediyorum. Muhtemelen uçaktaki kişilerin GBT’sine bakıp beni suçladılar,alelacele yıktılar bana suçu." dedi.
Mahkemede konuşan Faysal Söylemez ise tüm suçlamaları red etti.Faysal Söylemez, ifadesinde "hayatımda hiç Kıbrıs'a gitmedim bahsedilen suçla bağlantım yok. Suç örgütü de kurmadım" iddiasında bulundu. 


"YENİ SORUŞTURMA YAPILMASINI İSTİYORUM" 
Mahkemeye fiilen katılan zanlı Ender Yıldız da Kıbrıs’a tatil amaçlı yalnız gittiğini iddia ederek,KKTC polisini işaret ederek poliste psikolojik ve fiziksel şiddete uğradığını öne sürdü. Yıldız, "Suçlamanın kaynağı Kıbrıs polisidir. Kabul etmiyorum. Devletime ve kurumlara inanıyorum. Devletim ve kurumlarınca yeni soruşturma yapılmasını talep ederim." dedi. 

Öte yandan Mahkemede hazır bulunması beklenen geçtiğimiz haftalarda silahlı saldırı sonucu yaralanan ve suikast davasının sanıklarından Metin Süs duruşmaya gelmedi. Süs'ün avukatı savunma için hazırlık talebinde bulundu. 

Savunmaların ardından avukatlar tahliye talebinde bulundu. 

"BOŞ KOVANLARIN GÖNDERİLEREK KRİMİNAL RAPOR ALINMASINI İSTİYORUZ" 

Mahkemede,söz alan Özge Falyalı'nın avukatı Muhammet İkbal Şakiroğlu ise, şunları söyledi:

"Sanıkların cezalandırılmasını talep ederiz. Kıbrıs'ta başlayan duruşmaya gittim. Müvekkillerime Söylemezler'le alışverişiniz oldu mu, daha önceden tanıyor musunuz diye sorduğumda bana, 'Hayır, bu olaydan sonra duyduk adlarını' dediler. Aile sanıkları Söylemezler'i tanımadıklarını söylüyor, sanıklar da olayla bir ilgilerinin olmadığını söylüyor. Olayın Söylemezler'le bir bağlantısı yoksa olayın ardında birileri vardır diyoruz. Mahkeme bu araştırmaların içine girmeli. Bize göre hiçbir delil toplanmadı. Kıbrıs'taki ve Türkiye'deki delil araştırma usulü çok farklı. Oradaki dosyaların tamamı gizlilik içeriyor. Savcılıktaki klasör sayısı 12. Dinlenmiş 200'den fazla tanık ve 159 kamera kaydı var. Türkiye'ye gönderilen ekspertiz raporlarıyla ifadeler arasında çelişkiler var. Ayrıca bazı şüphelilerle ilgili savcılığın ayırma kararı var. Soruşturma devam ediyor. Önemli isimler de var. Biz olgularla yola çıkacağız, algılarla değil. Rahmetli Halil Bey ile ilgili algılar oluşturulmaya çalışılıyor. Halil Falyalı, bazı videolar yayınlandıktan sonra hedefe alındı. Halil Falyalı'ya ait bahis şirketleri yasaldır. Kıbrıs'ta yasadışı bahis diye bir şey yok. Yasadışı bahis imparatoru da değil. Kıbrıs'ta yedinci, sekizinci sırada. Halil Falyalı hakkında Kıbrıs'ta bahisle ilgili açılmış bir soruşturma yok. Uyuşturucu ile ilgili de açılmış tek bir soruşturma yok. Sorulması gerekenler var. Sanıklar yasal yollardan gitmiş, ama olayın olduğu sabah gidiyorlar. Kimsenin suçsuz yere mahkum edilmesini istemeyiz, ailesi de istemez. 59 mermi kovanından 20'sini Türkiye'ye göndermişler. Geri kalan 39 kovan neden gönderilmiyor? Boş kovanların gönderilerek kriminal rapor alınmasını istiyoruz. Olay yerinde kurşun sıkan herkes herkese değdirmiş olabilir. Silahlarla kovan eşleştirmesi yapılmalı. Silahlar, mermi çekirdekleri getirtilsin, kimin olayda hangi konumda olduğunu görelim. Tutuklama ölçülüdür. Devam etmelidir"

Mustafa Söylemez dava dosyada örgüt kurmak ve yönetmek ayrıca tasarlayarak ve planlayarak adam öldürmekle suçlanıyor.