UBP Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Savaşan katıldığı bir televizyon programında 9 Ağustos görüşmesinde zorlama bir yol haritası belirlendiğini söyledi.

9 Ağustos liderler buluşması öncesinde Cumhurbaşkanı Akıncı’nın Başbakan Tatar ve siyasi parti temsilcileri ile mutabakata vardığı gerek siyasi eşitlik, gerekse de hidrokarbon konularındaki önerilerinin, Rum Liderliği tarafından kabul edilmediğine dikkat çeken Ahmet Savaşan, “9 Ağustos görüşmesinden zorlama bir yol haritasından başka bir şey çıkmamıştır” ifadelerini kullandı.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin 9 Ağustos tarihinde yapılan liderler görüşmesinde bildik tavrını sürdürdüğünü ifade eden Savaşan, “Rum tarafı siyasi eşitlik konusunda, eşitsizlik yaratmaya çalışıyor. Ayrıca hidrokarbon meselesinide Kıbrıs çözüm müzakerelerinin yeniden başlaması görüşmelerinin dışında tutmak istiyor. Bu da Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, Kıbrıs Türk Halkıyla yönetimi ve zenginliği paylaşmak istemediği anlamına geliyor. Rum liderliğinin mevcut zihniyeti değişmediği sürece Kıbrıs’ta yakın gelecekte paylaşıma dayalı federal bir ortaklığın kurulmasını beklemek gerçekçi olmaktan uzaktır” dedi.

UBP Genel Başkanı Ersin Tatar’ın gerek UBP’nin, gerekse de hükümetin, Kıbrıs Türk tarafının barışçıl tutumunu muhafaza ederek, bir yandan işbirliğine dayalı farklı ortaklık modelleri ile diğer yandan AB içinde iki devlet de dahil çok daha gerçekçi ve Kıbrıs’ın mevcut şartlarında gerçekleştirilebilir yeni fikirlerin masaya getirilmesi konusundaki kararlı duruşunu anımsatan Savaşan, “9 Ağustos görüşmesinde sonuç alıcı ve takvimlendirilmiş bir sürecin başlatılacağına yönelik herhangi bir sinyal verilmemiştir. Tam aksine Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), BM Genel Sekreteri’nin de desteğini alarak kırk yıldır sonuç alınamamış, aslında tüketilmiş bir süreci başlatmaya çalışmıştır” dedi.

Hükümetin gerek Maraş, gerekse de hidrokarbon konusunda Türkiye’nin de tam desteğini alarak sürdürülen politikanın bu güne kadar oluşan ezberleri bozduğuna dikkat çeken Ahmet Savaşan, “kararlılıkla atılan adımlar sayesinde adada ve adanın etrafında fiili bir hareketlilikbaşlamıştır. Başbakan Ersin Tatar’ın kararlı ve cesaretli duruşu sayesinde yaratılan bu hareketlilik sayesinde,Kıbrıs’ta eşit egemen iki halk olduğugerçeği haklı eylemlerle Dünya’ya gösterilmeye devam edilecektir” şeklinde konuştu.

UBP başbakanlığında kurulan hükümetin ana hedefinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin refah seviyesinin artırılması doğrultusunda, üretken, sürdürülebilir ve rekabet edebilir bir ekonomik yapının istikrarlı büyümesini sağlamak olduğunu anımsatan Ahmet Savaşan, “ülke insanımızın hükümetimizden başlıca beklentisi, sağlıkta, eğitimde, tarımda, turizmde ve daha bir çok alanda gerçekçi adımlar atarak kalıcı çözümler üretmesi olduğunun bilincindeyiz. Artı aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar bekleme zamanı geçmiştir. İnanıyorum ki Kıbrıs ve Maraş konularında Anavatan Türkiye’nin de desteğini alarak hükümetimizin attığı adımlar, hayatın diğer alanlarında da kararlılıkla devam ettirilecek ve insanımız daha güçlü bir devlette geleceğinden endişe duymadan, refah içinde yaşayabilecektir. Hedefimiz de çalışmalarımız da, gaylemiz de bu yöndedir” dedi.