UBP MYK üyesi Ahmet Savaşan BM Genel Sekreteri Guterres’in son günlerde dile getirdiği beşli konferans toplama girişimini değerlendirerek, “aynı şeyleri tekrar ederek farklı bir sonuç bekleyemezsiniz” ifadelerini kullandı.

Katıldığı bir televizyon programında ülke gündemini değerlendiren UBP MYK Üyesi Dr. Ahmet Savaşan, hükümetin sağlık alanında başarılı çalışmalar yürüttüğünün, dünyaya bakıldığında görülebileceğini dile getirdi. Özellikle sosyal medya üzerinden yayınlanan bir takım yalan haberlerle hükümetin karalanmaya çalıştığını, bu yayınların halkın akıl ve ruh sağlığına iyi gelmediğine dikkat çeken Savaşan, “Covid-19 ile mücadelede eksiklikler, aksaklıklar olmadığını söylemek doğru olmaz. Ama Dünya’ya bakıldığında hükümetin bilimsel gerçekler temelinde zamanında aldığı siyasi kararlar ile halkın sağlığını korumayı başardığı da ortadadır. Yapılan yalan haberler, sadece hükümete karşı değil, halka yönelik büyük bir haksızlıktır” ifadelerini kullandı.

UBP tünelin ucunda her zaman ışık görmeyi ve göstermeyi başardı…

Kısa zaman önce 4’lü hükümetin başbakanı olarak tünelin sonunda ışık göremediğini söyleyen ve bu gün de Cumhurbaşkanı adayı olanların tersine, Ulusal Birlik Partisi’nin ve Cumhurbaşkanı adayı Tatar’ın devletine ve insanına güvendiğini dile getiren Savaşan, “bizler bu güvenle tünelin sonunda her zaman ışık gördük görmeye de devam edeceğiz. Bu güne kadar olduğu gibi, bundan sonra da ülkemize büyük projeler kazandırmaya ve halkımıza her geçen gün daha fazla hizmet vermeye kararlıyız” dedi.  

Akıncı da Crans Montana’dan sonra yeni sürecin federasyon olamayacağını söyledi!

Savaşan, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle gündeme gelen Kıbrıs Sorunu’na da değindi. Federasyon seçeneğinin elli yıldan bu yana devam eden görüşmeler ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Kıbrıs Türk Halkı’nı eşit görmemesinden ötürü tükendiğini dile getiren Savaşan, Crans Montana görüşmelerinin sonuçsuz kalması halinde, bundan sonra başlaması muhtemel yeni görüşmelerin federasyon temelinde olamayacağının gerek Türkiye gerekse de Akıncı tarafından Crans Montana’da ifade edildiğini anımsattı. Savaşan, bu yaşanan gerçeklerin TC Dışişleri Bakanı Metlüt Çavuşoğlu ve TC Dışişleri Bakanı Sözcüsü Hami Aksoy tarafından da açıklandığına dikkat çekti.

Yeni süreç egemen eşitlik temelinde olabilir…

Bundan böyle başlatılacak muhtemel bir görüşme sürecinin temelinin egemen eşitlik olabileceğine işaret eden Savaşan, bunun Cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar ve Türkiye tarafından da dünyaya duyurulduğunun altını çizdi. 

BM dünyanın hiçbir yerindeki hiçbir soruna çözüm bulamadı!

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’in seçimlerin sonrasında müzakere görüşmelerine başlamayı hedeflediği yönündeki açıklamalarını da değerlendiren Savaşan şöyle konuştu: “Guterres, bu açıklamasını çeşitli dünya meselerini değerlendirirken yaptı. BM’nin görevi budur. Ama BM görevini standart bir şekilde yaparken dünyanın hiçbir yerindeki hiçbir soruna çözüm bulamadı ortadadır” dedi.

Akıncı, 5’li konferans toplanırsa Kıbrıs sorunu çözümlenecekmiş gibi davranıyor…

“BM Genel Sekreteri daha önce aynı parametrelerle defaten kurulup bozulan müzakere masasını kursa ne olur, kurmasa ne olur. Sayın Akıncı, tekrardan beşli konferans toplandığı zaman Kıbrıs sorunu çözümlenecekmiş gibi bir hava yaratmaya çalışıyor” diyen Savaşan, “5’li konferans daha önce de yapıldı ve Akıncı, kimseden onay almadan hazırladığı taviz paketini de orada sundu, ama çözüm yine de olmadı. Sayın Akıncı önce Crans Montana’da verdiği onca tavize karşılık neden çözüm olmadığının izahını yapmalı ve halka hesabını vermelidir” dedi.

Tatar, farklı şeyler yaparak ezberleri bozmaya kararlıdır…

“Sayın Akıncı’nın söylemeye dili varmıyor olabilir, ama halkımızın büyük bir çoğunluğu gerçekleri görmektedir” diyen Ahmet Savaşan, “Kıbrıs sorununa çözüm bulunamamasının sebebi, Rum tarafının elindeki yetki ve olanakları bizimle paylaşmak istememesidir. Bizler yeni stratejilerimizi oluştururken bu gerçeği dikkate alıyoruz. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar elde edemezsiniz. UBP ve Cumhurbaşkanı adayı Tatar da farklı şeyler yaparak ezberleri bozmaya ve Kıbrıs Türk Halkı’nın lehine farklı sonuçlar elde etmeye kararlıdır. Türkiye’nin de yaptığı ve ortaya koyduğu fark işte tam da budur” şeklinde konuştu.