ABD Başkanı Donald Trump’ın, Rum Yönetimi'ne yönelik silah ambargosunun kaldırılmasını öngören yasayı onayladığı haberi Rum basınında geniş yer aldı.
Fileleftheros gazetesi “EastMed” projesiyle ilgili yasa tasarısı, Rus S-400 füzelerinin satın alınmasından ötürü Türkiye’nin F-35 savaş uçakları programından azledilmesi ve Rum Yönetimi’ne Amerikan silahları satışıyla ilgili ambargonun kaldırılmasının dâhil edildiğini Amerikan hükümetinin bütçesiyle ilgili iki temel yasa tasarısının dün yasa haline geldiğini yazdı.
“Ambargonun Resmen Kaldırılması” başlıklı habere göre, Rum Dışişleri Nikos Hristodulidis ise konuyla ilgili açıklamasında, ABD’nin Rum Yönetimine uygulanan silah ambargosunu kaldırması kararının “politik ve diplomatik bir öneme sahip olduğunu” belirttiği açıklamasında, ikili ilişkilerin düzeyinin yükseltilmesine ilişkin olarak ABD açısından var olan inancı ortaya koydu.
ABD’den silah sistemleri tedarik edilip edilmeyeceği konusundaki bir soruya karşılık ise Hristodulidis, ambargonun kaldırılmasının kendileri için daha çok politik ve diplomatik anlamda önemi olduğunu, aynı zamanda bunun Amerikalılarla ele alınacak başka fırsatlar da sunduğunu belirtti.
Bunlara örnek olarak, Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO) mensuplarının Amerikan kuvvetleriyle ortak tatbikatlara katılmalar ve ABD’deki ilgili akademik kurumlarda öğrenim görmeleriyle ilgili fırsatlara değinen Hristodulidis, diğer her şeyin savunma bakanlığı düzeyindeki ikili görüşmelerin konusunu teşkil edeceğini ifade etti.
Alithia gazetesinde yer alan habere göre ise Hristodulidis, silah satışı ambargosunun var olmasının ilişkilerinin düzeyini yansıtmadığını, aynı zamanda ABD’nin kararı sembolik olsa da önemli mesajlar gönderdiğini söyledi.
Hristodulidis, kararın, ABD’nin Doğu Akdeniz’e ve Rum Yönetimi’nin Yunanistan ve İsrail’le olan üçlü işbirliğine nasıl yaklaştığının yanı sıra ABD ile Rum Yönetimi arasındaki ikili ilişkiler açısından önemli mesajlar gönderdiğini savundu.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, yaptığı açıklama aracılığıyla ifade ettiği çekinceler konusunda ise Hristodulidis, bunların dış politika kararlarına kimin karar verdiği ve kimin bunlarda söz hakkı olduğu konusunda, ABD’deki iç dengelerle alakalı konularla ilgili olduğunu ifade etti.
Hristodulidis, bahse konu yasanın imzalanmasıyla ilgili zaman konjonktürü ve yasanın maddeleri arasında Türkiye’nin F-35 savaş uçaklarıyla ilgili programdan azledilmesi konusuyla ilgili, bunun Amerikan hükümetinin de benimsediği ABD Kongresi’nin bir yaklaşımı olduğu yorumunda bulundu.
Bununla birlikte şu an ABD ile Türkiye arasındaki ilişkilerin mümkün olan iyi noktada olmayabileceğini, fakat muhtemelen 1-2 yıl içerisinde veya daha kısa bir sürede bu ilişkilerin normale döneceğini kaydeden Hristodulidis, dış politikanın, başka devletlerin Türkiye’yle olan ilişkileri temelinde inşa edilmediğine işaret etti.
ABD’nin birçok konuyla alakalı olarak Doğu Akdeniz’e özel önem vermekte olduğunu da söyleyen Hristodulidis, Rum kesiminin bölgeyle ilgili vizyonu konusunda ise, hiçbir dışlama olmadan, tüm devletlerle ortaklaşa gerçekleştirilmekte olan işbirliği perspektifinin önemini yineledi.
Hristodulidis, problemlerin göğüslenmesi ve bölge perspektiflerinin güçlendirilmesi için, Türkiye’nin de, bunu istediğine karar vermesi durumunda, buna katılabileceğini dile getirdi.
ABD Başkanı Trump’ın imzaladığı yasada yer alan Rusya’yla ilgili ifadeler ve Rum kesiminin, ABD ile Rusya’nın bölgedeki mücadelesine müdahil olma olasılığıyla ilgili endişeleri konusundaki bir soruya yanıtında ise Hristodulidis, işbirliğinin olumlu bir yaklaşım temelinde gerçekleştirildiğini ve herhangi bir üçüncü ülkeye karşı olmadığını sözlerine ekledi.
EASTMED PROJESİYLE İLGİLİ İMZALAR ATILIYOR
Fileleftheros gazetesinde yer alan başka bir haberde ise “EastMed” denizaltı doğal gaz boru hattı inşasıyla ilgili imzaların yeni yılın başında Atina’da atılmasının beklendiğini yazdı.
İmzaların atılmasıyla ilgili olarak 2 Ocak tarihinden söz edildiğini yazan gazete, devletlerarası anlaşmanın Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve İtalya Başbakanı Giuseppe Conte’nin huzurunda, enerji bakanları tarafından imzalanacağını belirtti.
Alithia gazetesi ise konuyla ilgili haberinde, EastMed boru hattıyla ilgili devletlerarası anlaşmanın imzalanmasına ilişkin istişarelerin diplomatik aşamada sürdüğünü yazdı.
Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis ise konuyla ilgili açıklamasında 2020 yılının başında bazı gelişmeler olabileceğini belirterek, herhangi bir şeyi açıklayacak pozisyonda oldukları zaman, bunun resmi olarak yapılacağını sözlerine ekledi.
