“Pandemi var, miting olur mu” diye soruyor bazıları...
Oysa farkında değil onun ve çocuklarının geleceği için bu mitingin yapılacağı!..
-İraden çiğnenmiş...
-Özgürlülerin taciz edilmiş...
-Demokrasin her türlü saldırı altında!..
-Ekonomik bağımlılığın her geçen gün artmakta!..
-Gençlerin geleceğe karamsarlıkla bakmakta!..
Kıbrıs, vatanın ağlıyor kardeşim artık anlasana!..
Sokak artık sahibini hissetmeli!..
Yetmedi mi bu topraklara karşı işlediğimiz ihanet?
Şimdi de Covid-19’u mu bahane edeceğiz kendisine?
“Sana sahip çıkamıyoruz çünkü maske-mesafe-hijyen kurallarına uymamamız lazım” mı diyeceğiz?
Dünyadaki insanlar ülkelerinin sosyal ve ekonomik bağımsızlığı için canını vermeye hazırken, biz hep bir bahanenin arkasına mı saklanacağız?
-Savaşlar olmasın...
-Aynı acılar yaşanmasın...
-Bir daha anneler ağlamasın, babalar yas tutmasın...
-Bu topraklar artık acı değil sevinç gözyaşlarına doysun diye yarın İnönü Meydanı’na gidiyoruz!..
-Geleceğimiz için...
-Gençlerimiz için...
-Çocuklarımız için...
-Özgürlüğümüz için...
-Bağımsızlığımız için...
En önemlisi de, Kıbrıs’ımız için yürüyoruz!..
Anla artık kardeşim, savaşmadan ve mücadele etmeden kimse sana altın tepside özgürlüğünü vermiyor!..
Senin ekonomik özgürlüğün için de haykıracağız merak etme!..
Çünkü evde oturarak pandemiyi belki yeneriz ama ekonomik bağımlılıktan asla kurtulamayız!..
O nedenle bırak günü kurtarmayı!..
Sana koskoca bir gelecek vadediyoruz, koş kap bayraklarını!..
Gel kardeşim, her ne olursan ol gel!..
Çık meydanlara ve “Özgürlük” diye haykır!..
Ve korkma, barış öldürmez yaşatır!..
Savaş ise her daim kayıptır!..
Sokak sahibini hissetmeli, tüm Kıbrıslı bunu dünyaya göstermeli!..
O nedenle İnönü bizi çağıyor, hep bir ağızdan haykırmamızı istiyor kardeşim!..