Vakıf mallarının kullanım şekli ve kiralanmasıyla ilgili kriterler, Başbakan Erhürman’ın Meclis kürsüsünden yaptığı açıklamalarla bir kez daha tartışmaya açıldı. Konuyla ilgili Yeni Bakış’tan Eniz Orakcıoğlu'na konuşan 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve eski Başbakanlardan Ferdi Sabit Soyer, vakıf mallarının yıllarca partizan amaçlı rant sağlayan unsurlar olarak kullanıldığını vurguladı.

2’nci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat:

"Sendika ve hayır kurumlarına sembolik kiralanıyor"

2’nci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi’nin kiraladığı ve tahsis ettiği arazilerin hayır kurumu ve sendikalara ancak 1 Türk Lirasına kiralandığını, ticari amaçlı işletmelere bu prosedürün uygulanmadığını ifade etti.

“Vakıfların gelir elde etmesi önemlidir”

 Talat, Vakıfların bir çeşit hayır kurumu gibi faaliyetlerini yürüttüğüne dikkat çekerek, “Bir yandan vakıflar biraz dinidir, cami yapılması için arazilerinden yararlandırır ve bu gibi durumlarda da arazilerini çok ucuza kiralar veya doğrudan araziyi tahsis eder. Ama bunun dışında vakıfların belli bir gelir elde etmesi son derece önemlidir. Bilindiği üzere vakıflar birkaç çeşittir ve bu vakıflar içinde Mazbut Vakıflar da vardır ki onlar kişiler adınadır. Yöneticisi vardır ve gelirini de kişi alır. Vakıflara da vergi gibi bir miktar para öder. Ama bunun dışında Evkafın kendisinin mal sahibi olduğu durumlar da vardır. Örneğin;  Bir zaman çalışma yaparak bir genetik laboratuvarı kurma girişiminde bulunduk, bunun içinde bir yerde 5 dönüm bir vakıf arazisi bulduk, çok büyük bir ihtimalle de o araziyi vakıflar çok ucuz bir fiyata devlete tahsis edecekti. Ama Vakıflar aynı zamanda bir sürü ev ve yerin de malikidir. Eğer vakıflar herhangi bir sivil toplum örgütüne veya hayır kurumuna vakıf malı verecekse tabi ki onu ucuz verecektir. Öte yandan, yoksul birine ev verecekse de bunu uygun bir fiyata verecektir. Bunların yanında vakıfların gelir elde etmesi de önemli bir noktadır, çünkü elde edilen gelirle başka işler yapmak zorundadır. Bu nedenle de arazi ve evleri rayiç bedeline kiralanmalıdır” dedi.

“Yıllarca vakıf malları partizan amaçlarla kullanıldı”

Mehmet Ali Talat sözlerini şöyle sürdürdü; “Yıllarca vakıf mallarının partizan amaçla kullanıldığı ise üzücü bir gerçektir. Kendi partililerine ev ve arazi vermek için özellikle Ulusal Birlik Partisi vakıf mallarını kullanmıştır. Tabi ki bundan süratle kurtulmak önemlidir. Bu bağlamda da vakıfların yapabileceği, ama yeterli parası olmadığı için yapamadığı bir sürü iş vardır” şeklinde konuştu.

“Vakıflar geliri olmadığı için hayır işi yapamıyor”

Talat, “Vakıfların tarihsel amaçlarına bakıldığında hayır amacı ile yapamayacağı hiçbir şey olmadığını görüyoruz. Örneğin, çift öküzünün emekliliğinde yaşamını sürdürebilmesi için bile vakıf kurulmuştur. Çiftçiden yaşlanmış öküzünü veya ineğini alıp yerine bir başka çift ineği verip onu da ölene kadar beslemek için para ayıran hayır seven insanların vakfiyelerini yürüttüğü vakıflar kurulmaktaydı. Bu ülkede yapılacak o kadar hayır işi var ki, çok basit bir örnek vermek gerekirse hayvan refahı yasasının gerektirdiği barınaklara vakıflar katkıda bulunabilir. Fakat vakıflar bunları yapamıyor, çünkü gelirleri yeterli değildir, gelirlerinin yeterli olmama sebebi ise de, ucuz miktarlara vakıf mallarını kiralamaktan kaynaklanmaktadır.”

“Kira bedellerini belirleyebilirler”

Kiralanan ve tahsis edilen mal ve arazilere kriterler getireceğini açıklayan Başbakan Tufan Erhürman’ın sözlerini de değerlendiren Mehmet Ali Talat, “Hükümet bunu yaparken mutlaka Vakıflar İdaresi Yönetim Kurulu ile istişare içinde yapacaktır. Yönetim Kurulu ile birlikte kriterler ve o kriterlere karşılık da kira bedellerinin belirlenmesi yönünde bir çalışma ortaya konulabilir. Veyahut bunu Başbakanlığa bağlı Vakıflar İdaresi Yönetim Kurulu yapar, hükümete sunar. Başbakanlık da ona göre karar verir” diye konuştu.

Eski Başbakanlardan Ferdi Sabit Soyer:

"Araziler yeniden gözden geçirilmeli"

Eski Başbakanlardan Ferdi Sabit Soyer de, Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi’ne ait pek çok arazinin geçmiş dönemlerde yatırım adı altında kiralandığını anımsatarak, “O dönemin konjonktüründe toplumun yatırıma ve yatırımcıyı teşvik etmeye ihtiyacı vardır mantığı ile yapıldı. Ancak bu verilen arazilerin ne kadarına yatırım yapıldığı hakkında bir bilgi sahibi değilim. Öte yandan, bu araziler maksadı doğrultusunda mı kullanıldı, yoksa el mi değiştirdi, yoksa hava parasına başkalarına mı devredildi konularında somut bir veriye sahip değilim. Bu tahsis edilen veya kiralanan bazı arazileri daha önceden iptal etmiştik ama şu andaki tablo nedir bilemem. Bu araziler düşük ücretlerle yatırım amaçlı verildi. Ancak zaman içerisinde gelişen bir anlayışla devlet arazilerinin belli bir mali karşılıkla verilmesi ve kaynak arayan taşınmaz mal komisyonuna kaynak yaratılması arayışlarının olduğu bu dönemde de önem taşımakta olduğu inancındayım. Dolayısıyla bu yeni değişen şartlarda bu arazilerin yeniden gözden geçirilmesinde fayda olduğunu düşünüyorum” dedi.

“Vakıf malları üzerinden rant sağlanıyor”

Son zamanlarda çok tartışılan vakıf mallarıyla ilgili olarak da Soyer, vakıflarla ilgili durumun bilinmezliğini koruduğunu belirterek, “Bir kısım yerlerde vakıf malları el değiştirip hava parasına kiralanıyor ve kişilere rant yaratıyor. Yani vakıflar aynı zamanda bazı malların kiralanmasından doğan rant yaratıcısına ve şahıslara aracı olmaktadır. Dolayısıyla bu vakıf mallarının tam anlamı ile denetime alınması gerekir. Öte yandan, ihale yasasındaki kurallarla bu tür arazilerin ihale veyahut benzeri uygulamalarla kiralanması noktasında adım atıldı, bunun da geliştirilmesi gerektiği kanısındayım. Vakıf mallarının alındıktan sonra başkasına verilmesi veya kiralanmasının yasal olmadığını da söyleyebiliriz, ama maalesef fiili durum da bir gerçektir. Bu durumda yasal olmayan fiili bir yasa durumuna geldi.”