Tokatlıoğlu, “Doğu Akdeniz’e kıyısı olan tüm ülkeleri bölgede dolaylı olarak hak sahibi olan AB ülkeleri, İngiltere’yi aynı masaya oturtalım. Yeni bir diplomasi üretelim” dedi.

Tokatlıoğlu, katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

HP’den verilen bilgiye göre, Tokatlıoğlu, geçtiğimiz sene yaşanan ekonomik krizin reel sektöre yansımalarına 2019’da tanık olunduğunu söyledi.

“İş hacmi küçüldü. Turizmde sayıların arttığını görüyoruz ama ekonomiye yansıması aynı değil” diyen Tokatlıoğlu, “Para-nakit döngüsü krizden bir-iki yıl sonra etkisini gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.

Bankacılık sektöründe faizlerin yükselmesinin, kredi almanın zorlaşmasının, gayrimenkul sektörünün dövizdeki dalgalanmadan ötürü durağanlaşmasının tüm sektörleri etkilediğini belirten Ahmet Tokatlıoğlu, bu durumun tüm sektörleri etkilediğini kaydetti.

Ahmet Tokatlıoğlu, 2020 için umutlarının faiz oranlarındaki düşüş eğiliminin devam etmesi yönünde olduğunu kaydetti.

“Ekonominin temel taşı faizlerin düşük olması, kredibilitenin sağlanabilmesi, nakit döngüsünün olabilmesidir” diyen Ahmet Tokatlıoğlu, Doğu Akdeniz’deki olumlu gelişmelerin piyasalarda psikolojik rahatlama sağlayabileceğini de söyledi.

Doğu Akdeniz’in tüm dünyanın gözü, kulağı olduğunu belirten Ahmet Tokatlıoğlu, bu gelişmeyle birlikte Kıbrıs’ın da stratejik öneminin arttığını ifade etti.

Bugünkü gelişmeleri daha iyi anlamak için, bölgedeki dengeleri iyi anlamak gerektiğini söyleyen Tokatlıoğlu, “KKTC ve Türkiye’nin attığı adımları ‘gerginliği tırmandıran, artıran’ şeklinde yorumlayanlar var ama aksine dengeyi sağlamazsak gerginliğe yol açarız. Halkın Partisi olarak önerimiz, bölgede gerginliği daha fazla tırmandırmak, kısasa kısas demek değil, ‘uluslar üstü bir işbirliği’ yapmak. Doğu Akdeniz’e kıyısı olan tüm ülkeleri bölgede dolaylı olarak hak sahibi olan AB ülkeleri, İngiltere’yi aynı masaya oturtalım. Yeni bir diplomasi üretelim” dedi.

Tüm önerilerin paydaşlarla paylaşılması ve bunların savunulabilmesi gerektiğini de dile getiren Tokatlıoğlu, “Biz bir devletiz, Kıbrıs Türk toplumu olarak liderliğimiz tanınan bir makamdır. Bu toplumun hakları tüm paydaşlar tarafından tanınıyor. Rum kesimi tarafından da Doğu Akdeniz’deki olası bir kaynaktan hak sahibi olduğu biliniyor. Dolayısıyla haklarımızı her platformda savunmak zorundayız” şeklinde konuştu.

Ahmet Tokatlıoğlu, Türkiye-Libya anlaşmasının önemli ve doğru bir adım olduğunu belirtti.

Tokatlıoğlu, “Libya’yla yapılan anlaşma KKTC ve Türkiye’nin deniz yetki alanını genişleten bir adımdır” dedi.

HP Girne İlçe Başkanı Ahmet Tokatlıoğlu, partisinin yeni bir paradigma değişikliği ortaya koyduğunu söyledi.

Tokatlıoğlu şöyle devam etti:

“Federasyon kötü bir yönetim şekli değildir. Sadece tarafların buna hazır olması ve adil şartlar gerekir. Bizim önerimiz; BM parametrelerini de değiştirerek kapsamlı çözüm tartışmak yerine sonunda ulaşacağımız şey federasyondur veya iki devletliliktir demek yerine önce ‘çözüm niyetimiz var’ diyelim ve ekonomik, enerji gibi konularda iş birliğine gidelim. Bu süreç evrimsel olarak bizi adım adım bir sürece götürsün. Bunun en güzel örneği AB’dir. Bir günde Avrupa Birliği olmadı. Bizim de istediğimiz evrimsel bir iş birliğidir. Önce karşılıklı güveni tesis edelim. Kazan-kazan ilkesiyle adım attığımız da iki toplum da ne kadar verimli ve başarılı olunduğunu görecektir.”

Girne şehir içi trafiğine ilişkin gelen soruyu da yanıtlayan Tokatlıoğlu, konunun belediye yetki alanı içinde olduğunu belirtti ve ekledi:

“Ulaştırma Bakanı’mızla birlikte yapılan toplu taşımaların durakları konusundaki çalışma tamamlandı. Konu belediyeye havale edildi. Belediye belirlenen durak noktalarında ceplerin açılması, gerekli sinyalizasyonların tamamlanması için ve ciddi bir tıkanıklık yaşanan dolmuşlara bir düzen getirmek için gayret gösteriyor. Girne-Alsancak yolunun ilk etabı yılbaşı sonrasında başlıyor. Bu da ulaşımda ciddi bir rahatlama sağlayacak.”