Zorlu Töre yaptığı yazılı açıklamada, Rum tarafının, Kıbrıslı Türklerin etkisiz, etkin olmayan bir ortaklığa razı olmalarını ve Türkiye’nin garantörlüğünün sonlandırılmasını, müdahale hakkının sonlanmasını ve Türk askerinin adadan çekilmesini istendiği kaydedildi.

Anastasiadis’in aslında azınlık olarak gördüğü Kıbrıs Türk halkına vatandaşlık haklarından başka bir şey önermemekte olduğunu dile getiren Töre, “Anastasiadis, işlevselliği olmayan bir anlaşmayı kabul etmeyeceğini söylerken Rum egemenliğinin hem ada üzerinde, hem de denizlerde egemen olmasını istediğinin vurgusunu yapmaktadır” dedi.

Annan Planı’na evet diyen Anastasiadis’in EOKA’cı kimliğini öne çıkararak her şeye hayır demesine şaşmadıklarını dile getiren Töre, Rum siyasi partilerinden AKEL’in ve eski müzakereci Çelebis’in açıklamalarından anlaşıldığı gibi Anastasiadis’in gerçek manada siyasal bir eşitlikten uzaklaşmakta olduğunu kaydetti.

Töre sözlerini şöyle tamamladı:

“Bugüne kadar olan mutabakat ve yakınlaşmalardan Anastasiadis vazgeçmiştir. 50 yıldır hep reddeden Rum tarafı olduğu halde Kıbrıs Türk Liderliğinin peki efendimci, evetçi tavrı artık kabul edilemez. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığı en büyük eşitliğimizdir. Egemenliğimizdir. Türkiye'nin ve Türk ordusunun varlığı en büyük güvencemizdir. Güvenliğimizdir. Dünyaya bunu daha gür bir şekilde söylemeliyiz.”