Büyük tartışmalara neden olan ve olmaya da epey devam edecek olan Türkiye-KKTC 2022 Yılı İktisadi ve Mali İşbirliği Protokolü geçtiğimiz Perşembe günü Ankara imzalanmıştı.

Protokolün içeriğine henüz kimse ulaşamadı. Ama bizim elde ettiğimiz bilgilere imzalanan protokol 133 maddeden oluşuyor ve son zamanlarda imzalanan diğer protokollere de hiç benzemiyor.

Protokolün içinde pek çok detay var mesela. Ve bu protokolün diğerlerinden ayıran bir özelliği ise takvimleştirilmiş olması. Türkiye, daha önce ki tecrübelerine dayanarak KKTC’nin ev ödevlerini “hangi tarih aralığında “ yapması konusunda da çalışmış ve bunu bir takvime bağlamış.

Tüm bunların dışında bu protokolü diğerlerinden ayıran en büyük fark ise protokolün muhatabı kısmı olsa gerek.  Zira Başkanlık Sistemi öncesinde KKTC Hükümetinin muhatabı Türkiye’de Kıbrıs İşlerinden de Sorumlu Bakanlık idi.

Başkanlık Sisteminin devreye girmesi ile bu bakanlık yerine Cumhurbaşkanı Yardımcılığı bu görevi devralmıştı. Ve bugüne kadar bu konuda söz sahibi Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’dı.

Ancak imzalanan son protokolde Türkiye Cumhuriyetini protokolde Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği’nin temsil edeceği ve KKTC Hükümetinin muhatabının Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi olacağı yazılı.

KKTC’nin ekonomik olarak destek alabileceği tek adres bildiğiniz gibi Türkiye Cumhuriyeti. Başka bir yerden bütçe açıklarını kapatması mümkün değil. Diğer ülkeler gibi baş vuracağı bir Uluslararası Para Fonu    (IMF) yok!. 

Diğer ülkeler sıkıştıklarında IMF başvurup borç para bulabiliyorlar. IMF bu ülkelere borç para verirken Uluslararası Kredi Değerlendirme Kuruluşlarının da raporlarına bakarak karar verir. En büyük ticarî kredi değerlendirme kuruluşları dünya çapında çalışırlar, bunlar Moody's, Standard & Poor's ve Fitch Ratings'dir.

Bu kuruluşlar bağımsız çalışırlar ve her ülkeye bir kredi notu verirler. Eğer o ülke borç alırken verdiği sözleri tutamayacaksa veya durumu daha kötüye gidecekse, bu kuruluşlar o ülkenin kredi puan notunu düşürürler.

Bizim (KKTC’nin) durumu bu şekilde değerlendirilemeyeceğinden belli ki Türkiye farklı bir yolla KKTC’nin notunu kırmış ve muhatap olarak Ankara’daki bir makam yerine Lefkoşa’daki Elçiliği adres göstermiş.

Bunun siyasi yansımasını bir kenara bırakırsak ben işleyiş açısından bu metodun daha işlevsel olduğunu düşünüyorum. Çünkü olası bir sorun için çözümü Ankara’da aramak yerine Lefkoşa’da aramak daha kolay hale gelecektir.

Siyasi iradeyi ilgilendiren bir karar durumu ortaya çıkarda elbette buradaki makamlar ile Ankara’daki makamlar bir araya gelip sorunun çözümü konusunda bir karar üreteceklerdir.

Kıbrıs Türk Halkının yararına olacak olan Türkiye-KKTC 2022 Yılı İktisadi ve Mali İşbirliği Protokolünün hayırlara vesile olmasını diliyorum.